Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/1538 E. 2022/1033 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2018/1538
KARAR NO : 2022/1033

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/05/2017
ESAS-KARAR NUMARASI : 2014/697 Esas-2017/388 Karar

DAVACI-KARŞI DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI-KARŞI DAVACI :
VEKİLİ :

Taraf vekillerince, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili ile davalı (karşı davacı) arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca müvekkilinin davalı şirkete uçak biletleri ve ikametgah temini, otel rezervasyonu, araç kiralama, havaalanı transferi ve seminer, toplantı organizasyonu hizmetleri verdiğini, müvekkilinin verdiği hizmetler karşılığı davalıya dönemsel olarak faturalar düzenlediğini, 2010 yılı Kasım ayına kadar davalının bu faturaları itiraza uğramadan ödediğini ancak müvekkili tarafından düzenlenen 12.11.2010 tarihli (2) fatura ile 15.12.2010 (2) fatura olmak üzere toplam (4) faturanın davalı tarafından ödenmediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için Ankara 24.İcra Müdürlüğü’nün 2010/14618 sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkilinin sözleşme uyarınca üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamını ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, müvekkilinin yabancı menşeili, çok uluslu bir şirket olduğunu, müvekkili ile davacı-karşı davalı şirket arasında hizmet sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin aldığı hizmetlere karşılık olarak davacı tarafından düzenlenen faturaları incelediğinde, faturalarda usulsüzlük yapıldığını, sözleşme hükümlerinin ihlal edildiğini tespit ettiğini, durumun davacı şirkete sözlü ve yazılı olarak iletildiğini ve faturaların ödenmeyeceğinin bildirildiğini, davacının buna rağmen dava ve takip konusu faturaları tanzim edip takibe geçtiğini, bu işlemin kötü niyetli olarak yapıldığını ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin 29.12.2010 tarihli noter ihtarı ile sonlandırıldığını, sözleşmede tahkim şartı bulunduğunu, bu nedenle öncelikle davanın görev yönünden reddi gerektiğini, ayrıca davanın esastan da reddi gerektiğini, zira, dava ve takip konusu faturalara itiraz edilip iade edildiğini, faturaların mükerrer ve fahiş fiyatlandırma ile düzenlendiğini, iddia edilen hizmetlerin alınmadığını savunarak asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile müvekkilinin mükerrer ve fahiş fiyatlı faturalar nedeniyle alacaklı olduğu bedel olan 700.573,00 TL’nın davacı karşı davalıdan tahsilini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “Asıl dava, 4 adet faturaya dayalı alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine karşı açılan itirazın iptali davası olup, karşı dava, sözleşme kapsamında dayanaksız, mükerrer ve fahiş faturalandırma nedeniyle zararın tahsiline yönelik alacak davasıdır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmeler, tadil metinleri, icra takip dosyası, ihtarname ve diğer tüm deliller dosya arasına alınmış, tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalı taraf ticari defterlerini sunmamış, davacı taraf ticarini defterleri sunmuş, dosyaya sunulan ve toplanan deliller ve tarafların iddia ve savunmaları kapsamında bilirkişi heyetinden rapor alınmış, rapora tarafların itirazı üzerine iki kez ek rapor alınmıştır.
Davaya dayanak Ankara 24. İcra Müdürlüğü’nün 2010/14618 esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 12/11/2010 tarih 157.511,00 TL ve 46.767,00 TL bedelli, 15/12/2010 tarih 80.795,97 TL ve 31.142,29 TL bedelli 4 adet hizmet faturasına dayalı olarak 316.216,26 TL asıl alacak, 1.712,46 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 317.928,72 TL alacak için başlatılan ilamsız icra takibine karşı davalı borçlunun süresinde itiraz ettiği, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında 01/04/2003 tarihli ve 01/06/2006 tarihli sözleşmeler ile tadil metinleri imzalandığı, sözleşme ile davalının yurt içi ve yurt dışı uçak biletlerinin tedarik edilmesi, otel rezervasyonunun yapılması, kiralık araba ve havalimanı taşımalarının ayarlanması, toplantı ve organizasyonlarının yapılması gibi seyahat acentesi hizmetinin davacı tarafından davalıya verilmesi hususları düzenlendiği görülmüştür.
Taraflar arasında 2003-2010 tarihleri arasında devam eden ticari ilişki nedeniyle dava konusu olan son 4 fatura dışındaki tüm faturaların davalı tarafından ödendiği ihtilafsızdır.
İcra takibinden sonra davalının gönderdiği 29/12/2010 tarihli ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşme feshedilmiştir.
Davalının tahkim itirazın yerinde görülmediğinden 16/11/2011 tarihli ara karar ile red edilmiştir.
