Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/843 E. 2023/925 K. 16.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/843 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/925

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/04/2021
ESAS-KARAR NO : 2019/216 E – 2021/301 K

DAVACI
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 16/06/2023
YAZILDIĞI TARİH : 26/06/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin davalıya ihraç kayıtlı mal sipariş ettiğini, müvekkilinin malları teslim ettiğini, ihraç sebebiyle davalı lehine doğmuş doğacak bedelin müvekkiline devri için temlikname imzalandığını, davalının 28.12.2016 tarihli tarımsal ürünlerde ihracat iadesi yardımlarına ilişkin 2016/16 sayılı Para Kredi ve Koordinasyon Kurulu Kararına ait uygulama Usul ve Esaslar Hakkındaki Genelge hükümlerine aykırı şekilde sergilenen haksız ve hukuka aykırı olarak gümrük beyannamelerinin aslının evraka işlem yapıldığına ilişkin kaşe basılması gerektiğini, belgelerin asıllarının verilmediğini, bu nedenle iade tutarının tahsil edilemediğini, müvekkilinin kaybı olan 20.254,00TL’nin tahsili için girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; davaya konu alacağın ihracat kaydıyla satışı yapılan maldan kaynaklı devletin özel düzenleme ile ihracatı teşvik kapsamından çıkarılmış olduğu düzenlemeye istinaden ihracat yapanlara ihracat iadesi adı altında vermeyi taahhüt ettiği bir ödemeden kaynaklandığını, müvekkilinden talep edilen gümrük beyannamelerinin asıllarının verilmemesi sebebi ile uğranılan zararın tazminine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğunu, ortada dava dilekçesinde belirtildiği gibi para borcundan kaynaklanan bir dava bulunmadığını, bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece somut olayda; taraflar arasında bulunan ticari ilişkiye istinaden davalının ihraç etmek üzere davacıdan yumurta tavuğu sipariş ettiği, davalı tarafından talep edilen yumurta tavuğunun davacı tarafından davalıya satıldığı, bu ürünlerin davalı tarafından dava dışı şirketlere ihraç edildiği, 28/12/2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımlarına İlişkin 2016/16 sayılı para kredi koordinasyon kurulu kararı ve bu kararın uygulanması kapsamında yapılan bu ihracat sebebiyle davalı lehine doğacak ve/veya doğmuş mablağların davacıya devrine ilişkin taraflar arasında bir temlikname imzalandığı, bu meblağın davacıya iadesi için davalının bu ürünleri gönderdiğine ilişkin Gümrük Beyannamesi noter onaylı aslı, davalı tarafından kesilen şirketlere kesilen firmalar, davacının davalı adına kestiği fatura ve temlikname ile birlikte İstanbul İhracatçılar Birliğine davacının başvuruda bulunduğu, bu konuda ihbar olunan İstanbul İhracatçılar Birliğine yazılan yazı cevabında, davacının bu konudaki müracaat dosyasına göre, 28/12/2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımlarına İlişkin 2016/16 sayılı para kredi koordinasyon kurulu kararına ait uygulama usul ve esasları hakkında genelge gereğince gelir beyannamesi mükellef nüshası aslının ibrazının gerektiği ifade edilerek ilgili gümrük beyannamelerinin ilişkin noter onaylı suretlerin başvuru sahibi davacıya geri gönderildiğinin ifade edildiği, bilirkişilerin de etraflıca değindiği Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımlarına İlişkin 2016/16 sayılı para kredi koordinasyon kurulu kararında da belirtildiği üzere ihracatçı firmaların hak edişlerini ürünü satın aldıkları imalatçı veya üretici firmalara devredilebileceği, bu karar kapsamındaki mahsup hükümlerinden faydalanmak için fiili ihraç tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ibrazı zorunlu belgelerle birlikte ilgili İhracatçı Birliklerine müracaat edilmesi gerektiği, bu karara ait uygulama usul ve esasları hakkında genelge uyarınca gümrük beyannamelerinin orjinalde birden fazla suret/örnek olarak tanzim edilmesi, aslı yahut bir örneğinin mükellefe