Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1128 E. 2022/1213 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/09/2022
ESAS-KARAR NO :…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; bayilik sözleşmesi kapsamında keşide edilen ve sonrasında bedelsiz kalan 10/06/2022 tarih ve 250.000TL tutarlı çek nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığını, İİK M.72 uyarınca ödeme yasağı konularak ve ilgili bankalara müzekkere yazılması sonucu takibe konu edilmemesi takdir edilecek teminat mukabili kararın HMK 397/2 maddesi uyarınca hükmün kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davacının, sadece keşideciye karşı ileri sürebileceği şahsi defiler kapsamında menfi tespit davası açmış olduğu gözetilerek, piyasaya sürülen ve davacı ile davalı dışındaki üçüncü kişilere ciro edilmiş olması ihtimali bulunan çeklerle ilgili üçüncü kişilerin haklarının korunması amacıyla ödeme yasağı isteminin reddine karar verilmiş, ara karara karşı talepçi vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Talepçi vekili: bedelsiz kalan çek nedeniyle müvekkilinin haklarının korunması için tedbir kararı verilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak talepleri gibi karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; bedelsizlik iddiasıyla davaya konu çeke, ödeme yasağı kararı verilip verilemeyeceği hususu uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Talep, HMK’nin 389.maddesine dayalı tedbir istemine ilişkindir.
Mahkemece, talebin İİK’nin 72.md.sine dayalı tedbir olarak nitelendirilerek karar verilmişse de bu husus istinaf konusu edilmediğinden incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, istinafa gelenin sıfatına göre yapılmasına, dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1.maddesi gereğince talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.f maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 30/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”