Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1274 E. 2022/1647 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/1274 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2022/1647
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2022
ESAS-KARAR NO : 2017/114 E- 2022/560 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : MİRASÇILARI

VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
YAZILDIĞI TARİH : 28/11/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı … vekili tarafından Ankara 24.İcra Müdürlüğünün 2000/2695 sayılı dosyası ile davacı aleyhine 25.04.2000 tarihli kambiyo senedine dayanılarak takip başlatıldığını, takibe konu senedin takipte borçlu olarak gözüken… ve müvekkili … tarafından kurulan …. Ltd. Şti.’nin işlerinin kurulumu ve yürütülmesi esnasında teminat senedi olarak verildiğini, o gün itibarıyla bonoların üzerine teminat senedi olduğunun yazılmaması nedeni ile 3. kişilere ciro edilerek tahsil yoluna gidildiğini, ayni şekilde… tarafından 3. kişilere ciro edilerek takibe geçilen bir çok dosya bulunduğunu, …’nun gerçek alacaklı olmayıp müvekkilini zor durumda bırakarak aslında borcu olmayan paraları tahsil etmek için iyi niyetli 3. kişi pozisyonuna geçecek kişilere ciro ettiğini,Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2000/2695 ( 2011/8769 yeni ) sayılı dosyasına davanın açıldığı tarihe kadar bir çok ödeme yapıldığını bildirerek davacının Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2000/2695 borçlu olmadığının tespiti ile bonoların iadesini, fazla ödeme tespit edilmesi halinde fazla ödenen kısmın müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, senedin teminat senedi olmadığı davanın reddi gerektiği bildirilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davacı vekilinin 23.06.2020 tarihli duruşmaya katılmayarak davayı takipsiz bıraktığı, davanın 16/09/2020 tarihinde yenilendiği ve akabinde 05/07/2022 tarihli celsede 2.kez takipsiz bırakıldığı anlaşılmakla HMK 320.maddesi 4. bendinde basit yargılama usulüne tabi davalarda “İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bırakılırsa dava açılmamış sayılır.”; yine HMK 150.maddesi 6.bendinde; “İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.” hükmü mevcut olup, davanın 23/06/2020 ve 05/07/2022 tarihlerinde 2 kez takipsiz bırakılmış olması nedeniyle HMK 150/6 ve 320/4.bendi maddeleri gereğince usulüne uygun çağrıldığı halde davacı vekilinin duruşmaya katılmadığı gibi mazeret de bildirmediği anlaşıldığından HMK150/1-6 maddeleri uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından; Hukuk Genel Kurulu kararında da görüleceği üzere, UYAP’tan öğrenme diye bir tebligat usulünun bulunmaması, verilen mazeret dilekçesinde de bu yönde UYAP’tan öğrenme talebinin dahi olmadığı gerçeği karşısında, bilgisi olmayan duruşmaya katılmadığı gerekçesi ile davanın açılmamış sayılması kararını yasa ve usule aykırı olması sebebi ile istinaf ettiğini bildirmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetli olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bono nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmişse de;
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olmakla 6100 sayılı HMK’nin 320.maddesinin değil, 150.maddesinin olayda uygulama yeri bulacağı açıktır.
6100 sayılı HMK’nin madde 150-” (1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
(2) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.
(3) Duruşma gününün belli edilmesi için tarafların başvurması gereken hâllerde gün tespit ettirilmemişse, son işlem tarihinden başlayarak bir ay geçmekle dosya işlemden kaldırılır.
(4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
(6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.
(7) Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır.”
Somut olaya bakıldığında davacı vekili 23.06.2020 tarihli celseye katılmadığı için dosya işlemden kaldırılmış, sonrasında yenilenmekle davaya devam edildiği; 10.05.2022 günlü celseye de mazeret dilekçesi verdiği, mahkemece mazeretinin kabulü ile duruşma gününü UYAP ortamından öğrenmesine, bu nedenle duruşmanın 05/07/2022 günü saat 11:55 bırakılmasına karar verildiği; 05/07/2022 günlü celsede de davacı vekilinin hazır olmadığı ve mazeret dilekçesi de vermediği, davalı tarafın da davayı takip etmeyeceğini bildirdiğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
Ne var ki, HMK 150.maddeye bakılığında dosya bir kez takipsiz bırakılıp işlemden kaldırıldıktan sonra ilk yenileme sonrasında ikinci kez takipsiz bırakılmış olmakla; 150/6.maddedeki koşullar oluşmamıştır. Zira dava, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı, aksi halde açılmamış sayılmasına karar verileceği belirtildiğinden eldeki davada ise yenilemeden sonra bir kez daha takipsiz bırakıldığından mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan mazereti kabul edilen davacı tarafın duruşmaya daveti de UYAP’tan öğrenmesine şeklinde bir tebligat usulü olmadığından usule uygun bir davetiye çıkartılmış da değildir.
Açıklanan nedenle HMK’nin 355.mddesi gereği kararın kaldırılması, dosyanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/114 Esas, 2022/560 Karar ve 05/07/2022 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 355.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davacıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 28/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”