Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1878 E. 2022/1880 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1878 – 2022/1880

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/1878 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1880
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/07/2022 (ara karar tarihi)
ESAS NO : 2022/366 E

İHTİYATİ TEDBİRE
İTİRAZ EDEN DAVALI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF DAVACI
VEKİLİ :
TALEP : İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
YAZILDIĞI TARİH :13/01/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davalı vekili 03.06.202 tarihli tedbire itiraz dilekçesinde; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, menfi tespit davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu belirterek görevsilik kararı verilmesini, zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmadan iş bu dava ikame edildiğinden davanın usulden reddi gerektiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığından yetkisizlik kararı verilmesini, davacının iddia ettiği hususları ispatlayıcı somut deliller sunmadan ve ihtimaller üzerine huzurdaki mesnetsiz davayı ikame ettiğini, mahkemenin somut bir delil olmadan dosya üzerinden ihtiyati tedbir kararı verdiğini, dava dilekçesinde mahkememize yanıltıcı bilgi verildiğini, dilekçe ekinde sundukları 29.11.2021 tarihli Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı Güvenlik Bilimleri … tarafından hazırlanan uzman mütalaası incelendiğinde; davaya konu senetteki imzanın davacının eli ürünü olduğu hususunun sabit olduğunu, bu hususa davacı yanca dava dilekçesinde yer verilmeden eksik beyanda bulunulduğunu, Ankara 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/231 Esas sayılı dosyasında 26.05.2022 tarihli duruşmada takibin devamına şeklinde karar verildiğini, dava dilekçesinde “imza müvekkilin elinden çıksa dahi imzanın istem ve irade dışında atıldığı” şeklinde çelişkili beyanlarda bulunulduğunu, senetteki imzanın davacı tarafça iddia olunan istem ve irade dışında nasıl atıldığının somut olmadığını, davacı yanca müvekkili aleyhine “zorla senet” imzalatıldığı yönünde bir savcılık veyahut kolluk şikayeti olup olmadığı belirtilmediğini, müvekkili aleyhine davacı tarafından bir suç duyurusu bulunmadığını, borç ikrarını içeren davaya konu bir senet bulunmasına rağmen senede karşı senetle ispat kuralı çerçevesinde ispat yükünün davacı/borçluda olduğu da göz önüne alındığında bu yönde somut bir delil olmadan huzurda ki davanın kötü niyetli olarak ikame edildiğini, İİK’nun, 68, 68a, 68b maddelerinde belirtilen nitelikte belgelerden birisine dayanılmadan iş bu davanın ikame edildiğini bu nedenle verilen ihtiyati tedbir kararının müvekkilini açıkça zarar uğrattığını, davaya konu senetteki imzanın davacıya ait olduğu ortada iken, davacı yanca bunun aksini ispat edecek bir delil sunulmadan mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu belirterek mahkemenin 2022/366 esas sayılı dosyasında 01.06.2022 tarihli ara kararları ile verilen ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili itiraza cevap dilekçesinde, davalı tarafın görev ve yetki itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, menfi tespit davalarında arabuluculuk dava şartı bulunmadığını, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2022/120834 soruşturma numaralı dosyasında, imzası müvekkile ait olmayan ve şüpheli … tarafından düzenlenen sahte bonoya ilişkin olarak 31/05/2022 tarihinde suç duyurusunda bulunulduğunu,Ankara 7. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2022/231 E. Sayılı dosyasında tedbir talebinin reddedilmesi üzerine müvekkilinin tüm mallarına haciz uygulandığını, davalı cebri icra yolu ile tahsilat yaptığı takdirde, icranın iadesi yoluyla sonuç elde edemeyeceklerinin aşikar olduğunu, davalı tarafından dosyaya sunulan raporda; senet fotokopisi üzerinde inceleme yapıldığını, ihtiyati tedbir kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması halinde, müvekkilinin borçlusu olmadığı, imzasının taklit edildiği veya çerçeve metodu kullanılarak farkında olmadan imza attığı bir senedin icraya konulması tehdidi ile karşı karşıya kalacağını belirterek tedbir kararlarına itirazların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, 01.06.2022 tarihli ara kararları ile; “davacı tarafın tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık ölçüde ispat ettiği anlaşıldığından; asıl davada, ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, dava konusu 03.03.2021 düzenleme tarihli, 15.10.2021 vade tarihli, borçlusu …, alacaklısı … olan 10.000.000 TL tutarındaki senedin henüz icra takibine konu edilmemiş 8.500.000 TL’lik kısmının davalı … tarafından icra takibine konu edilmesi halinde İİK.nun 72/3.maddesi uyarınca 8.500.000,00 TL’nin %15 oranında teminat karşılığında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin dava sonuna kadar durdurulmasına; birleşen davada, ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2022/3022 sayılı dosyasında davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibinde icra veznesine yatırılan-yatırılacak paranın takipte talep edilen tutarın %15’i oranında teminat karşılığında dava sonuna kadar takip alacaklısına ödenmemesi için İİK.nun 72/3.maddesi uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına” karar verildiği;
