Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/657 E. 2023/897 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/657 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/897
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/03/2021
ESAS-KARAR NO : 2020/289 E – 2021/280 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
YAZILDIĞI TARİH :12/07/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin madencilik işleriyle iştigal eden bir tüzel kişilik oluduğunu, ağır bir iş olan madencilik sektöründe kullanılan araç ve makinelerin sıklıkla arızalanabildiğini, davalı şirketin otomotiv ve iş makinesi alanında yedek parça satış ve servis işleriyle iştigal etmekte olduğunu, müvekkili olan şirketin davalı şirketten yedek parça ve servis hizmeti temini için anlaşmaya vardığını, küresel ve ulusal çapta yaşanan ekonomik sıkıntı ve belirsizlikler çerçevesinde; davalı şirketin müvekkili olan şirketten ileride talep edeceği muhtemel yedek parça ve servis hizmetlerinden doğacak alacaklarının tahsilinde sıkıntıya düşme ihtimaline karşı avans niteliğinde ücret talep ettiğini, müvekkili olan şirketin, davalı şirketin ekonomik anlamda akıbetini öngöremediğinden işbu talep edilen nakdi bedeli ödemekten çekindiğini, ancak müvekkilinin iştigal ettiği işlerin plan doğrultusunda yürüyebilmesi, olası bir araç arızasında hızlıca reaksiyon alabilmesi adına davalı şirketin adeta avans niteliğindeki temlik sözleşmesi teklifini kabul ettiğini, davaya konu icra takibinin dayanak belgesi niteliğindeki, Eskişehir 2’nci Noterliğinin 04.10.2017 tarih … yevmiye sayılı ve 31.500,00-TL bedelli temlik sözleşmesini temlik eden sıfatıyla imzaladığını, bu temlik sözleşmesiyle akit tarihinden yaklaşık altı ay sonra, … Belediye Başkanlığı’nın 2017/62037 ihale kayıt numaralı alacağını davalı şirket lehine temlik ettiğini, işbu temlik sözleşmesinin, temlik sözleşme çeşitlerinden olan “ifa yerine alacağın temliki” gibi görünse de davalı şirketin ileride doğabileceğine inandığı muhtemel alacaklarının tahsilini kolaylaştırmak adına aldığı “teminat amacıyla alacağın temliki” niteliğinde olduğunu, yine her ne kadar işbu temlik sözleşmesinin “2.1” maddesinde davalı şirkete olan 31.500,00-TL tutarındaki borçtan bahsedilmişse de esasında böyle bir borç olmadığını, bahsedilen bedelin davalı şirket tarafından belirlenen avans niteliğinde bir bedel olduğunu, temlik sözleşmesinin, lafzen ivazlı gibi görünse de esasında ivazsız bir sözleşme niteliğinde olduğunu, temlik alacaklısı görünen davalı şirketin, herhangi bir ticari işlem gerçekleşmediğinden, müvekkili olan şirket adına fatura, sevk irsaliyesi düzenlenmediğini, banka hesaplarında para transferi gerçekleşmediğini, davalı şirketin, vekil eden şirkete karşı haksız ve kötü niyetli bir tutum içerisinde icra takibi başlattığını belirterek Eskişehir 6.İcra Müdürlüğünün 2020/2221 Esas sayılı icra takip dosyasında ödenenen tahsilatların temlik alacaklısı davalı şirkete ödenmemesine yönelik tedbir konulmasına, davanın kabulü ile temlik sözleşmesi ve icra takibinin iptaline, davalının kötü niyetli olması sebebiyle %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, ispat yükü üzerinde olan davacı taraf, davalı tarafın avans niteliğinde ücret istediği hususundaki iddiaları salt soyut beyanlardan ibaret olduğunu, 04.10.2017 tarihli temlik sözleşmesinin geçerli olduğunu, işbu sözleşmeyi kendi iradesine uygun olarak imzaladığını, imzayı inkâr etmediği gibi de sözleşme ile üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini de açıkça ikrar ettiğini, müvekkilinin haklı nedenle icra takibi yaptığını, davacı tarafın, icra takibine konu bu sözleşme hakkında; her hangi bir aldatma, korkutma, tehdit gibi iradeyi sakatlayıcı bir iddiası da bulunmadığından sözleşme içeriğindeki; “temlik konusu