Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2023/405 E. 2023/572 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/405 – 2023/572

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2023/405 (KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2023/572
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2022
ESAS-KARAR NO : 2022/622 E – 2022/922 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 13/04/2023
YAZILDIĞI TARİH : 02/05/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı tarafından davacı ve dava dışı borçlu … aleyhine 20/04/2018 tanzim ve 10/05/2018 vade tarihli 12.000,00TL, 20/04/2018 tanzim ve 15/05/2018 vade tarihli 8.000,00 TL miktarlı senetlere dayanılarak toplamda 20.773,42 TL alacağın tahsili amacıyla Ankara 5. İcra Müdürlüğü’ nün 2018/6856 Esas sayılı takip dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin başlatıldığını, davacı tarafından yasal süresi içerisinde Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/507 Esas sayılı dosyasıyla 12/06/2018 tarihinde borca itiraz edildiğini, Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından Ankara 5. İcra Dairesi’ ne 13/06/2018 tarihinde borca itiraz davası nedeniyle icra dosyasının acele olarak gönderilmesine dair dosya isteme yazısı gönderildiğini, Ankara 5. İcra Müdürlüğü tarafından 19.06.2018 haciz tutanağı ile borçlu gösterilen davacı adına kayıtlı ve ihtiyati haczedilen ve yakalama konulan aracı fiili haciz yapılarak parka çekildiğini, yasal süresi içerisinde aleyhine başlatılan takibe itiraz eden davacı icra dosyasının acele olarak istenildiği halde gönderilmemesi nedeniyle haklı olmasına rağmen tedbir talebinin İcra Mahkemesi tarafından, borca itiraz davasının açılmasının hemen akabinde incelemesi yapılamadığından davalının durumdan yararlanarak davacının aracını icra yoluyla haciz baskısı neticesinde parka çektirmesi üzerine aracını çıkarmak maksadıyla ve davalının kendisinden istediği bedeli icra dosyasında görülen davalı vekiline aleyhinde başlatılan icra takibi haksız olmasına rağmen 20.06.2018 tarihinde Ankara 5. İcra Müdürlüğü’ nün 2018/6856 sayılı dosyasına istinaden 18.000,00TL ödeme yapmak zorunda kaldığını ve ödeme neticesinde kendisine icra dosyasında görülen davalı vekili tarafından para makbuzu verildiğini, bu süreçten sonra Ankara 2. İcra Mahkemesine icra dosyasının gönderilmesinin akabinde 21.06.2018 tarihli tensip tutanağı ile davacı yönünden icra takibinin dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, takip konusu bonolarda davacının ciranta olduğunu, takip konusu bonoların hamil tarafından protesto edilmediği anlaşıldığından Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından davacı bakımından takibin iptaline karar verildiğini ve 25.09.2018 tarihinde kararın kesinleştiğini, davacının söz konusu icra müdürlüğünden, verilen takibin iptali kararını dayanak göstererek davalı vekiline ödemiş olduğu paranın iadesi için muhtıra çıkarılması talebinde bulunduğunu; tebligat üzerine davalı vekili icra dosyasına paranın iadesi yönünde herhangi bir mahkeme kararı olmadığından iade talebini reddettiğini, davacının iade talebinin davalı tarafından bu şekilde kabul görmemesi üzerine davacının, ödemiş olduğu 18.000,00 TL’ nin tahsili amacıyla Ankara 31. İcra Dairesinin 2019/827 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibine 21.01.2019 tarihinde davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edilmesi üzerine takip durduğundan yasal süresinde işbu itirazın iptali davasını açma zarureti hasıl olduğunu, Ankara 5. İcra Müdürlüğünün 2018/6856 Esas sayılı takip haksız ve hukuka aykırı olarak davacı aleyhine başlatılmasına ve davacının yasal süresi içerisinde borca itiraz ederek takibi durdurmasına rağmen aracının parka çekilmesi üzerine telaşa kapılarak haciz baskısı altında makbuz karşılığında davalı vekiline ödeme yaptığını, sonrasında ise davacının itirazı üzerine borca itiraz incelemesinde takip konusu bonolarda davacının ciranta olduğunu, takip konusu bonoların hamil tarafından protesto edilmediği anlaşıldığından Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından davacı bakımından takibin iptaline karar verildiğini ve 25.09.2018 tarihinde kesinleşmiş olduğundan davacının icra dosyasına istinaden ödemiş olduğu 18.000,00 TL’ nin yasal faizi ile birlikte iadesinin gerektiğini, bu nedenle haksız tahsil edilen paranın iadesi için yapılan Ankara 31. İcra Dairesi’ nin 2019/827 Esas sayılı dosyasında yapılan itiraz haksız olduğundan itirazının iptaline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, hak düşürücü 1 yıllık sürenin geçtiğini, davanın bu yönüyle öncelikle usulden reddini, itirazın iptali davasının, borçlunun itirazının alacaklıya veya vekiline tebliğinden itibaren bir yıl içinde açılması gerektiğini, bu sürenin hak düşürücü nitelikte bir süre olduğunu, davacı tarafından Ankara 31. İcra Müd. 2019/827 Es. Sayılı dosyası ile davacı aleyhine icra takibi başlatıldığını, taraflarınca yasal süresi içinde 21/01/2019 tarihinde takibe itiraz edildiğini, yapmış olduğu bu itiraza karşı, davacı tarafından 04/02/2019 tarihinde Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nde itirazın iptali davası açılmış olduğunu, dava görev yönüyle reddedildiğini, davacı göreve ilişkin kararı istinaf ettiğini, Ankara BAM 22. Hukuk Dairesi Ticaret