Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1894 E. 2023/675 K. 08.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1894 – 2023/675

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/1894 (KABUL DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2023/675 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ )

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/09/2022
ESAS NO : 2021/574 E 2022/609 K

ASIL DAVADA :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVA : Alacak
KARAR TARİHİ : 08/05/2023
YAZILDIĞI TARİH : 08/06/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı … vekili ile davalı … A.Ş. vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili asıl davada, müvekkilinin kendi üyelerinin elektrik dağıtımından faydalanmaları ve kooperatif bünyesinde faaliyet gösterebilmeleri için elektrik dağıtım işlemi yapmaya başladığını, yürürlüğe giren kanun ve yönetmeliklerle, ilgili şirketlere branşman hattı, müştemilat, dağıtım tesisleri ve tapuların iz bedel ile devrinin zaruri olduğu hususlarının getirildiğini, müvekkili kooperatifçe alınan olağanüstü genel kurul kararı ile taşınmazların davalı …’a iz bedel (1 YTL) ile devredildiğini, branşman hattı, müştemilat, dağıtım tesisi ve tapuların iz bedel ile devrinin müvekkiline kanun ve yönetmeliklerle dayatılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, yapılan bu dayatma ile müvekkilinin zarar etmesine kendisinin ise bedelsiz aldığı taşınmazlar kapsamında kar edinmek suretiyle zenginleşmesine neden olduğunu, ayrıca davalılardan …’ın, müvekkilinden iz bedel (1 YTL) ile aldığı şebeke sistemi ve tapulara ilişkin kullanım hakkını bedel karşılığı başka bir kuruma verdiğini, müvekkilince yapılan devir işleminden sonra çıkan bir yönetmelikle devir işleminin bedel karşılığı yapılacağı hususunun hakkaniyet gereği getirildiğini, müvekkilinin ilgili yerleri devri döneminde yapılan emsal hesaplama ile davalı kurumdan 3.043.970,58 TL alacağının olduğunu belirterek iz bedel karşılığı devredilen branşman hattı, müştemilat, dağıtım tesisi ve tapu bedeli olan fazlaya ilişkin haklarI saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL’nin devir tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen davada davacı kooperatifin elektrik enerjisi dağıtmak konusunda gerekli izinleri aldığını, buna rağmen davalıların buna izin vermediğini, bundan dolayı davacının zarara uğradığını, daha önce bu konuda açılan Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/686 Esas sayılı dosyasında davanın lehlerine sonuçlandığını belirterek o davadan kalan o davadaki bilirkişi raporuna göre ek olarak alacak talebinde bulunmuştur.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … A.Ş. vekili asıl davada, açılan davanın elektrik dağıtımı ile ilgili bir konu olduğunu, alacak davası olmadığını, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun ortak kullanım haline gelen elektrik dağıtım tesislerinin elektrik dağıtım şirketlerince devralınmasına dair usul ve esaslar hakkındaki kurul kararının da yine elektrik dağıtım şirketi ile alakalı bir işlem olduğunu, şirketlerinin elektrik dağıtım şirketi olmadığını, elektrik enerjisinin toptan ve perakende satışını yapan bir şirket olduklarını, husumet itirarazında bulunduklarını ve bu davanın … A.Ş. aleyhine açılması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı vekili … vekili birleşen davada, görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, asliye hukuk mahkemesinde verilen raporun yanlış olduğunu, kusurunun olmadığını, müvekkiline karşı husumet yöneltilemeyeceğini, davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımı geçtikten sonra açıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili asıl davada, davacı kooperatifin iz bedel ile aldığı şebeke sistemi ve tapulara ilişkin kullanım hakkını bedel karşılığı başka bir kuruma verdiğine dair ifadenin doğru olmadığını, anılan tesislerin mülkiyetinin halen kendilerine ait olduğunu, sadece işletme hakkı bedelinin bir süre için özel sektöre bırakıldığını, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın tasarrufunda işletme hakkı devir sözleşmeleri ile özel sektöre fiili devirler gerçekleşmediğini ve kooperatife ait elektrik tesislerinin mülkiyetinin 14.03.2010 tarihinde onaylanarak işletme bakım karşılığında …’a devredildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili birleşen davada, görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, asliye hukuk mahkemesinde verilen raporun yanlış olduğunu, kusurunun olmadığını, müvekkiline karşı husumet yöneltilemeyeceğini, davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımı