Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/797 E. 2022/1799 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/797 ( KABUL KALDIRMA YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2022/1799 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2019
ESAS NO : 2011/777 E 2019/517 K

ASIL DAVADA :
DAVACI : … MİRASÇILARI
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş, Dairemizce verilen kararın temyiz incelemesi sonucu bozulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373.maddesi uyarınca, incelemenin duruşmalı yapılmasına karar verildi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı … mirasçıları vekili asıl davada dava dilekçesinde özetle, davalı ile davacıların miras bırakanı … arasında ticari ilişki olmaması rağmen davalının 2 adet bonoya dayanarak icra takibi yaptığını, bonodaki imzaların …’e ait olmadığını belirterek menfi tespit talebinde bulunmuştur.
Birleşen davada davacı … adli yardım talepli dava dilekçesinde özetle, söz konusu bonolara dayanarak alacak talebinde bulunmuştur.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Asıl davada davalı … vekili; davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, imzanın davacıların miras bırakanına ait olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davaya konu bonodaki imzanın davacıların miras bırakanı olan …’e ait olmadığı, bu husunun ceza dosyasında alınan raporlarla sabit olduğu, davalı …’ın sahtecilikten dolayı cezalandırıldığı ve kararın kesinleştiği gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise dava harcının yatırılmaması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Birleşen davada davacı … vekili Av. … 24/07/2019 tarihli adli yardım talepli istinaf dilekçesinde özetle; birleşen davada cüzi olan istinaf harç ve masraflarının yatırıldığını, adli yardım talebini tekrar ederek kabul kararı verilmesi halinde istinaf harç ve giderlerinin iadesini talep ettiklerini, dava konusu senetteki imza ve borcun ikrar edildiğini, sahteciliğin tartışılamayacağını, ikrar nedeniyle ağır ceza mahkemesi kararının bağlayıcılığının bulunmadığını, birleşen dava dilekçesinde dava dilekçesinde adli yardım talep edildiğini, mahkemece adli yardım talebinin reddine karar verildiğini, itiraz üzerine verilen itirazın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, işlemden kaldırılan birleşen dava dosyasında 3 ay içinde daha 1.ayda harçsız yenileme talep edildiğini, yenileme talebinin haksız yere reddedildiğini, son celse yine adli yardım talep edildiğini, kabul ya da red yönünde karar verilmeden zımnen ret kararı üst mahkeme tarafından incelenmeden nihai kararın verildiğini, birleşen davada adli yardım talebinin kabul edilerek davanın esası hakkında kabul kararı verilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesinin birleşen davaya yönelik kararının kaldırılmasını istemiştir.

