Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/282 E. 2022/734 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

.

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
.
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/12/2021 (ara karar tarihi)
ESAS NO :…
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 30/05/2022
YAZILDIĞI TARİH : 20/06/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir-haciz isteyen vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı ile araç satış sözleşmesi düzenlendiğini, dava dışı şirkete sattığı, davalıdan satın aldığı aracın change araç olması nedeniyle, ayıplı araç satışı nedeniyle, satın alan şirket tarafından dava açıldığı, davayı kabul etmek zorunda kaldığı, satılanın zabtından kaynaklanan haklarını kullanması ve davalının gerek sözleşmesel sorumluluktan gerekse haksız fiili nedeniyle ortaya çıkan zararın istenmesi gerektiği, müvekkili şirketin, aleyhine tesis edilen Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/435 E. 2021/645 K. sayılı kararının tarihi olan 09.09.2021 tarihinden itibaren (zararın ortaya çıktığı tarih) işlemiş faizleri ile birlikte 391.117,61 TL’nin tahsili için Ankara 16.İcra Müdürlüğünün 2021/12257 sayılı icra dosyası ile takibe girişilmiş ise de davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durduğunu belirterek açılan itirazın iptali davasında dava dilekçesinde davalının kötü niyetli itirazı uyarınca takibin durmasına sebep olduğunu, akabinde de mallarını kaçırma, alacağın tahsil imkânını ortadan kaldırmak için hileli girişimlerde bulunacağının kuvvetle muhtemel olduğunu belirterek, davalının üzerine kayıtlı tüm mal, hak ve alacaklara ihtiyati haciz, mümkün olmazsa dava sonuçlanıncaya kadar davalı adına kayıtlı mal ve haklar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, ihtiyati hacze ilişkin hususlar 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 257 ve devam eden maddelerde düzenlenmiş olmakla kanuni düzenleme uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için vadesi gelmiş bir para borcunun rehinle temin edilmemiş bulunması, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ise yalnızca borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmaması ya da borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçması yahut kaçmaya hazırlanması veya bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunması şartlarının mevcut olması gerektiği, dava dilekçesi ve eklerinin incelenmesinde, vadesi gelmiş bir borcun söz konusu olup olmadığının yargılama neticesinde anlaşılabileceği, borçlunun mal kaçırması yahut bu suretle hareket etmesine dair somut herhangi bir delil bulunmaması hususları gözetilmek suretiyle davacının ihtiyati haciz talebinin şartlarının oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine; davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi yönünden talebe konu uyuşmazlığın, taraf delilleri toplanmak suretiyle yapılacak yargılama neticesinde değerlendirilebileceğinden yargılamaya muhtaç bulunmakla mevcut dosya kapsamı uyarınca yasada aranan yaklaşık ispat koşulu bu aşamada yerine getirilmediği, ayrıca tedbir talep edilen davalıya kayıtlı mal ve haklar uyuşmazlık konusu olmayıp ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olduğundan ve alacağın tahsilinin sağlanmasına yönelik tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesi ile davacının ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili; İddialarını tekrarlayarak davalının ‘sorumluluğu kabul etmeme ve borcu ödememeye yönelik tutumu’ nedeniyle mal kaçırma ihtimaline binaen ivedi olarak teminat altına alınmamış olan 391.117,61 TL alacağı için, yerel mahkemenin yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesi ile verdiği ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebimizin reddi kararının yerinde olmadığı bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
İhtiyati haciz ve tedbir koşullarının değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından ihtiyati haciz ve tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar ve ilam harcın peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.f maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 30/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

………”