geçtikten sonra açıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, EPK ve Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği uyarınca … genel müdürlüğü adına … ile davacı kooperatif arasında yapılan devir protokolü gereğince devredilen elektrik tesislerinin iz bedel karşılığı teslimi sonrasında EPDK’nın 2012 tarihli devir usul ve esaslarına dair kararı gereğince devrin anlaşmaya bağlı olarak bedel karşılığı yapılacağına dair düzenlemesinin daha önce yapılan iz bedelli devirler hakkında uygulanması gerektiği, davacının mevzuat gereği zorunlu olarak verdiği devir kararının davacının serbest iradesine dayalı olmaması nedeniyle yeni duruma göre bedel talebinde bulunabileceği, kooperatifin bu devri yapmak zorunda olduğu, bu nedenle davacı kooperatifin zorunlu olarak devrettiği tesislerin asıl davanın dava tarihi itibariyle belirlenecek bedeli talep edebileceği, ayrıca taraflar arasındaki protokole göre davalıların birlikte bu bedelden sorumlu oldukları belirtilerek asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı … vekili tarafından;
Devir protokolü ile müvekkilinin bir ilgisinin bulunmadığı, davacı ile diğer davalı arasında devir protokolünün imzalandığı, protokol kapsamında müvekkilinin sorumluluğu bulunmamasına karşın protokolün mevzuata uygun olduğu, somut olayda kanunun geriye yürümezliği ilkesi ile bağdaşmayan bir karar verildiği, ek davanın arabulucuk dava şartının sonradan tamamlanması nedeniyle usulden reddi gerektiği, davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, davacının 26/10/2010 tarihli olağanüstü genel kurul kararı ile iz bedel üzerinden devir yapıldığından davacının hak talebinde bulunamayacağı,
İstinaf eden- davalı… A.Ş. vekili tarafından;
Mahkemece müvekkiline karşı açılan davanın husumetten reddi gerektiği, mahkemece HMK’nın 124. maddesi gereğince yaptığı taraf değişikliğinin yerinde olmadığı, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, somut olayda gabinin koşullarının oluşmadığı, mülkiyet hakkının ihlalinin söz konusu olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının yerinde olmadığı, hükmedilen faizin ise ticari faiz olmasında isabet bulunmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki elektrik şebekesi sistemi kapsamında inşaa edilen trafo tesisinin davalı şirketler tarafından devralınması nedeni ile devralmanın bedelsiz olup olmadığı, davacı kooperatif tarafından devre rıza gösterilmesi ve aradan geçen zaman nedeni ile davanın alacağını talep etme hakkının bulunup bulunmadığı, devir nedeni ile ödenmesi gereken bir bedel olması durumunda emsal hesaplamanın ne şekilde olması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl ve birleşen dava, taraflar arasındaki elektrik şebekesi sistemi kapsamında inşaa edilen trafo tesisinin davalı şirketler tarafından devralınması nedeni ile açılan alacak davasıdır.
Asıl dava 07/05/2015 tarihinde açılmış olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan bahisle Dairemizce, 19/03/2020 tarihinde kaldırılmıştır. Kaldırma kararı öncesinde davacı yanca Asliye Hukuk Mahkemesinde 13/03/2020 tarihinde ek dava açılmış olup, 14/10/2020 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiştir. Dosyanın Eskişehir Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılamasında 23/12/2020 tarihinde yeniden görev yönünden usulden red kararı verilmiş olup, anılan karar Dairemizin 30/07/2021 tarihli kararı ile görev yönünden kaldırılmıştır. Bu sırada davacı yanca 01/07/2021 tarihinde ek dava yönünden arabuluculuk süreci başlatılmış olup 14/07/2021 tarihinde anlaşamama tutanağı düzenlenmiş olduğundan ek davanın arabuluculuk dava şartı yönünden reddi gerektiğine ilişkin istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Her ne kadar davalılarca husumet itirazında bulunulmuş ise de işletme hakkı devir sözleşmesi gereğince sorumluluk hususunun davacıya karşı ileri sürülemeyeceği taraflar arasındaki iç ilişkide değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından davalıların husumet itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında bilirkişi …’dan alınan raporda; … tarafından yaptırılan Alçak Gerilim Elektrik Tesisi Geçici Kabulünün 26.01.2010 tarihinde yapıldığı, 13 Adet bina tipi trafo tesisinin geçici kabulünün 17.03.2010 tarihinde yapıldığı, 26.10.2009’da olağanüstü genel kurul kararı ile iz bedel üzerinden …’a devir kararının alındığı, 24.03.2010 tarihinde tip devir protokolüyle iz bedel ile …’a devrinin yapıldığı, … Kooperatifine ait elektrik tesisleri bedelinin 2010 yılı … birim fiyatları ile malzeme, işçilik ve yıpranma yapı dahil, KDV hariç toplam 2.127.790, 76 TL olduğu belirtilmiştir.