Asıl davada davalı … vekili Av. … 26/07/2019 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; sunulan deliller itibariyle haklılığın ispat edildiğini, senetlerin … tarafından imzalandığının kabul ve ikrar edildiğini, ikrar nedeniyle ağır ceza mahkemesi kararının bağlayıcılığının bulunmadığını, adli yardım red kararlarının yerinde olmadığını, hüküm ile gerekçe arasında çelişki bulunduğunu, eksik araştırma yapıldığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
İSTİNAF KARARININ ÖZETİ
Kararı istinaf eden asıl davada davalı, birleşen davada davacı … vekilinin istinaf için gerekli olan nispi harcı ve istinaf giderlerini yatırmayıp, adli yardım talebinde bulunması üzerine bu talebi Dairemizin 2019/2016 Esas, 2020/41 Karar ve 16/12/2019 Tarihli kararı ile reddedilmiş, red kararına itiraz edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesinin 15/01/2020 Tarih, 2019/2 Değişik iş kararı ile itirazın reddine karar verilmiş, bunun üzerine 30/01/2020 tarihinde eksik harcın tamamlanması için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir.
Geri çevirme kararı sonrasında yerel mahkemece 20/02/2020 tarihli ek karar ile, asıl davada çıkarılan muhtıraya rağmen eksik harcın ödenmemesinden bahisle başvurunun reddine, birleşen dava yönünden istinaf başvurusunun değerlendirilmesi için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
20/02/2020 tarihli ek kararı istinaf eden asıl davada davalı, birleşen davada davacı … vekili, istinaf harç ve giderlerini ödeyemediğinden bahisle adli yardım talepli olarak bu kararı istinaf etmiştir.
İSTİNAF KARARININ ÖZETİ
Dairemizce 03/07/2020 Tarih, 2020/467 Esas, 2020/782 Sayılı kararı ile, 20/02/2020 tarihli ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
BOZMA İLAMI
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 16/02/2022 Tarihli, 2020/6909 Esas, 2022/1163 Sayılı bozma ilamında, asıl davada verilen ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle Dairemizin esastan red kararının onanmasına, birleşen davaya yönelik olarak, birleşen davada istinaf aşamasında maktu harcın yatırıldığı gerekçesiyle birleşen davada verilen kararın esaslı incelenmesi bakımından bozulmasına karar verilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Birleşen davada verilen davanın açılmamış sayılmasına yönelik kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Birleşen dava, senede dayalı alacak istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355.madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizce bozma ilamına uyularak birleşen davada davacının istinaf itirazları incelenmiştir.
Birleşen dosyanın yapılan incelemesine göre, davacının dava dilekçesi ile birlikte adli yardım talebinde bulunduğu, mahkemece 07/01/2019 tarihli ara karar ile adli yardım talebinin reddine karar verildiği, karara itiraz edilmesi üzerine Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/02/2019 tarih, 219/82 Değişik İş Esas Karar sayılı kararı ile itirazın reddedildiği, 27/02/2019 tarihli duruşmada davacı vekilinin harcı yatırma imkanlarının olmadığını beyan ettiği, bunun üzerine mahkemece birleşen davanın HMK 150 ve Harçlar Kanunu 30.maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verildiği, 08/03/2019 tarihli dilekçe ile davacı vekilinin birleşen dosyanın yenilenmesini talep ettiği, mahkemece 18/03/2019 tarihli ara karar ile Harçlar Kanunu 30.maddesi uyarınca işlemden kaldırılan dosyanın tekrar işleme alınmasının eksik harcın yatırılmasına bağlı olduğu, eksik harcın ikmal edildiğine dair makbuzun sunulmadığı gerekçesiyle talebin reddedildiği, 24/04/2019 tarihli dilekçe ile asıl dava yönünden ilk kez, birleşen dava yönünden tekrar adli yardım talebinde bulunulduğu, 03/05/2019 tarihli ara karar ile adli yardım talebinin tekrar red edildiği, karara itiraz edilmesi üzerine Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/05/2019 Tarih, 2019/216 D.İş Esas Karar sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği, 18/06/2019 tarihli dilekçe ile tekrar adli yardım talep edildiği, 19/06/2019 tarihli duruşmada adli yardım talebinin tekrar edildiği, aynı celse mahkemece sözlü yargılama aşamasına geçilerek asıl davanın kabulüne, birleşen davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkeme gerekçesinde bu hususa yönelik olarak adli yardım talebinin reddine dair kararların itiraz üzerine kesin olarak red edilmesi ve yeni delil ve belge sunulmadan tekrar adli yardım talebinde bulunmasının yargılamayı uzatmaya yönelik olduğu takdir edilerek değerlendirilmediği açıklanmıştır.
Yukarıda açıklanan bilgi ve belgelere göre, davacının adli yardım taleplerinin mahkemece red edilmesi üzerine itiraz merci tarafından itirazların HMK 337/2 maddesi uyarınca kesin olarak red edildiği, karar duruşmasında yeni delil ve belge sunulmadan aynı gerekçelere dayalı tekrar edilen adli yardım talebinin yargılamayı uzatmaya matuf olduğu yönündeki mahkeme gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, adli yardım talebinin reddi kararından sonra davacının dava harçlarına yönelik harcı yatıramayacağı yönündeki beyanı üzerine dosyanın işlemden kaldırıldığı, harç yatırılmadığı için işlemden kaldırılan dosyanın ancak Harçlar Kanunu 30.maddesi uyarınca harcı yatırılarak yenilenebileceği, harçsız yenileneme yapılamayacağı, mahkemece yenileme talebinin reddi kararı ile süresinde harcın yatırılmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılması kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla Yargıtay tarafından asıl davaya yönelik kararın onanması, birleşen davaya yönelik bozma yapılması nedeniyle birleşen davayla ile ilgili HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Gerekçesi yazılacak kararda açıklanacağı üzere,
1-Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 19/06/2019 Tarih 2011/777 Esas, 2019/517 Karar sayılı birleşen davaya yönelik kararının HMK 356 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
3-a) Birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/926 Esas sayılı dosyada açılan davanın Harçlar Kanunu 30 ve HMK’nun 150.maddesine göre açılmamış sayılmasına,
b-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL başvurma harcı ile 80,70 TL karar ve ilam harcı toplam 161,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
c-Asıl davada davalı-birleşen davada davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran asıl davada davalı-birleşen davada davacı tarafından birleşen davaya yönelik yatırılan istinaf karar ve ilam harcının iadesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında bozma sonrası yasal olarak duruşma açıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

6-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nin 356 maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 20/12/2022 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”