Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2023/524 E. 2023/814 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2023/524 (KABUL DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2023/814 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ )

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : DR…. (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2023
ESAS NO : 2022/38 E 2023/101 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ
XDAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 01/06/2023
YAZILDIĞI TARİH : 26/06/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili ile davalı …’in eskiden karı koca oldukları, müvekkili ile evli iken bir gece aşırı alkollü ve ne yaptığını bilemez durumda olmasına rağmen eşi …’in hileli bir şekilde ve ısrarla boş bir senet imzalattırdığını, senedin lehdar kısmına sonradan davalı …’ın ismi yazılarak icra takibine konu edildiğini belirterek müvekkilinin Eskişehir 6. İcra Müdürlüğü’nün 2015/5211 esas sayılı dosyasının dayanağı olan 10/03/2015 vadeli 200.000,00 TL bedelli senetten borçlu olmadığının tespitine ve müvekkili lehine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalılar vekili, müvekkili …’in senet metninde isminin yer almaması nedeniyle ona karşı husumet yöneltilemeyeceğini, diğer müvekkili yönünden de senedin mücerretliği ilkesi uyarınca davacının iddialarını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davalı …’in senet metninde isminin yer almaması nedeniyle ona karşı husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine, diğer davalı …’in savcılık ifade tutanağında bononun borç kaynağının kızına borcu olması nedeninden kaynaklı olduğu, kendisine bir borcu olmadığını, kızı … …’ın borcu nedeniyle bu bononun alındığı ve kızına da borcunun ödenmediğinin bu nedenle icra takibine geçildiğinin bildirildiği, ispat yükü üzerinde olan davalı … tarafından iddialarının ispat edilemediği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı … vekili tarafından;
Mahkemece davalı …’ın kolluktaki ifadesinin hatalı yorumlandığı, dava dışı … tarafından kredinin ödendiği ve dava konusu senedin bu kapsamda verildiği hususunun ifade edildiği, mahkemece Ankara 28. İcra Müdürlüğü’nün 2015/2810 E. sayılı dosyası, Eskişehir 1. İcra Müdürlüğü’nün 2015/20 tal. Dosyası ve Eskişehir ili Tepebaşı ilçesi Aşağısöğütönü Mah. 9152 ada 2 parsel 1 kat 1 nolu bağımsız bölümün değeri araştırılmaksızın karar verildiği, müvekkilinin haksız ise de kötüniyetli kabul edilemeyeceği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık takibe dayanak senedin hile ile ele geçirilip geçirilmediği, davacının davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, hile ile ele geçirildiği iddia edilen bonodan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Eskişehir 6. İcra Müdürlüğü’nün 2015/5211 E. sayılı dosyasının incelenmesinden; alacaklı – … vekili tarafından borçlu – … aleyhine davaya konu 10/03/2015 vade tarihli, 200.000,00 TL bedelli bonoya istinaden 200.000,00 TL asıl alacak, 1.380,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 201.380,82 TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, takibe dayanak bonoda davacının keşideci, davalı …’ın ise lehdar olduğu, diğer davalı …’in ise bonoda sıfatının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2016/8766 soruşturma, 2016/25119 karar numaralı dosyanın incelenmesinden; Müşteki … tarafından Şüpheliler … …, … ve … hakkında hukuka aykırı olarak ele geçirilen belgeyi hukuki sonuç doğuracak hale getirme, sağlık mesleği mensuplarının gerçeğe aykırı belge düzenlenmesi suçu iddiasıyla suç duyurusunda bulunulduğu, suça konu senet üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde senetteki imzanın müşteki …’ın eli ürünü mahsulü olduğu, senedin üzerinde herhangi bir tahribat yapılmadığından bahisle şüphehiler hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin karar verildiği, bu karara itiraz üzerine Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliği’nin 09/01/2017 tarih ve 2017/21 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen kararın kesinliştiği anlaşılmıştır.
Dairemizin 20/12/2021 tarih, 2021/1338 esas ve 2021/2091 karar sayılı ilamı ile hile iddiası ile ilgili olarak hak düşürücü süre içerisinde davanın açılıp açılmadığı ve hile iddiası üzerinde yeterince durulmadığı ve davalı …’ın kollukta verdiği ifadesi üzerinde durularak dava konusu bononun teminat bonosu olduğuna dair beyanları ve ispat yükünün teminat iddiasında bulunan davalı …’ta olduğu gözetilerek davalı yanın delilleri toplanıp varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece kaldırma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılmış olup, davacının icra takibini öğrenme tarihini dava dilekçesinde belirttiği 25/02/2016 tarihi olarak hilenin öğrenilme tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği ve davanın da bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, süreye ilişkin değerlendirme yapıldıktan sonra davacının hile iddiası yönünden yapılan değerlendirmede, tanıkların dinlenildiği, ancak somut bir şekilde hile yapıldığına dair bir delilin davacı tarafça dosyaya sunulamadığı ve tanık beyanları ile de bu hususun ispat edilemediği, hile iddiasından sonra davalı …’in savunmasının incelenmesinin gerektiği ve davalı …’in savcılık ifade tutanağında bononun borç kaynağının kızına borcu olması nedeninden kaynaklı olduğu, kendisine bir borcu olmadığını, kızı … …’ın borcu nedeniyle bu bononun alındığı ve kızına da borcunun ödenmediğinin bu nedenle icra takibine geçildiğinin bildirildiği, ispat yükü üzerinde olan davalı … tarafından iddialarının ispat edilemediği belirtilerek davalı … yönünden davanın kabulüne, davalı … … yönünden ise takibe ve davaya konu bonoda davalının keşideci veya lehtar veya yetkili hamil olarak gözükmediği, ayrıca savcılık dosyalarındaki beyanlarda da davalıların birlikte hareket ettiğini gösterir bir emareye de rastlanmadığı görüldüğünden bu davalı yönünden husumetinin de bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve kaldırma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına göre davalı … vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Mahkemece davalı …’in kendisine borçlu olmamasına rağmen davacı hakkında icra takibi yaptığı dikkate alınarak ve İİK’nun 72.maddesinin 5.bendi gereğince takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu ve bu nedenle davacının kötü niyet tazminatına da hak kazandığı belirtilerek davacı lehine kötüniyet tazminatına karar verilmiş ise de somut olayda davalının kötüniyetli olduğu hususu ispat edilemediğinden mahkemece bu kalem talebin kabulü doğru değildir.
Açıklanan bu nedenlerle davalı … vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1.b.2.maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiş, infazda tereddüt yaratmamak için diğer davalı ile ilgili ilk derece mahkemesince verilen hüküm kararda korunmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
2-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 26/01/2023 tarih 2022/38 Esas 2023/101 Karar sayılı kararın HMK 353/1-b-2.maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a-Davacının davasının … yönünden KISMEN KABULÜ ile,
Davacının Eskişehir 6.İcra Müdürlüğü’nün 2015/5211 Esas sayılı dosyası yönünden davalı …’e borçlu olmadığının tespitine,
Davacının kötüniyet tazminatına yönelik talebinin reddine,
b-Davacının davasının … … yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle REDDİNE,
c-Alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin alınan 3.415,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.379,60TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
ç-Davalı … … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2.maddesi gereğince; 2.180,00TL’nin davacıdan alınarak davalı … …’a verilmesine,
d-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince; 17.950,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
e-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
f-Gider avansından bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı … vekili tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde işbu davalıya iadesine,
5-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 196,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nun 362/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere 01/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Katip…
¸e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”