Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/922 E. 2023/895 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/922 (KABUL – DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2023/895 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2022
ESAS-KARAR NO : 2021/22 E – 2022/251 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
YAZILDIĞI TARİH : 12/07/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkiline karşı Ankara 20. İcra Dairesinin 2016/10000 esas sayılı dosyası ile kambiyo senedine dayanılarak icra takibi yapıldığını ve süresinde itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, takibe konu çek üzerindeki yazı ve imzaların hiçbirinin müvekkiline ait olmadığını, müvekkili ile davalının herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını ve davalıya borçlu olmadığını, bu nedenle takibe konu çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığının ve davacının borçlu olmadığının tespiti ile %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, 21.07.2016 tarihinde kesinleşen icra takibine karşı yıllar sonra davanın açılması davacının kötü niyetinin kanıtı olduğunu, dava konusu çekin davacı adına keşide edildiğini , müvekkilinin çeki ciro silsilesi ile temlik aldığından iyi niyetli 3. kişi konumunda olduğunu, çekte kendisinden önce imzası olan kişilerin imzasının gerçek olup olmadığını bilebilmesinin mümkün olmadığını, imzanın davacıya ait olmama durumu varsa bu durumda çekteki keşideci … ve ciranta …’in evrakta sahtecilik yaptığını dava konusu çekin arka yüzünde davacının cirosunda yazılı olan telefon hattının davacı tarafından kullanıldığını icra müdürlüğü tarafından yapılan tespitte hattın davacının eşi … adına kayıtlı olduğunun belgelendiğini bildirerek, davanın reddine, takip miktarının %20’si olmak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, bilirkişi raporunda çek aslının ön yüzünde bulunan yazı ve imzalarla arka yüzünde 1. ciranta … yazısı ve altına atılan imzanın davacı … ‘nun eli ürünü olmadığının belirlendiği, davalı tarafın bilirkişi raporuna itiraz etmesi üzerine dosyanın Adli Tıbba gönderilmesini talep etmesi üzerine mahkememizce itirazlar değerlendirilerek 16.12.2021 tarihli ara kararı ile dosyanın itirazlar doğrultusunda inceleme yapılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmesine ve masrafın itiraz eden davalı tarafından karşılanmasına karar verildiği ancak davalı tarafından masraf yatırılmadığından dosya imza ve yazı incelemesi yapılmak üzere Adli Tıbba gönderilemediği ve 29.03.2022 tarihli duruşmada bilirkişi ücretini yatırmayacakları bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri somut olayda, dava konusu çekin ön yüzündeki imza ve yazı ile arka yüzünde 1. Ciranta … yazısı ve altına atılan imzanın davacının eli ürünü olmadığ anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı son ciranta olup çekteki imzanın davacı tarafından atılıp atılmadığını bilebilecek durumda olmadığından ve bunun akside ispat edilemediğinden kötüniyet tazminatına ilişkin talebin reddi gerektiği belirtilerek; Davanın kabulü ile davacının Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2016/ 10000 sayılı dosyasında takip dayanağı olan 31.12.2015 vade tarihli 15.500,00TL bedelli … Bank İvedik Şubesine ait … nolu çek nedeni ile davalı takip alacaklısı … San. ve Tic. Ltd. Şti. ‘ye borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatına ilişkin talebin şartları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; Davanın reddi gerektiği, Müvekkili şirketin, çeki ciro silsilesi yoluyla temlik almış olan iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olup çekte kendisinden önceki imzaların doğruluğunu tespit etme imkanı da bulunmadığı, bu neden ile davanın kabulü halinde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ettiği, Mahkemece bilirkişi raporuna itirazlarımız 16.12.2021 tarihli ara kararla kabul edilerek bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığı ve eksik olduğu kanaatine varıldığı, Mahkemenin, tarafların talebi ile bağlı olmaksızın resen de bilirkişi görevlendirmesini gerçekleştirebileceği, davacının davasını ispat yükünün devam ettiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya konu çekten davacının sorumluluğunun değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 20. İcra Dairesinin 2016/10000 esas sayılı dosyasında; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu … Plastik Ltd.Şti ile dava dışı …, … ve … Pls. Mak Ltd. Şti. aleyhine 31.12.2015 keşide tarihli 15.500,00TL bedelli … nolu çeke dayanılarak 14.300,00TL asıl alacak, 659,00TL işlemiş faiz, 775,00TL çek tazminatı ve 46,00TL çek komisyonu olmak üzere toplam 15.780,00TL üzerinden 09.05.2016 tarihinde kambiyo takibi başlatılmış borçlulara ödeme emri gönderilmiş ve borçluların itiraz etmemesi üzerine takip kesinleşmiştir.
