Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1331 E. 2022/1648 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/1331 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1648

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2022 (ara karar tarihi)
ESAS NO : 2022/72 E

İHTİYATİ HACİZ TALEP
EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI KARŞI TARAF :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
YAZILDIĞI TARİH : 28/11/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
İhtiyati haciz isteyen vekili; müvekkili şirket ile davalı arasında alım-satım ilişkisi gerçekleştiğini ve davalının faturalar ve bu faturalar doğrultusunda müvekkili şirket tarafından tutulan cari hesaptan kaynaklanan para borcunun ödenmemesi üzerine müvekkili firma tarafından başlatılmış olan ilamsız icra takibine davalının haksız itirazda bulunduğunu, davalı borçlunun söz konusu icra takibine yönelik yetki itirazının hukuka aykırı olduğunu ve yersiz-kötüniyetli olduğunu, davalının müvekkili şirkete ödemediği fatura borcuna ilişkin hiçbir itirazda bulunmadığını, dava konusu fatura borcunu kabul ettiğini, takip konusu alacağın likit fatura alacağı olduğunu, söz konusu alacağa haksız şekilde itiraz eden borçlunun aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmediğini, davalı ile müvekkili şirket arasında yaşanan ticari süreçte davalı tarafından hiçbir zaman borca itiraz edilmemişken icra takibinin başlatılması ile takibin haksız olarak durdurulması amacıyla borca itiraz edilmesinin davalının mal kaçıracağı şüphesini oluşturduğundan davalının mal varlığı üzerinde ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini belirterek borçlunun borcuna ve masraflarına yeter miktarda taşınır taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı vekili tarafından cari hesaba ve faturaya dayalı olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş ise de; faturanın her zaman tek taraflı olarak düzenlenmesinin mümkün bulunduğu, faturanın alacağın varlığı, muaccel olduğu ve ödenmediği hususunda Mahkememizde yaklaşık bir kanaat oluşturmadığı, davacının iddiasının yargılamayı gerektirdiği, bununla birlikte borçlunun kaçtığı, mal kaçırdığı ya da mal varlığını gizlediği ve bu yönde hileli işlemlerde bulunduğu yönünde de bir delil bulunmadığı, bu nedenlerle İ.İ.K 257/1 maddesinde belirtilen ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin İİK ‘nun 257/1 maddesindeki şartlar oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin REDDİNE, karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından;
İhtiyati haciz koşullarının oluştuğunu bildirerek başvurmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
İhtiyati haciz koşullarının değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davacı yan satım ilişkisine dayalı olarak dayanağı cari hesap özeti ve faturalar olan takibe itiraz üzerine itirazın iptali istemli davada ihtiyati haciz istemiş; davalı yan ise faturaların anlaştıkları fiyattan değil daha yüksek fiyattan kesildiğini bunu kabul edemeyeceğini belirterek faturalara sözlü olarak itiraz ettiğini, bir kısım faturaların fazla düzenlendiğini, kaldı ki ayıplı mal bulunduğundan düşülmesi gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesine göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından ihtiyati haciz isteyen- davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar ve ilam harcın peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.f maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 28/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”