Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1109 E. 2022/1222 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/01/2022
ESAS-KARAR NO : …
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi itiraz eden vekili istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
İhtiyati hacze itiraz eden; takibe konu senetde alacaklı ve borçluların yerleşim yerlerinin müvekkili kooperatif yönünden ve müvekkili … yönünden vekaletnamedeki mernis adresi ve işyeri adresinin dikkate alındığında müvekkilleri ve ihtiyati haciz talebinde bulunan tarafın adreslerinin … ve … İlçeleri sınırlarında bulunduğunu, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek yetkisizlik kararı verilerek mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davaya konu yetki şartının düzenlendiği bonoda, taraflar arasında HMK’nın 17. Maddesi gereğince geçerli bir yetki sözleşmesi bulunduğu, sözleşmeye göre yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş, ara karara karşı muteriz vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Muteriz vekili; müvekkillerinin akdi ilişkiyi kabul etmediğini keşideci ve aval verenin imza inkarında bulunduğu aval veren yönünden takibin iptal edildiğini, lehtar ve keşideci arasında geçerli bir yetki şartının bulunamayacağını, müvekkillerinin ikametgahının Sincan İlçesinde bulunduğunu bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; somut olayda verilen ihtiyati haciz kararında mahkemenin yetkili olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Talep ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece verilen karara karşı süresi içinde senet keşidecisi ve aval veren vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355.madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İhtiyati hacizde yetkili mahkeme, İİK 258. maddesi yollamasıyla İİK 50. maddesine göre belirlenir. Anılan maddede ise, HMK hükümlerine atıfta bulunulmuştur. Buna göre, bonoya dayalı olarak, alacaklı , borçlunun yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki genel yetkili, (HMK. 6.md.), borçluların birden fazla olması halinde bunlardan birinin yerleşim yerindeki (HMK. 7. md) veya bonoda öngörülen ödeme yerindeki ancak 6102 sayılı TTK’nun 777/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, düzenlenme yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun düzenlenme yerindeki mahkemelerden birinden (HMK.10.md) yahut bonada yetkili mahkeme gösterilmişse ve şartları mevcutsa bonoda yetkili olarak gösterilen mahkemeden (HMK 17.md) talepte bulunabilecektir. Ancak yetki şartının geçerli olması için HMK 17. maddesine göre, bonoyu düzenleyenlerin tacir olması şartı aranmaktadır.
Somut olayda, ihtiyati hacze esas bononun keşidecis…olup, lehtar….cirosuyla iktisap eden …. hamili bulunduğu bono metninde, Ankara Mahkemelerinin yetkili kılındığı, ödeme yerinin ayrıca gösterilmediği ancak düzenleme yerinin Sincan/Ankara, keşideci kooperatifin adresinin Sincan’da kurulu olduğu görülmektedir.
HMK 17. maddesi uyarınca, yetki sözleşmesinin veya yetki şartının geçerli olması için her iki tarafın da tacir olması gerekmektedir. Gerçek kişi olan lehtarın tacir olup olmadığı taraflar arasındaki yetki sözleşmesinin geçerli olup olmadığı mahkemece tartışılmadan Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin şart geçerli kabul edilerek yetki itirazının reddine karar verilmiştir. Bu durumda Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğu hususu anlaşılamamaktadır.
İlk derece mahkemesince; HMK 258 ve İİK 50. maddeleri yollamasıyla, HMK 7. maddesi gereğince, birden fazla borçlu olması durumunda borçlulardan birinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili bulunması, aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen keşidecinin ve aval verenin yerleşim yerinin Sincan olmasına rağmen tarafların (keşideci ve lehtarın ) tacir sıfatı tartışılmadan yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Öte yandan kambiyo senetlerinden doğan alacaklar aranacak alacak niteliğinde olduğundan bu alacaklar için 6098 sayılı TBK’nın 89/1 hükmü uygulanamaz. Dolayısıyla alacaklının yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olmadığı kabul edilmelidir. O halde, ihtiyati hacze dayanak bononun düzenleme yerinin Sincan, ihtiyati hacze itiraz eden borçluların yerleşim yerinin Sincan olmasına ve yetki şartının geçerli olup olmadığı hususu araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken mahkemece bonodaki yetki şartının varlığından bahisle yetki itirazının reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu bakımdan yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin yetkisine yönelik itiraz taraflar arasındaki yetki sözleşmesinin geçerli olup olmadığı hususu üzerinde durularak, tarafların delilleri toplanarak muterizin mahkemenin yetkisine yönelik itirazının değerlendirilmesi gerektiğinden istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK m. 353/1-a-4 hükmü uyarınca aşağıdaki biçimde kaldırılması gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/6 Esas 2022/6 Karar sayılı 10/01/2022 tarihli kararının KALDIRILMASINA
2-HMK.’nin 353/1-a-4.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde yatırana İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/(1).g. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 30/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”