Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2023/1118 E. 2023/1141 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1118 – 2023/1141

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2023/1118 (KABUL DÜZELTEREK YENİDEN ESAS KARAR NO : 2023/1141 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ )

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/02/2023 Ara karar
ESAS NO : 2023/114 E

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil
KARAR TARİHİ : 21/09/2023
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, … nolu bağımsız bölümü davalıdan na-tamam olarak 03/04/2018 tarihinde satın aldığını, davalının taşınmazı tadilatlı şekilde davacı adına tescil edileceği belirtilerek tadilat bedeli 649.000,00 TL’yi tahsil ettiğini, ancak taşınmaza herhangi bir tadilat yapılmadığı gibi tapu devrinin de halen yapılmadığını, davalının taşınmazı üçüncü kişiye devretme ihtimalinin bulunduğunu belirterek öncelikle davaya konu… nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmazın kaydına 3. kişilere devrinin önlenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; yaklaşık ispat kuralları kapsamında davacının haklılık durumu tespit edilemediğinden talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden- davacı vekili,
Mahkemece ihtiyati tedbir şartları oluşmasına karşın verilen kararın hatalı olduğu, davalı tarafından satış bedeli adı altında fatura kesildiği, bu bedelin müvekkili tarafından ödendiği dosya kapsamı ile sabit olmasına ve uyuşmazlık konusu taşınmaz ile ilgili olarak devrinin verilmemesi nedeniyle tapu iptali ve tescilini konu alan bu davada taşınmaz 3. kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verilmemesi gerekiği bildirilerek öncelikle teminatsız, bunun mümkün olmaması halinde teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesi yönünde kararı istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, ihtiyati tedbir kararı verilmesi için şartların oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında satış bedeli ödenmesine karşın taşınmazın devrinin verilmediği gerekçesiyle açılan tapu iptali ve tescil davasında taşınmazın 3. kişilere devrinin önlenmesi amacıyla tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir.
İhtiyati tedbirin şartları 6100 Sayılı HMK’nın 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Buna göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
HMK’nın 390/3 maddesine göre, tedbir talep eden, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Buradaki ispatın ölçüsü, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralı uygulanırken, iddianın doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, talebin haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kapsamında olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur.
İhtiyati tedbir kararı verilmesinde hakime geniş bir takdir alanı bırakılmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Anayasanın 141/3. Maddesine göre Mahkeme ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile ihtiyati tedbir kararı vermesi veya istemin reddine karar vermesi hallerinde kararında hukuksal gerekçe göstermek zorundadır.
HMK’nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin ancak “dava konusu” üzerine konulabileceği belirtilmiştir. Somut olayda; davacı tarafça satım sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunulmuş olup tedbir konulması istenilen taşınmazın bizatihi dava konusu olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için aranan koşullar oluşmuş durumdadır. Mahkemece HMK 392 maddesi çerçevesinde teminat hususu değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, ihtiyati tedbir talebinin de reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 355. ve HMK’nin 353/1.b.2.maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/02/2023 tarih ve 2023/114 esas sayılı ara kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a-)İhtiyati tedbir talebinin KABULÜ İLE,
HMK 389 maddesi gereğince… nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi yönünden İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA,
b)Dava değerinin %20’si olan 330.400,00TL nakdi teminat veya süresiz banka teminat mektubunun davacıdan alınmasına,
c)HMK’nun 393.maddesi gereğince kararın uygulanma süresinin başlangıcının, gerekçeli kararın UYAP ortamında elektronik imza ile onay tarihinden başlatılmasına,
ç)Tapu kayıtlarına gerekli şerhin konulması için Ankara Çankaya Tapu Müdürlüğü’ne ilk derece mahkemesince müzekkere yazılmasına,
d)HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1.f maddesi gereğince kesin olmak üzere 21/09/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”