Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
…
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27.04.2018
ESAS-KARAR NUMARASI :…
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili ; müvekkili ile …yetkili acentesi Türkiye …… arasında riziko adresi…. olan 11/06/2014 tarihli, ….. bir yıl süreli kapsamlı işyeri sigorta poliçesi imzalandığını, 25/11/2014 tarihinde sigorta kapsamındaki işyerinde yoğun kar yağışı sonucu kar ağırlığından ötürü çatı çökmesi meydana geldiğini, çökmenin akabinde müvekkilinin davalı … şirketini haberdar ettiğini, sigorta şirketince yapılan incelemeler neticesinde 03/03/2015 tarihinde müvekkiline 33.397,00 TL tutarında bir ödeme yapıldığını, işyeri çatısının bir bütün olarak yeniden inşa edilmesi gerektiğinden bunun için müvekkilinin 165.832,00TL harcama yaptığını, buna ilişkin faturaları sunduklarını, müvekkiline bakiye 132.435,00TL’nin ödenmesi talebiyle Konya 1.Noterliği aracılığıyla 24/06/2015 tarihli, …… yevmiye numaralı muhatabı … olan ihtarname gönderilmesine rağmen ihtarnameye cevap verilmediğini, tüm bu nedenlerle sigorta poliçesine dayalı rizikoya ilişkin bakiye kalan hasarın tespiti ile şimdilik, 30.000,00TL’lik kısmının davalıdan alınarak müvekkiline yasal faiziyle birlikte ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, tazminat talebini 56.867,00 TL’ye arttırmıştır.
Davalı vekili; müvekkilinin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini, davanın reddinin gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle iddia edilen hasar miktarının ispatlanması gerektiğini, yapılan ödemenin bağımsız ve uzman bir eksper tarafından yapılan hasar tespitine göre yapıldığını, davacının bu tespiti kabul etmediğini, ayrıca zararın artmasında davacının müterafik kusurunun olup olmadığının da araştırılması gerektiğini, müvekkili şirketin yalnızca ihbar tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu, dava açılmasına da sebebiyet vermediklerini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Eldeki davanın davalı … şirketine sigortalı işyerinde yoğun kar yağışı nedeniyle 25/11/2014 tarihinde yaşanan çatı çökmesi nedeniyle uğranılan zarardan dolayı açılmış tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
Yaptırılan bilirkişi incelemesinde, davacının bina hasarının 90.264,00 TL, zararının olduğu davalı … şirketi tarafından 33.397,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır .
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava konusu hasarın poliçe kapsamında kaldığı, davacı malikin poliçe kapsamındaki hasarı, davalı … şirketince tazminini isteyebileceği bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere davacının bina hasarının 90.264,00 TL, zararının olduğu, davalı … şirketi tarafından 33.397,00 TL ödeme yapıldığı bakiye alacağın 56.867,00 TL olduğu kanaatine varılarak…” gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: davalının davacıya 33.397,00 TL hasar ödemesi yaptığını, müvekkilinin gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğunu, çatıda zarar gören alanın 296 m² olduğunu, çatının tamamının yenilenmiş olması nedeni ile 800 m² olarak kabul edilerek hüküm kurulmasının doğru olmadığını, gerçek zararı ispat külfetinin davacıda olduğunu, bilirkişilerce hesaplama yapılmaksızın davacı beyanlarının hükme esas alınmasının doğru olmadığını, çelişkili bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğunu, davalı aleyhine yargılama gideri, faiz ve vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını bildirerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, kapsamlı işyeri sigorta poliçesi kapsamında tazminat istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. sayılı dava dosyasında verdiği 27.04.2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.884,58 TL harçtan peşin olarak alınan 971,15 TL’nin düşümü ile kalan 2.913,43TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
15.12.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 15.12.2021
….