Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1647 E. 2022/1834 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/1647 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1834

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/09/2022
ESAS-KARAR NO : 2022/503 E

İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ EDEN
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 23/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 10/01/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalılar … …u vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; davalı tarafından müvekkili aleyhine 25/05/2016 vade tarihli 950.000,00 TL bedeli bonoya dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, bono üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek menfi tespit talebinde bulunmuş, bununla birlikte icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece HMK 209. maddesi gereğince ihtiyati tedbir talebinin kabulüne icra takibinin dava sonuna kadar durdurulmasını istemiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalılar …, … vekili itiraz dilekçesinde, Ankara C. Başsavcılığı’nca davacı alacaklı …’in şikayeti üzerine yapılan kovuşturmada Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvar Müdürlüğünden alınan 17.03.2022 tarihli raporda, Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2016/11392 sayılı takip dosyasına ve davaya konu senetdeki keşideci imzasının …’e ait olduğu yönünde rapor verildiğini ve bilahare de kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini bildirerek 22/06/2016 tarihinde verilen “Ankara 14. İcra Dairesi’nin 2016/11392 E. Sayılı icra dosyasının durdurulmasına” ilişkin ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; dosya kapsamı, BAM kararı ve 20.07.2022 tarihli tensip ara kararları ile duruşmada dinlenen taraf vekilleri beyanları birlikte değerlendirildiğinde, soruşturma aşamasında alınan rapora dayalı verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kesinleşmediği, BAM kararından önce alınan bilirkişi raporunda imzanın …’e ait olmadığı yönünde görüş bildirildiği, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması yönünde ara kararı oluşturulduğu belirtilerek ihtiyati tedbirin kaldırılması yönündeki talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … ve … vekili, 22/07/2016 tarihinde “Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2016/11392 E. sayılı icra dosyasının durdurulmasına” ilişkin tedbir kararı verildiğini, alacaklıların 6 yılı aşkın süredir alacaklarına kavuşmak üzere hiçbir işlem gerçekleştiremediklerini, dava konusu iddialarla ilgili davacının davalı … ve bu şahıstan alacak temlik alan herkesi savcılığa şikayet ettiğini, savcılık dosyasında alınan kriminal raporunda senet üzerinde 2 adet imzanın olduğu ve alttaki imzanın …’e ait olduğunun tespit edildiğini, yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı verildiğini, karar henüz kesinleşmese dahi davacının imza itirazının resmi bir kurum uzmanlık raporuyla bertaraf edildiğini, davacının yaklaşık ispat koşulunu sağlayamadığını, alacaklıların yıllardır maddi zarara uğradıklarını, mahkeme kararında gerekçe gösterilen raporda senette iki imza olduğunun dahi tespit edilemediğini, bu rapora itibar edilmesinin yanlış olduğunu, kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğunu, karşı tarafın iradesinin sakatlanarak oluşturulduğuna yönelik iddialarının aynı kuvvette senet veya yazılı delille ispatlanamadığından asılsız ve gerçeklikten yoksun olduğunu, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların da tıpkı ceza yargılaması neticesinde verilen kararlar gibi taraf delilleri ile bağlı olmaksızın resen yapılan araştırma neticesinde edilen kanaate göre verilen kararlar olduğunu, kesinleşen maddi olguların hukuk yargılamasına etkisi bakımından aralarında bir farklılık bulunmadığını bildirerek ilk derece mahkemesince verilen ara kararın kaldırılmasını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılarak dava konusu Ankara 14. İcra Dairesi’nin 2016/11392 E. sayılı kambiyo senedine dayalı icra takibinin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; somut olayda ihtiyati tedbir koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Talep; ihtiyati tedbir koşullarının oluşup oluşmadığı istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle KYOK kararına itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesine, imzanın aidiyeti hususunun alınan raporlar arasında çelişki olmasına, imzanın aidiyetinin belirsiz olmasına göre ihtiyati tedbire itiraz eden davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.f maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 23/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye… e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır