Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2023/846 E. 2023/1190 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/846 – 2023/1190

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2023/846 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/1190

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/01/2020
ESAS-KARAR NO : 2019/380 E 2020/60 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 28/09/2023
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiden doğan alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının haksız yere takibe ve borca itiraz ettiğini, her iki şirketin ticari defterlerinde borcun yer aldığını, 30/06/2018 ve 31/12/2018 tarihli imzalı mutabakat formlarına göre davalının 417.400,00 TL borçlu olduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili, davacı ve dava dışı … … A.Ş. arasındaki ilişkinin sadece Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün KBRN kıyafet, eldiven ve ayakkabı ihalesine ilişkin olduğunu, müvekkili şirket ile kurum arasında 06/05/2016 tarihinde 10.000 adet C Tipi KBRN kıyafeti alımı için sözleşme imzalandığını, sözleşmeye konu ürünlerin dava dışı … … A.Ş. ve davacı şirketten temin edilerek kuruma teslim edildiğini, kuruma teslim edilen malların şartnamedeki kriterlere uygun olmadığı gerekçesi ile müvekkili şirkete iade edildiğini, tespite ilişkin tutanağın davacı şirket ile de paylaşıldığını, davacı ve dava dışı … … A.Ş. ile yapılan görüşme neticesinde müvekkili şirketin sulh protokolüne yönlendirildiğini, kurum ve müvekkili şirket arasında 4.188.200,00 TL + KDV bedel üzerinden protokol imzalandığını, bu nedenle müvekkilinin kar kaybının oluğunu ayrıca vergisel olarak da zarara uğradığını, sulh protokolünün yapılmasına müteakip dava dışı şirket ile davacı şirketin sorumluluklarında bulunan emtialardan teslimden sonra davacı şirket tarafından 780.000,00 TL + KDV, dava dışı şirket tarafından 3.350.000,00TL + KDV fatura kesildiğini ve bu bedellerin ödendiğini, daha sonra müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 07/01/2017 tarihinde bir sözleşme daha akdedildiğini, bu anlaşmaya istinaden müvekkili şirket tarafından damga vergisinin iadesi konulu Danıştay’da açılan dava lehine sonuçlanır ise davacıya 520.000,00 TL ödenmesi konusunda anlaşıldığını, dava dışı … … A.Ş. tarafından benzer nitelikte açılan davanın halen derdest olduğunu savunarak davanın reddine ve tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere, bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre, takip tarihi itibariyle taraf ticari defterlerinin birbiri ile örtüştüğü, 417.400,00 TL asıl alacak üzerinden davacının davalıdan alacaklı olduğu, her ne kadar davalının cevap dilekçesi ile bir kısım teslim edilen ürünlerin sözleşmeye uygun olmadığını beyan etmiş ise de, davacı tarafından tanzim edilen tüm faturaları ticari defterlerine kaydeden ve bu suretle malı teslim aldığı sabit olan davalının süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunduğunu iddia ve ispat edemediğinden teslim aldığı malları teslim edildiği şekli ile kabul etmiş sayılacağı gerekçesiyle 417.400,00 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; delillerin eksik toplandığını, kurum ihale dosyası ile Danıştay’da görülen ve bekletici mesele yapılması talep edilen dava dosyasının celp edilmediğini, rapora yönelik itirazların değerledirilmediğini, cevap dilekçesindeki yemine davet talebinin değerlendirilmediğini, müvekkili, davacı ve dava dışı … şirketi arasında kurum ihalesine ilişkin ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin ihalesini aldığı malları davacı ve dava dışı … şirketinden temin ederek kuruma teslim ettiğini, ancak mallarda sorun çıkınca kurumla protokol düzenlendiğini, 10.000 adet yerine 4.000 adet ürünün birim fiyatı da düşürülerek yeniden belirlendiğini, davacı şirket yetkilisinin yaptığı hesap kapsamında 520.000,00 TL bakiye alacak için taraflar arasında 07/01/2017 tarihli protokol düzenlendiğini, davacı şirket yetkilisine 520.000,00 TL bedelli çek verildiğini, protokolde damga vergisi iadesi için açılan davanın lehe sonuçlanması ve paranın alınması halinde davacı ve dava dışı … şirketinin bu bedeli tahsil edeceğinin kararlaştırıldığını, ayıp ihbarı yapılmadığı iddiasının doğru olmadığını, tarafların akraba olduğunu, görüşmelerin çoğunun sözlü ve telefonla yapıldığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının cari hesap nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.

Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2019/4780 Esas sayılı takip dosyasının yapılan incelemesine göre; 03/04/2019 tarihinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine muavin defteri ve 30/06/2018 tarihli mutabakat formuna dayalı olarak 417.400,00 TL asıl alacak, 61.212,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 478.612,00 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlattığı, davalı borçlunun süresinde takibe ve borca itiraz ettiği, itirazın iptali davasının İİK 67.maddesi uyarınca hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesine ilişkin bilirkişi raporunda özetle; taraf ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, ticari defterlerinin karşılıklı olarak birbirleri ile uyumlu olup, davalı ve davacı şirket ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 417.400,00 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle takibin cari hesaba dayalı olmasına, tarafların ticari defterlerinin birbiri ile uyumlu olması nedeniyle cari hesap nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olduğu konusunda ihtilaf bulunmamasına, davalının iddia ettiği sözleşmenin cari hesap alacağına ilişkin olmayıp sebepten mücerret olan çeke ilişkin olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 28.512,59 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 7.128,15 TL (5.698,03 TL+1.430,12 TL toplamı) harcın mahsubu ile bakiye 21.384,44 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 28/09/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”