Davalılar … Genel Müdürlüğü vekili ve … vekilinin yapılan bilirkişi incelemesine itirazı üzerine bilirkişi …, … ve … dan heyet olarak alınan ek raporda; Yukarıda belirtilen raporda 2010 yılı … birim fiyatları ile malzeme işçilik ve yıpranma payı dahil KDV hariç 2.127.790,76 TL olduğu kanatine varıldığı, bu bedel içerisinde trafo, arsa bedelleri ve trafo binası bedellerinin dahil olmadığı, 2015 yılında yeniden yapılan hesaplamada tüm bedeller dahil tutarın 5.853.717,76TL olduğu belirtilmiştir.
Dairemizin kaldırma kararları sonrasında asıl ve ek dava birleştirilmiş, mahkemece yeniden bir heyet oluşturulmak suretiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişiler …’den oluşan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 26/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; asıl ve birleşen davanın kabulü halinde branşman hattı ve müştemilat ile parsel ve trafo binalarının toplam değerlerinin devrin yapıldığı 2010 yılında değerinin 4.208.330,04 TL ve 01.04.2015 dava tarihi itibariyle değerinin 4.395.759,80 TL olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Tarafların itirazı üzerine hazırlanan 01/07/2022 tarihli ek raporunda özetle; raporda hesaplama hatası bulunduğu ve bu hatanın düzeltilmesi sonucunda asıl ve birleşen davanın kabulü halinde branşman hattı ve müştemilat ile parsel ve trafo binalarının toplam değerlerinin devrin yapıldığı 2010 yılında değerinin 4.209.028,13 TL ve 01.04.2015 dava tarihi itibariyle değerinin 5.470.651,78 TL olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Mahkemece bilirkişi heyetinin dava tarihi itibariyle değerinin 5.470.651,78 TL olduğu yönündeki ek raporuna dosyadaki deliller ile uyumlu, yeterli gerekçeye sahip ve denetime elverişli olması nedeniyle itibar edilerek asıl ve birleşen dava hakkında hüküm tesis edilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle istinaf edenin sıfatına göre davalı vekillerinin sair istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Dairemizin 27/09/2021 tarih 2021/656 E. 2021/1451 K. sayılı kararında alternatifli olarak hazırlanan bilirkişi raporunda alternatiflerden hükme esas alınan ve benimsenen görüşün neden benimsendiği diğer görüşün ise benimsenmeme sebebinin karar yerinde tartışılmadığı ifade edilmiş olup, mahkemece dava tarihindeki hesaplama esas alınmakla birlikte karar yerinde bu görüşün üstün tutulma sebebi yine tartışılmamıştır.
18/01/2012 tarihli EPDK kararının 5.maddesinde “…devre ilişkin işlemlerin tamamlanması halinde devir bedeli tarife yılı içerisinde defaten ödenir” hükmü bulunmakta olup, mahkemece dava devrin yapıldığı 2010 yılı tarifesi esas alınarak yapılan hesaplama uyarınca davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken dava tarihi itibariyle yapılan hesaplamaya itibar edilmesi doğru değildir.
Açıklanan bu nedenlerle davalı vekillerinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1.b.2.maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekillerinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
2-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 07/09/2022 tarih 2021/574 Esas 2022/609 Karar sayılı kararın HMK 353/1-b-2.maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN
a-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
4.199.028,13TL devir bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine, kabul dışı kalan talebin reddine,
b-Alınması gereken 286.835,61-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 99.796,10-TL’nin mahsubu ile bakiye 187.039,51-TL harcın davalılardan alınarak Hazineye İrad Kaydına,
c-Davacı tarafça yatırılan 99.796,10-TL peşin harç ile 54,40-TL başvuru harcı toplamı 99.850,50-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
ç-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan tebligat ve yazışma gideri olan 100,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranı dikkate alınarak 80,00 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
d-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan tebligat ve yazışma gideri olan 100,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranı dikkate alınarak 20,00 TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, bakiye kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 271.980,56-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
f-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1-2.maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 179.583,17-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
g-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
B-BİRLEŞEN ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/974 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN
a-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
10.000,00-TL devir bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine, kabul dışı kalan talebin reddine,
b-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 683,10-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78-TL’nin mahsubu ile bakiye 512,32-TL harcın davalılardan alınarak Hazineye İrad Kaydına,
c-Davacı tarafça yatırılan 170,78-TL peşin harç ile 27,20-TL başvuru harcı toplamı 197,98-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
ç-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan tebligat ve yazışma gideri olan 6.976,50-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
d-Davalılar tarafından yargılama sırasında yapılan yargılama giderinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
f-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davalılar tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harçlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili davalılara iadesine,
5-İstinaf aşamasında davalı… A.Ş. tarafından yapılan 308,40TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak ilgili davalıya verilmesine,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1.maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 08/05/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”