Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2022/1028 E. 2023/1097 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2022/1028 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/1097

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2022
ESAS-KARAR NO : 2021/140 E – 2022/232 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 18/07/2023
YAZILDIĞI TARİH : 18/07/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin 28/01/2014 tarihinde TTK’nın Geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden resen terkin olan …Ticaret Ltd. Şti.’nin. %45 hisseli eski ortağı olduğunu, ortaklık ilişkisinin terkinle sona erdiğini, davacının eski ortağı olduğu …Ticaret Ltd. Şti. tarafından … Ticaret Ltd. Şti. lehine 15/05/2013 vade tarihli 45.000,00 TL bedelli bono düzenlendiğini, bu bonoyu … Nakliyat adına şirketin kanuni temsilcisi …’ın imzaladığını, ayrıca bu senedi …’in de kefil olarak imzaladığını, bononun hamili olan … Ticaret Ltd. Şti. tarafından Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2013/8011 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, bu takipte borçlu olarak, senedi düzenleyen … Nakliyat, kanuni temsilci … ile kefil …’in gösterildiğini, dosya borcunun kefil … tarafından ödenerek dosyanın kapatıldığını, kefil olarak dosya borcunu kapatan …’in Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2020/11235 Esas sayılı (ilk esası 2013/15800) dosyasında, “Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2013/8011 esas sayılı dosyasında ödenen paranın rucuen tahsili” talepli olarak 53.550,00 TL bedelli alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yoluyla müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, bu takipte borçlu olarak asıl borçlu şirket olan … Nakliyat ile birlikte aralarında davacının da olduğu eski şirket ortaklarının gösterildiğini, ilk olarak 2013 tarihinde başlatılan bu takipte, bononun düzenleyicisi olan … Nakliyat ile bu şirketin kanuni temsilcisi olan …’a 2013 yılında ödeme emri tebliğ edildiğini, anılan borçlular tarafından borca itiraz edildiğini, 2013 yılında başlatılan icra takibinde, aralarında davacının da bulunduğu eski şirket ortaklarına 2020 yılı sonuna kadar ödeme emri tebliğ edilmediğini, 2020 yılının sonunda alacaklı …’in icra dosyasını yenileyerek alacağını, iş bu davada davalı olarak gösterilen …’e temlik ettiğini, alacağı temlik alarak alacaklı yerine geçen … tarafından müvekkilinin mernis adresine ödeme emrinin TK 21/2’ye göre tebliğ edildiğini, bu tebligattan haberi olmayan müvekkilinin borca itiraz etme imkanı olmadığını, takibin kesinleşmesi üzerine müvekkilin aracına haciz konulduğunu ve araç hakkında yakalama kararı çıkarıldığını, kesinleşen takip hakkında iş bu davayı açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinin Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2020/11235 E. sayılı icra takip dosyasında borcu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, takibe konu senedin şirket adına keşide edildiği, …’in de kefil olarak senedi imzaladığı, davacının senedi imzalamadığı, limited şirketlerin borçlarından yalnız kendi mal varlığı ile sorumlu olduğu, pay sahiplerinin şirkete karşı, ana sözleşme ile taahhüt ettikleri sermaye koyma borcundan başka herhangi bir borç nedeniyle sorumlu tutulamayacakları, pay sahiplerinin sermaye borcu dışında şirkete ve şirket alacaklılarına karşı sorumluluğu bulunmadığı, takibe konu senedin şirket adına düzenlendiğinden, eski ortak olan davacının söz konusu senetten dolayı borçlu bulunmadığı, senedi ödemek durumunda olan kefilin keşideci şirkete karşı rücu hakkı olduğu, davalının senet bedelini ödeyen kefilden alacağını temlik alan şahıs olduğu ve takibi kötü niyetli olarak yenilemediği belirtilerek menfi tespit isteminin kabulü ile kötü niyet tazminat talebi reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı vekili tarafından;
Davacının icra takibine konu borçtan limited şirket ortağı olması nedeniyle sorumlu olduğu, bononun vade tarihinde şirketin terkin edilmediği, bono üzerindeki imzanın kime ait olduğu hususunun mahkemece araştırılmadığı, müvekkilinin alacağını tahsile engel olan davacının kötüniyet tazminatı ödemesi gerektiği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık davacının ortağı olduğu şirket tarafından keşide edilen senet nedeniyle hamil tarafından yapılan takipte dava dışı temlik eden aval veren tarafından yapılan ödemenin keşideci şirketin ortağından talep edilip edilemeceği noktasında toplanmaktadır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK 72. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle temlik konusu alacaktan dava dışı şirketin sorumlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.658,00TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 914,50TL harcın mahsubu ile bakiye 2.743,50TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 18/07/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”