Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/968 E. 2023/1443 K. 30.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/968 – 2023/1443

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/968 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2023/1443

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2021
ESAS-KARAR NO : 2020/283 E 2021/42 K
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 30/10/2023
YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden 2 adet fatura konusu malların davalıya satarak teslim edildiğini, davalının fatura bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin… Ek 24 derslik ve konferans salonu yapımı işini ihale ile üstlendiğini, davacı ile yapılan 03/04/2018 tarihli sözleşmeyle konferans salonunun yapım işinin bir kısmının idarenin onayı ile davacı yükleniciye devredildiğini, ancak davalının sözleşme konusu edimini ifa etmediği gibi sözleşmeye aykırı olarak işi geç teslim ettiğini, dava konusu takibe dayanak 2 adet fatura bedelinin müvekkili tarafından fazlası ile davacıya ödendiğini, davacının ödenmeyen fatura bedelinin karşılığının bulunmadığını, müvekkilinin ticari defterleri ile banka kayıtları incelendiğinde davacıya fazla ödeme yapıldığının görüleceğini savunarak davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede davacının davalıdan 21.359,18 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalının malların bedelini davacıya fazlası ile ödendiğini ileri sürdüğü, ödeme savunmasına dayanak olarak kendi ticari defterlerine ve banka kayıtlarına dayandığı, ihtaratlı davetiyede belirtilen kesin sürede ticari defterlerini sunmadığı, ödeme kaydının bulunduğu banka ve şube hesabı bildirmediği, soyut nitelikteki ödeme savunmasını usulüne uygun şekilde yazılı deliller ile kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; vekil olarak cevap dilekçesi sunulmasına rağmen duruşmalardan haberdar edilmediklerini, yargılamanın tek taraflı olarak devam ettiğini, delillerin sunulması için vekil yerine müvekkili şirkete tebligat yapıldığını, ön inceleme duruşma tutanağının vekil olarak taraflarına tebliğ edilmediğini, cevap dilekçesinde müvekkiline ait defterlerin şirket merkezinde incelenmesinin talep edildiğini, yargılamanın usulsüz yürütüldüğünü, davacı tarafından müvekkiline toplam 271.477,88 TL fatura kesildiğini, karşılığında 290.000,00 TL ödeme yapıldığını, 18.522,12 TL fazla ödeme yapılmakla yapılan bu fazla ödemeye ilişkin davacının fatura düzenlemediğini, dava konusu faturaları kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıklarını, davacının sözleşmeye uygun malzeme kullanmadığını, ayıplı ifada bulunduğunu, malzeme kalitesine göre alması gerekenden daha fazla 62.930,87 TL müvekkilinden haksız kazanç sağladığını, edimin ifasında 204 gün geciktiğini, gecikmeye ilişkin ceza ve tazminat hükümlerinin dikkate alınmadığını, takibe ve davaya konu faturaların tebliğine ve malların teslimine ilişkin delil bulunmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının takibe konu faturalar nedeniyle alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dayanak Ankara 17.İcra Müdürlüğü’nün 2019/16356E. sayılı takip dosyasının yapılan incelemesine göre, 07/12/2019 tarihinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 2 adet faturaya dayalı olarak asıl alacak ve faiz olmak üzere toplam 23.455,48 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde takibe ve borca itiraz ettiği, itirazın iptali davasının İİK 67.maddesi uyarınca süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takibe konu faturaların 08/11/218 tarihli, 14.986,00 TL bedelli ve 28/10/2018 tarihli, 6.373,00 TL bedelli olduğu, fatura içeriğinin mal satımına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından taraflar arasında eser sözleşmesi ve satım sözleşmesi olmak üzere iki ayrı sözleşmenin bulunduğu, davaya konu faturaların satım sözleşmesinden kaynaklı olduğu, taraflar arasında eser sözleşmesinden kaynaklı ihtilafın başka bir davanın konusu olarak görülmekte olduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ticari defterlerin ibrazı için tebligat çıkarıldığı, tebligat üzerine davalı tarafın yerinde inceleme talebi ile birlikte ticari defterlerin bulunduğu adrese ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadığı, davacının ticari defterleri incelenmek suretiyle bilirkişi raporunun düzenlendiği, bilirkişi raporunun davalı vekili yerine davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunduğu ve devam eden duruşmaya katıldığı anlaşılmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde takibe dayanak fatura konusu malları teslim almadığını ileri sürmemiş, aksine dava konusu fatura bedellerinin fazlasıyla ödendiğini savunmuştur. Bu durumda ispat yükü ödeme savunmasında bulunan davalı tarafın üzerindedir. Davalı savunmasını yazılı delillerle ispat edememiş ise de cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmıştır.
Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf o vakıayı başka delillerle ispat edemezse diğer tarafa yemin teklif eder. Yemin teklifini ispat yükü kendisine düşen taraf yapar. Yemin teklifine dayanan taraf bunu dava dilekçesinde veya cevap dilekçesinde açıkça belirtmesi gerekir. Mahkeme ancak bu halde (dava dilekçesinde veya cevap lahiyasında yemin deliline dayanıldığının bildirilmesi halinde) yemin teklifini hatırlatmakla yükümlüdür. Kendisine yemin teklif edilen taraf, yemin teklifinin kabulünden sonra, usulüne uygun biçimde (HMK m. 233) yemin eder ise, yemin teklif eden tarafın iddia ettiği vakıanın mevcut olmadığı kesin delil ile ispat edilmiş olur. Yemin teklif eden taraf, bundan sonra iddiasını ispat için başkaca delil gösteremez.
Açıklanan bu nedenlerle mahkemece; davalının yemin deliline de dayandığı dikkate alınarak, davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadan, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu durumda, mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, davalı yanın istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi, 2020/283 Esas, 2021/42 Karar ve 28/01/2021 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 30/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”