Toplanan delillere, bilirkişi heyetinin kök ve ek raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıya 2003-2010 tarihleri arasında seyahat acentesi hizmeti verdiği, davacının en son düzenlenen 4 adet hizmet faturası nedeniyle icra takibi başlattığı, davalının faturaya konu hizmetin alınmadığına yönelik itirazının bulunmadığı, geçmiş döneme ait faturalarda usulsüzlükler yapıldığı, fahiş ve mükerrer faturalandırma yapıldığı yönünde itirazda bulunduğu, bilirkişi incelemesi sırasında davalının ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının ticari defterlerine göre dava konusu 4 adet fatura dışındaki tüm faturaların davalı tarafından ödendiği ve davacının davalıdan 316.216,26 TL alacaklı olduğu, ancak davacının sözleşme hükümleri gereğince fatura düzenlemesi gerektiği, bu kapsamda faturalarda yapılan kdv ve fahiş fiyatlandırma nedeniyle dava konusu faturalardan dolayı davacının alacağının 311.273,67 TL olduğu, temerrüd için gerekli şartların oluşmadığı, karşı davada yönünden davacı-karşı davalı tarafından 487.142,39 TL mükerrer tahsilat yapıldığının bilirkişi heyeti tarafından tespit edildiği, bilirkişi raporunun açıklayıcı ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne” karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: karşı davanın reddi gerekirken kabulünün doğru olmadığını, davalı karşı davacının sunduğu delillere göre mahkemece karar verildiğini, davalının delil olarak sunduğu listelerin ve evrakların tek taraflı hazırlandığını, sunulan evrakların tamamının kendi uhdesinde olduğunu veya olması gerektiğini, taraflar arasında yıllardır süren bir ticari ilişki bulunduğunu, asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmesi gerektiğini, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek; istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı-karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Asıl dava yönünden; müvekilinin kendisine gönderilen dava ve takip konusu (4) faturanın iade edildiğini ve 29.12.2010 tarihli ihtarla sözleşmenin feshedildiğini, bu faturaların takibe konulduğu tarihte henüz muaccel olmadığını, dava konusu 15.12.2010 tarihli (2) faturanın 27.12.2010 tarihinde müvekkilinin eline geçtiğini ve 29.12.2010 tarihinde iade edildiğini, zira 30.06.2010 tarihli son tadil metnine göre faturaların tebliğ tarihinden itibaren (15) gün içerisinde ödeneceğini, davacının muaccel olmayan bir alacak için takibe geçtiğini, faturaların müvekkili şirket yönünden bağlayıcı olmadığını, içeriğinin belli olmadığını ve hizmet verildiğinin de ispatlanmadığını, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak düzenlenmediğini ve delil olma vasfının bulunmadığını, müvekkili şirketin KDV muafiyetine haiz olduğunu, davacının haksız kazanç peşinde olduğunu, asıl davanın bu nedenle reddi gerektiğini,
Karşı dava yönünden; mahkemece karşı davanın tamamen kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verildiğini, davacı-karşı davalı tarafın müvekkilini zarara uğratarak haksız kazanç elde ettiğini, müvekkili tarafından mükerrer ödeme yapıldığını, bazı biletlerle ilgili hiçbir bilgi ve belgeye ulaşılamadığını, bu biletlerin hiç var olmadığını, karşı davada %40 tazminat talep edilmiş ise de mahkemece bu konuda bir karar verilmediğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
UYUŞMAZLIK :
Uyuşmazlık; taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmeleri nedeniyle davacı-karşı davalı yüklenici tarafından verilen hizmet bedeli karşılığı girişilen dört takip nedeniyle davacı-karşı davalının davalı işverenden alacaklı olup olmadığı ve miktarı hususunda; karşı davada ise; davalı-karşı davacı işveren tarafından davacı-karşı davalı yükleniciye fazla ve mükerrer ödeme yapılıp yapılmadığı ve miktarı hususlarında toplanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmeleri nedeniyle davacı yüklenici tarafından 4 faturaya ilişkin olarak girişilen takip nedeniyle itirazın iptali istemine, karşı dava ise, davalı işveren tarafından mükerrer ve haksız olarak davacıya ödenen hizmet bedelinin istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkemece; 16.11.2011 tarihli duruşmada davalı-karşı davacının tahkime yönelik talebi reddedilmiştir. Davalı karşı davacı bu hususu istinaf sebebi yapmamıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; taraf vekillerinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/697E., 2017/388K. sayılı dava dosyasında verdiği 18/05/2017 tarihli kararına yönelik taraf vekillerinin İSTİNAF BAŞVURULARININ AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-Asıl dava yönünden;
-Davacı karşı davalıdan alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcının davacı karşı davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
-Davalı karşı davacıdan alınması gerekli 21.263,10 TL istinaf karar harcından peşin alınan 5.316,00 TL’nın mahsubu ile bakiye 15.948,00 TL’nın davalı karşı davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Karşı dava yönünden;
-Davalı karşı davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 31,40 TL’nın mahsubu ile fazla alınan 49,30 TL’nın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
-Davacı karşı davalıdan alınması gerekli 33.276,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 8.320,00 TL’nın mahsubu ile bakiye 24.976,70 TL’nın davacı karşı davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Taraf vekillerince istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
16/06/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 16/06/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip