Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2023/718 E. 2023/1042 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2023/685 ( KABUL- YENİDEN ESAS HAKKINDA
KARAR NO : 2023/1025 KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : …. (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/01/2018
ESAS NO :….
KARAR TARİHİ : 11/07/2023
YAZILDIĞI TARİH : 17/07/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, Dairemizce verilen kararın temyiz incelemesi sonucu bozulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373.maddesi uyarınca, incelemenin duruşmalı yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davacı şirketle davalı …de bulunan akaryakıt istasyonunda faaliyete bulunmak üzere 18.07.2008 tarihinde “Bayilik Sözleşmesi” ve 19.07.2008 tarihli “Protokol” yapıldığı, bu kapsamda davacı tarafından davalıya bayilik sözleşmesine konu akaryakıt istasyonunda bayilik sözleşmesi süresince ve bayilik faaliyetinde kullanılmak üzere bir kısım malların ariyet olarak verildiğini bildirerek ariyete konu malların davalıdan alınarak davacıya aynen iade edilmesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde davalı tarafın malları rayiç bedelleri karşılığında 112.136,36 TL’nin Kanunun 2. maddesi gereğince TCMB’nın kısa vadeli avanslar için uyguladığı değişen oranlı faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı ile arasında geçerli bir bayilik sözleşmesi bulunmadığını, 18.07.2008 tarihinde imzalanan sözleşme ve protokolün genil itibariyle davacı şirketin menfaatine olduğunu, sözleşmenin haksız ve kötü niyetli olduğunu, söz konusu ariyet malları teslim etmeye hazır olduklarını davacı tarafa defalarca iletmiş olmalarına rağmen iş bu ariyetler davacı tarafça gelip teslim alınmadığını, davacı tarafın kötü niyetli olduğundan dolayı davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece verilen ilk kararda; davanın kabulüne, 18.07.2008 tarihli sözleşme ekinde yer alan akaryakıt ariyet malzemeleri teslim ve tesellüm listesi ve kurumsal giydirme listesinde yer alan malların kararın kesinleşmesinden itibaren davacıya aynen iadesine, olmadığı taktirde 112.136,36 TL’nin 16.02.2012 tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsiline, dair verilen karar tarafların istinafı üzerine Dairece ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak; “Davanın Kabulüne, 18.07.2008 tarihli sözleşme ekinde yer alan …..İstasyonu kurumsal kimlik giydirme teslim-tesellüm listesinde yer alan miktar ve adedi bildirilen ve ….ariyet malzemeleri teslim tesellüm listesinde yer alan miktar ve adedi bildirilen malların davacıya aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 2004 sayılı İİK’nin 24.maddesi uyarınca belirlenecek bedellerin 16.02.2012 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,” karar verilmiştir.
BOZMA KARARI ÖZETİ
Tarafların temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesi tarafından 2021/4549E, 2022/8741 K sayılı ilamı ile;
“Davalının tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. vd. maddelerinde, hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında gerekçeli kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Bu anlamda Mahkemelerce yargılamanın açık bir şekilde yapılması ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi gereklidir. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun olması ve ayrıca gerekçenin de hüküm fıkrasına uygun olması gerekmektedir. İşbu dosyada Bölge Adliye Mahkemesi’nce, hüküm fıkrasında taraflar arasındaki sözleşmenin ekinde yer alan listelerdeki ariyetlere atıf yapılarak kabul kararı verilmişse de, davacı tarafça anılan listelerin sözleşme ekinde olmadığı, ancak teslim edilen ariyetlerin fatura ve teslim tesellüm listelerinin bulunduğundan bahisle itiraz edilmiştir. Bu durumda mahkemece aynen iadesi kabul edilen ariyetlerin tek tek sıralanarak infazda tereddüt yaratmayacak biçimde hükme alınması gerektiği” belirtilerek karar bozulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Mahkemece ariyete konu mallarla ilgili kurulacak hükmün değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bayilik sözleşmesi ve protokolün feshi nedeniyle ariyet olarak teslim edilen malların aynen iadesi , olmadığı taktirde bedellerinin tahsili talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı … ile … … arasında 18.07.2008 tarihinde 5 yıllık akaryakıt bayilik sözleşmesi yapıldığı, davacı … AŞ davalıya 06.02.2012 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiği, bildirilen bedellerin ödenmesi ve bugüne kadar teslim edilen tüm demirbaş malzemelerin iadesini isteyen yazının 22.02.2012 tarihinde 21.maddeye göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Dairece davalı tarafın istinaf itirazlarının reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulüne dair verilen karar, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi tarafından yukarıda belirtilen gerekçe ile bozulmakla usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyularak, kesinleşen hususlar dışında bozma ilamı kapsamında yapılan inceleme üzerine davacı taraftan ariyete konu malların listesinin sunulması istenilmiş, davacı tarafça 16 adet ariyete konu mallara dair liste sunulmuştur. Listenin dava dilekçesi ekindeki teslim edilen mallara uygun olduğu anlaşılmakla bozma ilamı doğrultusunda aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/115 Esas 2018/6 Karar ve 22/01/2018 tarihli kararının HMK HMK’nun 356.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
4-a)Davanın KABULÜNE,
Davacı tarafça davalıya 18.07.2008 tarihli …. Sözleşmesi ve ekleri kapsamında verilen ve dava konusu edilen;
….

Davacıya aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 2004 sayılı İİK’nin 24.maddesi uyarınca belirlenecek bedellerin 16.02.2012 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Alınması gereken 7.660,03TL harçtan peşin alınan 1.915,01TL harcın düşümü ile eksik kalan 5.745,02TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
c)Davacı tarafından yatırılan toplam 1.942,71TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
ç)Yargılama sırasında davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 11.720,91TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d)Davacı tarafından yapılan toplam 2.812,80TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e)Karar kesinleştiğinde artan avansın HMK’nin 333.maddesi gereğince yatırana iadesine,İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraflar yönünden ;
5-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde yatıran davacıya iadesine,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 7.660,03TL istinaf karar harcından peşin ödenen 1.915,00TL harcın mahsubu ile bakiye 5.745,03TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-İstinaf eden davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-İstinaf eden davacı tarafça yapılan istinaf yargılama gideri olan 56,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-İstinaf incelemesi sırasında bozma sonrası yasal olarak duruşma açıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
10-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
11-Kararın tebliğinin Dairece yapılmasına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda HMK’nin 356.maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 11/07/2023 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”