Mahkemeleri’ nin görevli olması sebebiyle, davacının istinaf talebini reddettiğini ve davanın Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ ne gönderildiğini, bu kez de , dava şartı Arabuluculuk yolu tüketilmeksizin dava açılmış olması sebebiyle , 26/12/2019 tarihli kararla aynı konulu davanın usulden reddine karar verildiğini, bu kararın da kesinleştiğini, bu kez davacı yanın, aynı icra dosyasından, aynı itiraza karşı aynı konulu iş bu davayı ikame etmekte olduğunu, bu sebeplerle, aradan geçen zaman zarfında, aynı konulu dava açıldığını ve Ankara 2. Asliye Ticaret Mah. 2019/754 Es. 2019/1236 K. 26/12/2019 tarihli kararı ile aynı konulu davanın reddedildiğini, bu sebeplerle hak düşürücü bir yıllık sürenin dolduğunu, davanın usulden reddi gerektiğini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davanın 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu görülmekle HMK 114 ve 115. maddeleri gereği davanın özel dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği; davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İtirazın iptali davası açılmasındaki 1 yıllık hak düşürücü sürenin itirazın tebliği tarihinden itibaren başlayacağı, ancak icra müdürlüğünce takibe itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediğinden davanın süresinde açıldığı davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kaldırma kararı sonrası ilk derece mahkemesince takip konusu bonoların hamil tarafından protesto edilmediği anlaşıldığından davacı bakımından takibin iptaline karar verildiği ve 25.09.2018 tarihinde kararın kesinleştiği, davacının 20.06.2018 tarihinde Ankara 5. İcra Müdürlüğü’nün 2018/6856 sayılı dosyasına istinaden cebri icra tehdidi altında 18.000,00 TL ödeme yaptığı, 6102 sayılı TTK’nun 778. maddesi yollaması ile 730. maddesi gereğince, senet hamili tarafından, ciranta aleyhine takip yapılabilmesi için, TTK’nun 714. maddesi uyarınca vade tarihinden itibaren 2 iş günü içerisinde protesto çekilmesi gerektiği, protestonun çekilmemesinin müracaat hakkının kaybına yol açacağı ve bu sürenin hak düşürücü süre olup resen dikkate alınacağı, davalının dava konusu senede ilişkin kambiyo hukukuna dayalı haklarını yitirdiği, senedin yazılı delil başlangıcı olarak kabul edildiğinde dahi hamili olan davalının kendisinden önceki ciranta olan davacıya karşı aradaki temel ilişkiyi kanıtlamaya yeterli delil sunmadığı, dosyaya sunulan protokolün davacı ile dava dışı keşideci arasındaki temel borç ilişkisine ilişkin olduğu, davalının yemin deliline de dayanmadığı gerekçesi ile;
-Davanın Kabulü ile Ankara 31. İcra Dairesinin 2019/827 E sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, Alacak belirli ve likit olduğundan %20 İcra İnkar Tazminatı olan 3.694,98 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf Kanun Yoluna Başvuran Davalı Vekili Tarafından; Mahkeme gerekçesinin yerinde olmadığı davanın ve tazminat isteminin reddi gerektiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Öncelikle mahkemenin görevi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, kambiyo senedine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 5. İcra Müdürlüğünün 2018/ 6856 sayılı dosyasında; 05/06/2018 tarihinde … tarafından … ve … aleyhine 20.04.2018 tanzim tarihli, 12.000,00TL ve 8.000,00TL tutarlı senetlere dayalı olarak kambiyo takibi yapıldığı görülmüştür.
Takip dayanağı senetlerin incelenmesinde; 20.04.2018 keşide tarihli 10.05.2018 vadeli, 12.000,0TL tutarlı lehdarı … olan nakten ihdaslı olup, … tarafından keşide edildiği, lehdar … tarafından …’a ciro edildiği;
Diğer senedin de; 20.04.2018 keşide tarihli 15.05.2018 vadeli, 8.000,0TL tutarlı lehdarı … olan nakten ihdaslı olup, … tarafından keşide edildiği, lehdar … tarafından …’a ciro edildiği görülmektedir.
Davaya konu Ankara 31. İcra Müdürlüğünün 2019/827 Esas sayılı dosyasındaki takip talebinde; … tarafından … aleyhine 16.01.2019 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin 18.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, … tarafından 21.01.2019 tarihinde itiraz edildiği, 01.02.2019 tarihinde takibin durdurulduğu, eldeki davanın 16.07.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Davaya konu senette davacı lehdar, davalı hamil olup, keşidecinin ise dava dışı … olduğu, hamilin dava konusu senetleri süresinde protesto etmediğinden kambiyo senedine dayalı hakkının bulunmadığı, senedin davacı ile arasında düzenlenen yazılı belge niteliğinde olduğu, aralarında temel ilişki bulunduğu, yapılan takibin ilamsız takip olduğu anlaşılmakla, taraflar tacir olmadığından temel ilişkiye dayalı olan davaya asliye hukuk mahkemesinde bakılması gereklidir.
Görev kamu düzenine ilişkin olup, her aşamada resen gözetilmesi gerektiğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile görev ile ilgili karar verilmek üzere HMK.nın 353/1.a.3.maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
Kaldırma nedenine göre sair hususlar incelenmemiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/622 Esas 2022/922 Karar ve 26/12/2022 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.nın 353/1.a.3.maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
5-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/(1).c. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 13/04/2023 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”