alacak” başlığı altındaki 2.1.maddesinde geçen borcun varlığına ve kabulüne dair beyanların da geçerliliğini kabul etmek gerektiğini, sözleşmenin “temlik edenin taahhütleri” başlığı altında düzenlenen 4.3.maddesi gereği, temlik edilen tutarı temlik borçlusuna yazılı tebliğ etmeyi taahhüt etmiş ve işbu taahhüt gereği de; temlik edilen tutarı tebliğ alan … Belediyesi’nin yazılı cevap vermiş olduğunu, davacı tarafın, yine, bir yandan sözleşmenin ivazsız olduğunu iddia ederken, sözleşme gereği idareye sözleşme ivazı niteliğindeki tutarı yazı ile tebliğ ederek kendisiyle çeliştiğini, davaya konu sözleşme düzenleme şeklinde noter senedi niteliğinde olduğundan HMK madde 204- gereği kesin delil niteliğine haiz olduğunu, davaya konu borcun varlığının kesin delile dayandığını, sahtelik iddiası da bulunmadığını bildirerek, davanın reddine, haksız ve kötü niyetli davacı aleyhine takip bedelinin %20’sinden az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacının temlik sözleşmesinin teminat olarak verildiği ve teminat fonksiyonunun doğmadığını ispat edememesi karşısında, 31.500,00TL bedelli temlik sözleşmesi ile takibe kadar işleyen 12298,37 TL işlemiş faiz miktarı yönünden davalıya borçlu olduğu, bu miktar yönünden davanın yerinde olmadığı, ancak işlemiş 114,35TL’lik faiz miktarının fazla ve haksız olarak talep edildiği, davacı talebinin bu miktar yönünden yerinde bulunduğu anlaşılmakla; Davanın kısmen kabulü ile takipteki 114,35 TL işlemiş faiz bölümü yönünden davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine, Davacının Eskişehir 6. İcra Müdürlüğü’nün 2020/2221 E sayılı takip dosyasına konu 31.500,00TL asıl alacak ile 12.298,37TL işlemiş faiz talebi yönünden menfi tespit talebinin reddine, ihtiyati tedbir uygulanmadığından davalı yararına icra inkar tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; Davaya konu icra takibinin dayanak belgesi niteliğindeki, Eskişehir 2.Noterliğinin 04.10.2017 tarih … yevmiye sayılı ve 31.500,00-TL bedelli temlik sözleşmesini temlik eden sıfatıyla imzaladığı, temlik sözleşmesi her ne kadar vekil edenin borcuna karşılık düzenlenmiş gibi görünse de gerçekte ivazsız bir temlik sözleşmesi olup teminat niteliğini haiz olduğu, bu nedenle temlikin ivaz karşılığı olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmekte olup tarafların ticari defterlerinin incelenmesi gerekirken yerel mahkemece aksi yönde karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya konu borçtan davacının sorumluluğunun kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Eskişehir 6. İcra Dairesinin 2020/2221 esas sayılı dosyasında … Anonim Şirketi tarafından … Limited Şirketi aleyhine 17.03.2020 tarihinde 31.500,00TL asıl alacak 12.412,72TL işlemiş faiz olmak üzere 43.912,72TL alacağın tahsili için 04.10.2017 tarihli temlik sözleşmesine dayalı olarak ilamsız takip yapıldığı görülmüştür.
Davaya ve takibe konu 04.10.2017 tarihli temlik sözleşmesinin incelenmesinde; Temlik eden(davacı) … Limited Şirketi temlik alan (davalı) … Otomotiv Anonim Şirketi temlik borçlusu … Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Müdürlüğü temlik konusu alacak şirketinin … şirketine olan 31.500,00TL tutarındaki borcunun temliken ödenmesi hakkında olduğu temlik eden ile temlik borçlusu arasında ihale ile mekanik, toz, mıcır, malzeme alımı ve nakliyesi işi olan sözleşmeye istinaden temlik eden lehine doğmuş ve doğacak alacaklarından 31.500,00TL alacağın temlikine ilişkin olduğu belirtilmiştir.
Buna göre Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle taraflar arasında düzenlenen temlik sözleşmesinin teminat amaçlı olduğu iddiasının davacı tarafça kesin delillerle kanıtlanamamasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 15/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”