Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/443 E. 2022/1019 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/443 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1019

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2022
ESAS-KARAR NO : 2014/1392 E 2022/44 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 06/07/2022
YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 02.12.2009 tarihinde 5 yıl süre ile akaryakıt bayilik sözleşmesi imzaladığını, ayrıca sözleşme akabinde davalı şirketin müvekkili şirketin bayii sıfatıyla ürün satım hakkını haiz olduğu için yıllık satış taahhüdü verdiğini, diğer davalıların ise sözleşme ekinde imzaladığı kefaletname ile davalı şirket lehine kefil olduğunu, davalı şirketin söz konusu bayilik sözleşmesi ve eki niteliğindeki taahhütname gereği “Yıllık 800.000 m3 (672 ton) beyaz ürün satın alma taahhüdünde bulunduğu ve eksik sattığı beher ton için ödeme tarihindeki TCMB Döviz Satış Kuru üzerinden olmak üzere, beyaz ürünler için 50.00 $ karşılığı Türk Lirası müvekkili şirketin uğradığı kar kaybını ödemeyi” kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, sözleşme kapsamında müvekkilinin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirerek davalı yanın istasyonun tadilatı ve ariyet sözleşmesine istinaden yediemin sıfatı ile teslim edilen kurumsal kimlik için 23.550,00 $ + KDV, demirbaş için ise 99.249 $ + KDV masraf yapıldığını, davalının sözleşmeden doğan yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmeyerek davalının müvekkili şirketten ilk yıl 539,10 ton, ikinci yıl- 377,77 ton, üçüncü yıl 318,91 ton, dördüncü yıl 311,73 ton, sözleşmenin son yılında ise 252,16 ton beyaz ürün alımında bulunduğunu, toplam 3.360 ton alım yapması gerekirken taahhüdünden 1560,33 ton eksik ürün aldığını, davacının 78.016,50 USD kar kaybına uğradığını, müvekkili tarafından ihtarnameler ile davalı şirkete taahhütnamede belirtilen miktarda satışın gerçekleşmediğini, taahhütlere uyulması gerektiği aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının bildirildiğini, davalı tarafından taahhütnamenin 1 inci maddesinde bayilik sözleşmesinin ihlal edilmesi veya davacı haricinde başka bir kaynaktan akaryakıt ikmali yapıldığının tespiti halinde 50.000 USD cezai şart ödenmesinin taahhüt edildiğini, benzer şekilde taahhütnamenin 3 üncü maddesinde ise sözleşmenin devamı davacının kusurundan kaynaklanmayan sebeplerle çok zor veya imkansız hale gelirse davacı tarafından 100.000 USD cezai şart ödeneceğinin kayıt altına alındığını, taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme ve eklerinin sözleşme serbestisi içinde imzalandığını ve sözleşmeye bağlılık ilkesi gereğince tarafların sözleşmeden doğan edimleri yerine getirmesi gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin her türlü yasal hakları saklı kalmak, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla olmak üzere bayilik sözleşmesi ve satış taahhüdüne istinaden kar mahrumiyetinden kaynaklı zararın şimdilik 10.000 TL’sinin davalılardan kefalet limitleri gözetilerek müştereken ve müteselsilen 16.09.2014 tarihli ihtarnamenin tebliğinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalılar vekili; davalı şirketin davacıya duyduğu güven sebebiyle ve beş yıl boyunca cezai şart talebinde bulunmaması sebebiyle davalının taahhütten düşük satışları zımmen kabul edildiğini, bildirerek davanın reddine, karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda: Taraflar arasında 02.12.2009 tarihli Bayilik Sözleşmesi bulunduğu, 02.12.2009 tarihli taahhütname ile davalı … yılda asgari 800 metreküp beyaz ürün (benzin ve motorin) almayı, bu miktarın akaryakıt istasyonunun fiili satışları dışındaki toplu satışları da kapsaması nedeniyle akaryakıt istasyonunun bu taahhüt miktarları kadar satış yapmadığı itirazında bulunmamayı, bu tahhütlerin altında kalmaları halinde şirkete behere eksik ton başına ödeme tarihindeli TCMB Döviz Satış Kuru üzerinden olmak üzere beyaz ürünler için 50 USD karşılığı TL kar mahrumiyeti ödemesini taahhüt ettiği, diğer davalı gerçek kişilerinde 02.12.2009 kefaletname ile borçlanmış olduğu ve borçlanacağı miktarın 250.000 TL’ye kadar olan kısmını müteselsil kefil ve müşterek müteselsil sıfatı ile taahhüt ve tekeffül ettikleri, davalı şirketin 02/12/2012-02/12/2013 tarihleri arası alınması gereken 672 ton (800M3),yerine 602,12 ton (760,21m3) ürün aldığı, eksik alınan ürünün 69,88 ton olduğu, “02/12/2013-02/12/2014 tarihleri arası alınması gereken 672 ton (800M3) olup ,alınan ürünün 237,063 ton (287,134m3) olduğu ,eksik alınan ürünün 434,937 ton olduğu ,davacı tarafça davalının Ankara 53.noterliğinin 20.02.2013 tarih ve … yevmiye numaralı ve 53.Noterliğinin 16.09.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameleri ile temerrüde düşürülmüş olması nedeniyle davacının 2 dönem için eksik alınan toplam 434,937 ton karşılığı 434,937×50 =25.240.85 USD kar mahrumiyeti karşılığı (25.240.85x 2,2813 ) 57.581,95 TL ye davacının hak kazandığı davalı tarafın 53.Noterliğinin 16.09.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile tanınan 7 günlük süre nedeniyle 01/10/2014 tarihinde temerrüde düşürüldüğü gerekçesiyle davanın kabulüne 57.581,95 TL nin temerrüt tarihi olan 01/10/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalılar vekili; asgari alım taahhüdünün yerine getirilmemesi nedeniyle davacının cezai şart alacağının doğmadığını, mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinin yanlış değerlendirildiğini bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; asgari alım taahhüdüne uyulmadığı iddiasıyla cezai şart alacağına ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; akaryakıt bayilik sözleşmesinde (sözleşme eki asgari alım taahhüdünde) öngörülen yıllık asgari ürün alımı taahhüdüne aykırı davranıldığı iddiasına dayalı cezai şart alacağından kaynaklanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, akaryakıt bayilik sözleşmesinde (sözleşme eki asgari alım taahhüdünde) öngörülen yıllık asgari ürün alımı taahhüdüne aykırı davranıldığı iddiasına dayalı cezai şart alacağından kaynaklanmaktadır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 06/07/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”