Takibe konu … İvedik şubesine ait … nolu 31.12.2015 vade tarihli 15.000,00TL bedelli çekin keşidecesinin … … (… Aydınlatma) ,lehdarı … olduğu, çekin … tarafından ciro edilerek … (…) ‘e , … tarafından ciro edilerek … Mak Ltd. Şti.’ye , arada okunamayan bir ciranta, sonra … ve en sonda alacaklı … Rekl. Matb.San. Ve Tic. Ltd. Şti ‘ ye ciro edildiği(yetkilisi …) ve ciro zincirinde son alacaklının davalı olduğu, çekin 08.01.2016 tarihinde bankaya ibraz edildiği ve çek bedelinin 14.300,00TL lik kısmının karşılıksız olduğunun şerh verildiği , banka sorumluluk bedeli olan 1.200,00TL ‘nin cirantalardan biri olan …’e ödendiği takibe konu çekin çek vasfını taşıdığı anlaşılmıştır.
… tarafından … … hakkında dava konusu icra dosyasına konu çekin yazı ve imzalarının kendisine ait olmadığı belirtilerek dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan şikayette bulunulmuştur.
Mahkemece alınan Adli Tıp Uzmanı bilirkişi raporunda; çek aslının ön yüzünde bulunan yazı ve imzalarla arka yüzünde 1. ciranta … yazısı ve altına atılan imzanın davacı … ‘nun eli ürünü olmadığı belirlenmiştir.
Davalı tarafın bilirkişi raporuna itiraz etmesi ve tekrar inceleme yapılmak üzere dosyanın Adli Tıbba gönderilmesini talep etmesi üzerine mahkemece itirazlar değerlendirilerek 16.12.2021 tarihli ara kararı ile dosyanın itirazlar doğrultusunda inceleme yapılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmesine ve masrafın itiraz eden davalı tarafından karşılanmasına karar verilmiş ancak davalı tarafından masraf yatırılmadığından dosya imza ve yazı incelemesi yapılmak üzere Adli Tıbba gönderilememiş ve 29.03.2022 tarihli duruşmada bilirkişi ücretini yatırmayacakları bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İmza inkarına dayalı menfi tespit davalarında imzanın davacıya ait olmadığını davalı yanın kanıtlaması gereklidir. Mahkemece alınan ilk rapora karşı davalı taraf itiraz etmişse de ispat yükü kendisinde bulunan davalı tarafça gerekli masrafı yatırılmadığından davanın kabulüne dair verilen karar sonucu itibariyle doğru olmuştur.
Açıklanan bu değişik gerekçe ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK m. 353/1-b-2 hükmü uyarınca ilk derece mahkemesinin kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/22 Esas 2022/251 Karar ve 29/03/2022 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2-1- Davanın KABULÜ ile davacının Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2016/ 10000 sayılı dosyasında takip dayanağı olan 31.12.2015 vade tarihli 15.500,00TL bedelli … Bank İvedik Şubesine ait … nolu çek nedeni ile davalı takip alacaklısı … Reklam Mat. San. ve Tic. Ltd. Şti. ‘ye borçlu olmadığının tespitine ,
Kötüniyet tazminatına ilişkin talebin şartları oluşmadığından reddine,
2-Alınması gereken 1.058,80TL harçtan peşin yatırılan 264,71TL nin mahsubu ile bakiye 794,09TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir yazılmasına ,
3-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 7 adet tebligat gideri 143,00TL, bilirkişi masrafı 700,00-TL, 6 E Tebliğat 33,00-TL, 3 Kep Masrafı 1,80-TL olmak üzere toplam 877,80TL ile 264,71 peşin harç ve 59,30 başvurma harcı olmak üzere toplam 1.201,81TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.Maddesi gereğince taktir edilen 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Dava açılmadan önce yapılan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere 15/06/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”