Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/1733 E. 2022/615 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRES….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F D İ L E K Ç E S İ N İ N
R E D D İ)
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

…..

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 02.11.2017

ESAS-KARAR NUMARASI…….

Taraf vekilleri tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; davalılar ile müvekkili arasında akdedilen muhtelif tarihli sözleşmeler ile posta tekeli dışında kalan gönderilerin kabulü, işlenmesi, taşınması ve dağıtımının yapılması işinin davalı şirketlere ihale edildiğini, dava dışı işçi tarafından açılan dava sonucu Mahkemece hükmedilen alacağın müvekkilince icra dosyasına ödendiğini, taraflar arasındaki sözleşmeler ve sözleşme eki İdari Şartnameler ile Teknik Şartnamelerde işçi ile ilgili İş Kanunu ve diğer mevzuattan doğan tüm sorumlulukların yükleniciye ait olduğunun düzenlendiğini ileri sürerek, fazlaya dair talep hakları saklı kalmak üzere 19.934,63 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan sorumlulukları oranında rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar cevap vermemiş; davalılar vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; öncelikle … A.Ş. ile yapılan hizmet alımıyla ilgili ihale sözleşme ve şartnamelerine göre işçilerin işçilik alacaklarından asıl işveren olan … A.Ş.’nin sorumlu olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketlere yöneltilen davanın husumet yokluğu bakımından reddi gerektiğini, ayrıca davacının ileri sürdüğü tazminat alacaklarının zamanaşımına uğradığını, bu bakımdan zamanaşımı defi ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, 6552 sayılı İş Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun ile 4857 sayılı Kanunun 112. maddesine eklenen fıkralar uyarınca, çalışan işçilerin kıdem tazminatı ve diğer ücret alacaklarından asıl işverenin sorumlu olacağını, bu kanun ile birlikte müvekkil şirketin kıdem tazminatı başta olmak üzere işçi alacaklarından sorumluluğunun tamamen kalktığını, davacı üst işverenin işyerine ve işçiye hakim durumunda olup, çalışma düzeni konusunda alt işveren olan müvekkili şirketin işçilerini doğrudan sevk ve idare ettiğini, bu yüzden husumetin müvekkili şirketlere yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın öncelikle husumet yokluğu, zamanaşımı ve hak düşürücü süre bakımından usulden, aksi halde esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi sonucunda; davacı ile davalılar arasında değişik dönemlerde hizmet alım sözleşmesi ilişkisi kurulduğu, bu ilişki çerçevesinde taşeron Şirketlerin işin görülmesi amacıyla işçi-Yasin Çelikel’i istihdam ettiği, bu işçinin sözleşmesinin haksız bir şekilde feshedildiği, somut olayda davacının asıl işveren, davalı-Şirketlerin ise alt işveren oldukları, taraflar arasındaki hizmet sözleşmeleri ve teknik şartnameler gereğince davacının işçiye yaptığı ödemelerden davalıların sorumlu olduğu, İş Hukuku uygulamasında alt işverenin ihale sonunda işçinin iş sözleşmesini feshetmemesi ve işçinin ihaleyi yeni alan diğer alt işveren yanında çalışmaya devam etmesi halinde burada yazılı bir hukuki işleme dayanmayan devir işleminin varlığının kabul edildiği, 1475 sayılı İş Kanununun 14. maddesinde işyerini devreden işverenin kıdem tazminatından sorumluluğunun işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasında işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olduğu hususunun düzenlendiği…” gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 5.870,58 TL’nin davalı …. Şti’nden, 477,03 TL’nin davalı …’nden, 12.538,88 TL davalı….. ödeme tarihi 15.03.2016 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek, davalı şirketler ile akdedilen sözleşme hükümlerine göre davalı şirketlerin müvekkiline karşı işçi alacaklarından dolayı sorumlu olduklarını, bilirkişi tarafından düzenlenen eksik ve hatalı raporun hükme esas alınması nedeniyle hukuka aykırı olup bozmayı gerektirdiğini, kararda hükmedilen toplam tutar 18.886,49 TL ise de, davaya konu ettikleri alacağın 19.934,63 TL. olduğu göz önüne alındığında yapılan hesaplamanın eksik ve hatalı olduğunu, davalı şirketlerin paylarına düşen miktarlarda hesap hatası yapıldığını, işçinin hak etmiş olduğu alacak miktarı mahkeme kararı ile sabit olup müvekkilinin icra dosyasına ödemiş olduğu miktarın da belli olduğunu, ayrıca davalılar kendilerini vekille temsil ettirmemelerine rağmen davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin de usule aykırı olduğunu, davalıların cevap vermediğini, rapora itiraz etmediklerini, beyanda bulunmadıklarını ve davanın hiçbir duruşmasına katılmadıklarını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kısmen bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporuna itiraz dilekçesindeki savunma ve itirazlarını tekrar ederek, İlk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Davacı vekili ile davalı …. vekilinin istinaf itirazları yönünden;
Somut olayda, dava dilekçesinde, toplam 19.934,63 TL.’nin rücuen tahsili istenilmiş olup, mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davalı …. Şti’nden 5.870,58 TL., davalı …’nden 477,03 TL., davalı ……… 12.538,88 TL.’nin tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Taraf vekillerince hükme karşı istinaf isteminde bulunulmuştur.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 41. maddesi ile değişik 341/(1) maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK’na eklenen Ek-Madde 1’de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında karar tarihi itibariyle 3.110,00 TL.’dir.
HMK’nın 341/(4). maddesi hükmüne göre alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, asıl istemin kabul edilmeyen bölümü, anılan kesinlik sınırını geçmeyen davacı tarafın ve hakkında kabulüne karar verilen alacak tutarı kesinlik sınırını geçmeyen davalı ….’nin istinaf hakkı bulunmamakta ise de, aynı Kanun’un 348/(1). maddesi uyarınca, karşı tarafça, kesinlik sınırı üzerinde kalan miktara yönelik istinaf yoluna başvurulması halinde, diğer tarafın, katılma yolu ile istinaf hakkı saklıdır.

