Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2023/1115 E. 2023/1325 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2023/1115 (ESASTAN RET)
KARAR NO : 2023/1325

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : DR…. (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/06/2023
ESAS-KARAR NO : 2022/797 E – 2023/404 K

DAVACI
VEKİLLERİ
DAVALI :
VEKİLİ
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 12/10/2023
YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 25.000 Euro bedelli satış sözleşmesi kapsamında müvekkilinin edimlerini ifa ederek 08.06.2017 tarih 103702 seri numaralı irsaliyeli fatura ile teslim ettiğini, teslime müteakip fatura itiraz ve iade süresi ile ayıp ihbar süreleri geçtikten sonra davalı yanca hiçbir açıklama yapılmaksızın kargo yoluyla faturanın müvekkiline gönderildiğini, gönderilen fatura nedeni ile müvekkilince Ankara 66. Noterliği ‘nin 26.07.2017 tarih ve 20969 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile iadenin taraflarınca kabul edilmediğini, yasal süreninin geçtiğini bildirildiğini, taraflar arasında süre gelen alışveriş neticesinde cari hesap alacağı olarak 118.352,71 TL bulunduğunu, bu alacağın tahsili amacıyla Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2018/3038 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, taraflar arasında 10.03.2017 tarihli sözleşme akdedildiğini, ilk olarak sözleşmenin 3.4. maddesinde “siparişin bu sözleşme eki ile birlikte imzalanmasını takip eden ilk günden itibaren malzemelerin teslim tarihi 6-8 hafta olup, zamanında teslim edilmeyen malzemeyi alıp almamakta serbesttir.” hükmü olduğunu, sözleşmenin imza tarihinin 10.03.2017 tarihi olup, teslim tarihinin 08.06.2017 olduğunu, davacının ürünü zamanında teslim etmeyerek davalının zararının artmasına sebep olduğunu ve denemek maksadıyla ürünü teslim aldığını, ürünün gerekli performansı göstermediğinin anlaşılması üzerine ürünün revize edildikten sonra da çalışmadığını ve iade alınması gerektiğinin ifade edildiğini, ayıp ihbarı süresinin huzurdaki yargılamada geçerli olmadığını bildirilerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, takip konusu faturaların davalı ticari defterlerine kayıtlı olmadığı gibi, taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesine konu takımların çalışır vaziyette olmadığı, takımlardan istenilen sonuç alınamadığından revizyon yapıldığı, revizyon neticesinde takımların yüzey özelliklerinin değiştiği ve istenen performansı sağlayamayacağı, taraflar arası sözleşme hükümlerine göre, davalının dava konusu takımları bu haliyle kabule zorlanamayacağı bu nedenle söz konusu faturadan sorumlu olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davacı vekili tarafından;
Mahkemece mevzuaat hükümlerine riayet edilmediğini, somut olayda davalı yanın ayıp ihbar sürelerine riayet etmediğini, mahkemece ayıp iddiasıyla ilgili soyut deliller ile karar verildiğini, faturanın davalı yana tebliğ edildiğini, süresi içerisinde faturaya itiraz edilmediğini, davalının salt ticari defterlerine işlememesinin sonucu değiştirmeyeceğini, dosya kapsamında yeterli teknik incelemenin yapılmadığını, davanın cari hesaptan kaynaklanan alacak davası olduğu ve tüm cari hesap irdelenerek inceleme yapılması gerektiğini bildirerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu emtiaların teslimi ve bedelinin ödenmesi noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2018/3038 E. sayılı dosyasının incelenmesinden davacı tarafından davalı aleyhine 120.352,71 TL asıl alacaktan (faturadan kaynaklı cari hesap bakiye alacağı ) kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla icra takibi yapıldığı, takibe süresi içerisinde itiraz edildiği, takibin durduğu ve iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki satış sözleşmesinin incelenmesinden ödemenin 2000 Euro sipariş avansı, kalan bakiye takımların faaliyete alınıp müşteri onayından sonra 60-90 gün aralığındaki evrak ile ödeneceğinin, satıcının ürünün müşteriye teslim edilip müşteri tarafından denenmesinden itibaren sadece gerekli performansı gösterip göstermediğinden sorumlu olduğu, malzemelerin teslim süresinin 6-8 hafta olduğu, zamanında teslim edilemeyen malzemeyi alıp almamakta alıcının serbest olduğu, istenilen performansın teslim edilen malzemelerde bulunmaması halinde alıcının malzemeleri alıp almamakta tamamen serbest olduğu, revizyon yapılmasını kabul ederse revizyondan sonra malın performansına göre ödeme zamanının belirleneceği, revizyon kabul edilmez ise derhal malzemenin iade edileceği belirlenmiştir.
Davalı tarafça ticari ilişkiye esas malların 103702 sayılı 08/06/2017 tarihli fatura ile alındığı ve halen de davalı tarafta bulunduğu, sözleşmenin imza tarihinin 10.03.2017 tarihi olup, teslim tarihinin 08.06.2017 olduğu ve süresinden sonra malzemenin alıcı davalıya teslim edildiği anlaşılmıştır. Sözleşme ilişkisi kapsamında alıcı bu malı teslim alıp almamakta serbest olmakla birlikte somut olayda denemek amacıyla teslim alındığı anlaşılmıştır. Ürünün denemesinin davalı tarafından 26.06.2017 tarihinde yapıldığı ve çalışma performansının istenen düzeyde olmadığının tutanak ile belirlendiği, ancak bu tutanakta davacıyı bağlar bir imzanın bulunmadığı tespit edilmiştir. Daha sonra davalı vekili tarafından ürünün sözleşmenin 3.5. maddesi gereğince davacı tarafından revizyon yapılması teklifinin müvekkili tarafından kabul edilmesine karşın revizyon sonrasında dahi ürünün çalışmadığını ve sözleşmenin ilgili hükmü uyarınca müvekkilinin malı kabul zorlanamayacağı, ürünün iade alınması için ihtarname keşide edildiği savunmasında bulunulmuş, süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesinde delillerini sunmuştur.
Dairemizin 21/10/2022 tarih 2020/232 E. 2022/1407 K. sayılı kararı ile “Mahkemece satım sözleşmesine konu makine üzerinde yerinde inceleme yapılarak sözleşmede belirlenen niteliklere haiz olup olmadığı, revizyon uygulaması yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise sonrasındaki performansı ile birlikte taraflar arasındaki sözleşme hükümleri değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm tesis edilmiştir.” gerekçesiyle hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle kaldırma kararı doğrultusunda inceleme yapılarak karar verilmiş olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 12/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”