Dosya kapsamına, sunulan delillere göre, davalı tarafın görev, yetki ve arabuluculuk başvurusu yapılmadığına ilişkin usuli itirazlarının yerinde olmadığı, davacı tarafın tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık ölçüde ispat ettiği, Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararları usul ve yasaya uygun olduğundan ihtiyati tedbire itirazın REDDİNE, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından; Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 07.07.2022 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması koşullarının oluştuğu bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Tedbire itirazın değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Talep, ihtiyati tedbire itiraza ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davacı vekili asıl dava ile; öncelikle teminatsız şekilde, bunun kabul görmemesi halinde %15 teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini, senet üzerinde imza sahteciliği ve senet sahteciliği açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasını, yapılacak yargılama neticesinde borçlusunun müvekkili olarak gözüktüğü 03.03.2021 düzenleme tarihli 10.000.000TL tutarındaki bonodan ve bu suretle icra takibine konu edilmiş 1.500.000 TL’lik kısmından ötürü müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş;
Birleşen davada ise; borçlusunun müvekkili olarak gözüktüğü 03.03.2021 düzenleme tarihli 10.000.000 TL tutarındaki bonodan ve bu suretle henüz icra takibine konu edilmemiş 8.500.000 TL’lik kısmından ötürü müvekkilin borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
Mahkemece asıl davada 01.06.2022 tarihli ara karar ile; asıl davada, ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, dava konusu 03.03.2021 düzenleme tarihli,15.10.2021 vade tarihli, borçlusu …, alacaklısı … olan 10.000.000 TL tutarındaki senedin henüz icra takibine konu edilmemiş 8.500.000 TL’lik kısmının davalı … tarafından icra takibine konu edilmesi halinde İİK.nun 72/3.maddesi uyarınca 8.500.000 TL’nin %15 oranında teminat karşılığında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına;
Yine birleşen davada 01.06.2022 tarihli ara karar ile; Dosya kapsamına, sunulan delillere göre; davacı tarafın tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık ölçüde ispat ettiği anlaşıldığından; birleşen davada ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2022/3022 sayılı dosyasında davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibinde icra veznesine yatırılan-yatırılacak paranın takipte talep edilen tutarın %15’i oranında teminat karşılığında dava sonuna kadar takip alacaklısına ödenmemesi için İİK.nun 72/3.maddesi uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir.
Dava konusu 03.03.2021 düzenleme tarihli,15.10.2021 vade tarihli, borçlusu …, alacaklısı … olan 10.000.000TL tutarındaki senetle ilgili soruşturmaya konu olup olmadığı sorusu yönünden; Çorum Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/17547 soruşturma nolu dosyasından alınan grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişi 09.09.2022 tarihli raporunda; senetteki … adına atılan imzaların eli ürünü olduğu, senette çıkarma, ilave gibi değiştirme ve sahte olarak düzenlendiğini ortaya koyan bir tespitin bulunamadığı, tahrif edilmiş bir senet olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı bildirilmiştir.
07.07.2022 tarihli Erzurum Kriminal Polis Laboratuvarı raporunda; dava konusu senetteki imzaların borçlu imzasının tahrifen atıldığı, ilk bakışta anlaşılmayacak aldatma kabiliyetini haiz olduğu bildirilmiştir.
Davalı vekili, tedbir kararlarına itiraz etmiş, Mahkemece 07/07/2022 tarihli duruşmada itiraz incelemesi yapılmış, yerinde görülmediğinden tedbir kararlarına itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından tedbire itiraz eden-davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar ve ilam harcın peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.f maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 27/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”