verilmesi, İhracatçılar Birliği arasında konuya ilişkin bir denetleyici sistemi olmadığından mükerrer ödemenin engellenmesi için gümrük beyannamelerinin aslının başvuru esnasında bulunmasının zorunlu tutulduğu, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarname uyarınca bu genelge gereğince iadeden yararlanılması için gümrük beyanname asıllarının istenildiği, sonrasında evrak asıllarının gönderilmediği belirtilerek davacının eldeki takibe başladığı, davalının takibe itirazı üzerine iş bu davanın açıldığı, yukarıda belirtilen mevzuat hükmü, taraflar arasında düzenlenen temlikname, İstanbul İhracatçılar Birliği cevabi yazısı birlikte değerlendirildiğinde, 2017 yılı için Gümrük Beyannamesi mükellef nüshasının/mükellefteki aslının verildiği ve ”Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulunun 2016/6 sayılı Kararı hükümlerinden yararlandırılmıştır” kaşesi basılmak üzere ibraz edildiğinin sabit olmadığı ya da ispat edilmediğinden, yalnızca gümrük beyannamesi aslı üzerinde işlem yapılacağından ve gümrük idarelerindeki diğer nüshaların sunulması yeterli olmayacağından ihraç kayıtlı satışa dair davalının davacıya temliknamedeki taahhüt ve devrini yerine getirmemiş olacağı ve davacının ihraç iadesi para alacağında kaybına neden olunduğu, bu suretle davacının davalı ile aralarındaki yumurta tavuğu satışı ticari ilişkisine dayalı olarak noter marifetiyle çekilen ihtarnamede belirtilen ve icra takibine konu edilen miktar kadar davalıdan alacaklı olduğu, davacının düzenleme temlikname uyarınca alacaktan sorumlu olduğu, husumet itirazının yerinde olmadığı, gerekçesiyle davanın kabulüne davalı hakkında başlatılan Ankara 15. İcra müdürlüğünün 2018/1601 takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile 20.254,00-TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, Asıl alacak likit olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili; İstanbul İhracatçılar Birliğinden gelen yazıda da anlaşılacağı üzere; davaya konu problem ve ihtilafın gümrük beyannamesinin aslının ibraz edilememesinden doğduğu net bir şekilde ortada olduğunu, bu durumda aslı Mersin Gümrük Müdürlüğünde bulunan ve yazı cevabında onaylı suretin belge aslının aynısı olduğu belirtildiği dikkate alındığında sahte bir belgenin bulunmadığı da her türlü izahtan vareste bulunduğunu, davacının süresi içerisinde ilgili birliğe başvurduğu da gözetilerek; Mersin Gümrük Müdürlüğü’nce gönderilen belge aslı ile birlikte davacının İstanbul İhracatçılar Birliği Genel Sekreterliğine başvurarak iadenin sağlanmasından ibaret olan davacı istediği an temlikname ile ve İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği kanalı ile Mersin Gümrük Müdürlüğü’nden gümrük beyannamesinin aslını temin etmekte muhtariyeti olduğunu, müvekkilinin bunu engelleyici hiçbir tutum ve davranış içerisine de girmediğini, tekmil dosya kapsamı deliller birlikte değerlendirildiğinde olayda hem usuli açıdan müvekkile pasif husumet yükletilemeyeceği gibi esas açısından da tahmil edilen bir mükellefiyet bulunmadığını, Mersin Gümrük Müdürlüğü’nce belge asıllarının mahkemeye gönderildiğini ve davacının taleplerinin hukuki bir dayanağı kalmadığını, alacağın nasıl belirlendiğini ve icra inkar tazminatına karar verilemeyeceğini bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacının takibe ve davaya konu ihraç iadesinden kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık; alım satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında mal alımına ilişkin ticari ilişkinin bulunduğu çekişmesizdir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.383,55 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 450,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 933,55 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 16/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
¸e-imza
Üye…
¸e-imza
Üye…
¸e-imza
Katip…
¸e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”