Davacı tarafın reddine karar verilen alacak tutarı ile davalı …. yönünden kabulüne karar verilen alacak tutarları, yukarıda anılan madde hükmüne göre istinaf sınırının altında kalmaktadır. Adı geçenlerin istinafları katılma yolu ile de değildir (Davalı şirket yönünden olması da mümkün değildir). Kesin olan kararlara yönelik istinaf istemleri yönünden HMK’nın 346/(1) maddesi uyarınca mahkemece bir karar verilebileceği gibi, aynı Kanun’un 352. maddesi maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi’nce de karar verilebileceğinden, HMK’nın 346/(1) ve 352/(1)-b. maddeleri uyarınca davacı vekili ile davalı …. vekilinin istinaf dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
II-Davalılar …. ……. vekilinin istinaf itirazlarına gelince;
Dava, dava dışı işçilere ödenen işçilik alacaklarının taraflar arasındaki posta tekeli dışında kalan gönderilerin kabulü, işlenmesi, taşınması ve dağıtımının yapılması işi ile ilgili sözleşmelere dayalı olarak rücuen tahsili istemine ilişkindir.
6552 sayılı Kanun ile 4857 sayılı İş Kanununun 112. maddesi ile üst işverene getirilen sorumluluk, işçilere karşı olan bir sorumluluk olup, İlk derece Mahkemesince tarafların birbirine karşı sorumluluğunun sözleşme hükümlerine göre belirlenmiş olması isabetli olmuştur.
Bu açıklamalara ve dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1
ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davalılar …….vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 346/(1) ve 352/(1)-b. maddeleri uyarınca davacı vekili ile davalı …. vekilinin İSTİNAF DİLEKÇELERİNİN REDDİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davalılar …….. vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.257,55 TL istinaf karar harcından peşin alınan 420,63 TL.’nin düşümü ile kalan 836,62 TL’nin davalılar ………. Ltd. Şti.’nden alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-Davalılar …….arafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf edenlerce yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiinde gideri içerisinden alınarak iadesine,
6-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
13.04.2022 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-a. maddesi uyarınca (Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen 107.090,00 TL. kesinlik sınırının altında kaldığından) KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 14.04.2022
……