Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/524 E. 2022/1462 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/524 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1462
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2022
ESAS-KARAR NO : 2021/637 E- 2022/35 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İstirdat
KARAR TARİHİ : 31/10/2022
YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, 22/12/2003 tarihli taraflar arasındaki ham petrol alım-satım anlaşması uyarınca İstanbul Ticaret Odası Tahkim Heyetinin yetkilendirildiğini, bu nedenle açılacak davalarda dava şartı olarak arabulucuya başvurma zorunluluğu bulunmadığını, ancak dava konusu uyuşmazlığın esasının anayasaya aykırılık itirazı içermesi nedeniyle konunun tahkim usulü ile çözülmesinin de mümkün olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesinde fiyat düzenlenirken Petrol Piyasası Kanunun 10. maddesine atıf yapıldığını ve kanundaki değişikliklerin sözleşmeye aynen yansıtılacağının belirtildiğini, bunun kanundan kaynaklı bir zorunluluk olarak sözleşmeye eklendiğini, ancak kanunda değişiklik yapıldığını, fiyat hesaplanmasına yönelik sözleşmedeki menfaat dengesinin temelden sarsıldığını, özelleştirme yapıldığında şirketi satın alanların uygulanmakta olan yerli ham petrol sözleşmelerini o günün koşullarında kabul ettiklerini, ancak son dönemde yapılan değişikliklerin özelleştirmede var olan şartları esaslı biçimde değiştirdiğini ve hukukun öngörülebilirlik ilkesini ciddi biçimde zedelediğini belirterek, kanun değişikliğinin Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle Anayasa Mahkemesine başvurularak ilgili maddelerin iptalinin istenilmesine ve kanun değişikliği nedeniyle fazladan ödemek zorunda kaldıkları şimdilik 10.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan tedarik anlaşmasında, anlaşmadan kaynaklanan her türle hak ve talebi ve ihtilafın tahkim yolu ile çözüleceğinin belirtildiğini, anlaşmada tahkim şartı bulunmasına rağmen asliye ticaret mahkemesinde dava açılmasının hukuka aykırı olduğunu, anayasaya aykırılık iddiasının mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece sözleşmede ön görülen tahkim şartı sözleşmenin tarafları açısından bağlayıcı olduğu dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen ilk karar davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 22. Hukuk Dairesinin 14.10.2021 tarih, 2021/589 Esas, 2021/1588 Karar sayılı ilamı ile HMK’nin 114.maddesinde dava şartlarının sayıldığı, tahkim şartının dava şartı olmadığı, HMK’nin 116.maddesinde ilk itiraz olduğu, HMK’nin 117.maddesi uyarınca, ilk itirazların hepsinin cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorunda olduğu, ilk itirazların, dava şartlarından sonra inceleneceği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 11. maddesinde bir tahkim yolunun kararlaştırıldığı, Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğince hem tahkim şartının açık ve kesin olma özelliğinin bulunması hem de HMK’nin 407 vd. maddelerinde düzenlenen hakem seçimi gibi tahkim koşullarına uygun olması nazara alındığında tahkim şartı bulunduğu, ne var ki tahkim şartı süresi içerisinde tahkim ilk itirazında bulunulması halinde mahkemece değerlendirilerek davanın usulden reddine karar verilmesinin söz konusu olacağı, mahkemece, davalı tarafa dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmesi, davalı tarafın davaya cevap vermesi halinde savunmaları da gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek kararın kaldırıldığı, mahkemece yeniden yapılan yargılamada davalı vekiline dava dilekçesinin tebliği sonrasında süresinde sunulan cevap dilekçesinde taraflar arasındaki 22.12.2003 tarihli sözleşmede tahkim şartının yer aldığı ilk itirazında bulunduğu, taraflar arasındaki 22.12.2003 tarihli sözleşmenin 11. maddesinde; “…Müzakere yolu ile çözülemeyen her türlü hak talebi veya ihtilaf bu anlaşmanın varlığı geçerliliği veya feshiyle ilgili her türlü sorun dahil olmak üzere bu anlaşma ile bağlantılı olan veya bu anlaşmadan kaynaklanan her türlü ihtilaf İstanbul Ticaret Odası Tahkim Kuruluna götürülecek ve bu Tahkim Kurulunun kararları çerçevesinde nihai olarak tahkim yolu ile çözümlenecek olup, bu kurallarında bu madde 11.1’e atıfta bulunularak bu anlaşmanın bir parçası olduğu addedilmektedir…” şeklinde tahkim şartının bulunduğu anlaşıldığından mahkemece davanın tahkim ilk itirazı nedeniyle usulden reddi gerektiği belirtilerek davalı vekilinin tahkim ilk itirazının kabulü ile davanın HMK 413, HMK 116/1-b maddeleri gereğince usulden REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili; Mahkemece yeniden yargılama yapılarak usul ve yasaya aykırı Ankara13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21.01.2022 tarih, 2021/637 E., 2022/35 K. sayılı kararının istinaf incelemesin neticesinde kaldırılmasına ve talebimiz doğrultusunda Anayasaya aykırılık iddiamızın ciddi bulunarak dosyanın Anayasa Mahkemesine tevdi edilmesine, davalıya dava konusu fatura karşılığında ödenmiş olan tutarın şimdilik 10.000,0 TL’sinin ödeme tarihinden itibaren TCMB avans oranı kullanılarak hesaplanacak faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Tahkim şartının değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava, fazla ödeme iddiası nedeniyle faturaya dayalı istirdat istemine ilişkindir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle taraflar arasında düzenlenen 22.12.2013 tarihli Yerli Ham Petrol Tedarik Anlaşmasının 11.maddesinde tahkim şartı bulunmasına, Dairece ilk kararın kaldırılması kapsamında yapılan inceleme sonrasında mahkemece davanın tahkim ilk itirazı nedeniyle usulden reddine karar verilmiş olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar ve ilam harcın peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairece yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 31/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”