Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/808 E. 2021/1194 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2020
ESAS-KARAR NO :…
KARAR TARİHİ : 30/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı, davalının 15/11/2010 tanzim, 20/12/2012 vade tarihli 4.000,00 TL bedelli; 15/11/2010 tanzim, 20/02/2013 vade tarihli, 4.000,00 TL bedelli; 15/11/2010 tanzim, 20/04/2013 vade tarihli, 4.000,00 TL bedelli bonolara istinaden 13.580,00 TL üzerinden davacı aleyhine icra takibi yaptığını, bonolar üzerindeki imzaların kendisine ait olduğunu ancak, bu bonoları imzalamadığını, bonoların başka amaçlarla imzalamış olduğu bir takım belgelerin üst kısımları kesildikten sonra, üzerlerine bilgisayar aracılığı ile bono metinleri ilave edilerek oluşturulmuş, yada imzaların kopyalanması veya elektronik tarayıcılar ile taranarak nakli sureti ile oluşturulmuş sahte bonolar olduğunu, takip dayanağı bonoların gerçek bonolar olduğu var sayılsa dahi, bizzat davalı tarafından sahte olarak oluşturulup, doldurulan bonoların veriliş nedeni nakden kaydını içerdiği halde, davalının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına vermiş olduğu 03/04/2014 günlü ifadesinde takip dayanağı bonoların tarafına satılan arsaya karşılık alınmış olduğunun bildirmesi nedeni ile nakden kaydının talil edildiğini, bu nedenle tarafına arsa satışının yapıldığını kanıtlamakla, davalının yükümlü olduğunu belirterek, icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davaya konu 3 adet bonoları da içerir şekilde ehliyetsizlik iddiasına dayalı olarak açılan davanın reddine karar verildiğini, söz konusu karar nedeni ile derdestlik ve kesin hüküm itirazında bulunduklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esasında iken, … Esas sayılı dosya ile birleştirilen davanın konularının, sebeplerinin ve taraflarının aynı olduğu bu nedenle, anılan dosyada verilen ve kesinleşen hükmün kesin hüküm oluşturduğu, aynı davanın daha önce kesin hükme bağlanmamış olmasının dava şartı olduğu dikkate alınarak davanın kesin hüküm nedeni ile dava şartı noksanlığından dolayı reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili, her iki davanın konusunun farklı olduğunu, aynı bonolar olmadığını, davalı yanın beyanlarından da bu durumun anlaşıldığını, davaya konu edilen bonolarla ilgili olarak Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesinde görülen davada davalı yan vekilinin cevap dilekçesinde yine vekilliğini yaptığı ve kesin hükme konu edilen Ankara Asliye 6. Ticaret Mahkemesi’nde görülmekte olan dava ile hiçbir ilgisinin olmadığını, mahkemece davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerektiğini,
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; kesin hüküm şartlarının mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, takibe konu kambiyo senetlerinden ötürü borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle davaya konu edilen bonolar ile kesin hüküm oluşturduğu ileri sürülen davada dava konusu edilen bonoların aynı olduğu, sözkonsu bonoların keşide tarihi, vade tarihi, keşideci, lehtar ve bono tutarlarının aynı olmasına, yine bonolar üzerinde yazılmış olan seri numaralarının da aynı olmasına, mahkemece kesin hüküm nedeni ile davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.-TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-HMK m. 359/4 uyarınca kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 30/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….