Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/641 E. 2023/1034 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/641 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2023/1034

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2021
ESAS-KARAR NO ….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 11/07/2023
YAZILDIĞI TARİH : 17/07/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin et ve et ürünleri ticareti yaptığını, davalı şirket ile de 2019 – 2020 yılı içinde bu amaçla ticaret yapıldığını, bu alışverişten kaynaklı müvekkilinin 17.770,00 TL alacağının davalı tarafça ödenmemesi üzerinde Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2020/3429 esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerinde takibin durdurulduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, davalının Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2020/3429 esas sayılı icra dosyası yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, müvekkilinin 2019 yılının sonundan itibaren davacı şirketten et ve et ürünleri satın aldığını ve tüm ürünlerin bedellerinin ödemesini tam ve eksiksiz bir şekilde yaptığını, bilirkişi incelemesi yapıldığında müvekkilinin davacı yana herhangi bir borcunu olmadığının görüleceğini,2019 yılında kendi… hesabından davacının plasiyeri ve çalışan … hesabına 15.10.2019 ve bildirilen tarihlerde para gönderdiğini, 2020 yılında da aynı şekilde gönderilenler belirtilerek, ancak davacı yanın icra dosyasına sunmuş olduğu muavin defteri tablosunda belirttiği durumlar ile müvekkilinin muavin defterlerinin karşılaştırılmasında davacı yanın muavin defterinin gerçekliği yansıtmadığını bu nedenle haksız davanın reddini, davacı yanın kötü niyetli oluşu göz önünde bulundurularak asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, tarafların ticari defter ve kayıtları, tahsilat makbuzları, ödeme dekontları 2019 ile 2020 yılına ait …. formları SMMM bilirkişiden alınan 07/08/2020 tarihli rapor ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı firmanın 30/01/2020 tarihli 089135 numaralı 3.986,77.TL ile 03/02/2020 tarihli … numaralı 598,82.TL’ lik toplam 4.585,59.TL faturaların teslim alma onayının bulunmadığı, bunlar teslim edildiği ispatlanması halinde davacı tarafın 26.435,65.TL alacağının bulunduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiş olup toplam 4.585,59.TL faturaların davalı tarafından teslim alma onayının faturalarda bulunmadığından, bu faturadaki malların teslim edildiği ispatlanamadığından, buna göre bu faturalar düşürüldüğünde davacı tarafın (26.435,65.TL- 4.585,59.TL= 21.850,06.TL) 21.850,06.TL alacağı bulunduğu, davalı şirket tarafından da elemanı … vasıtası ile yapılan tüm ödeme ve dekontlara göre yapılan 15.670,00.TL ödeme tutarı düşürüldüğünde, (21.850,06.TL- 15.670,00TL= 6.180,06.TL) 6.180,06.TL alacağı bulunduğu tespit edilmiş olduğundan, buna göre davalının, Ankara 28. İcra Dairesinin 2020/3429 Esas sayılı ilamsız icra dosyasına yöneltilmiş olan itirazının İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca kısmen iptali ile, 6.180,06.TL asıl alacağa, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilecek şekilde tahsili için takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, ayrıca asıl alacak likit olduğundan İİK’nun 67.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
1-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; Davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil edeceği, tüm faturaların davalı kayıtlarında mevcut olup davacı kayıtlarıyla uyumlu olduğu, davalı yanın bir kısım ödemeleri … adlı kişi vasıtasıyla yaptığını iddia etmiş ise de bu şahsın davacı şirketin elemanı ve/veya çalışanı olmadığı, 3. kişi tarafından yapıldığı iddia edilen ödemelerin davacı alacağından düşülerek hüküm kurulmasının hatalı olduğu bildirilmiştir.
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; Bilirkişi raporunun salt davacı yanın beyan ve defter kayıtlarına göre düzenlendiği, bilirkişinin tespitinde de olduğu üzere … hesabına 15.670,0TL ödeme yapıldığı, bu miktarın davalının salt alacağından düşülmesi gerektiği, davacı yanın ticari defterlerinde bu ödemeler kayıt altında olmasa da ilgili ödemelerin toplam bakiyeden düşüldüğü ve icra takibine bu şekilde konu edildiğinin sabit olduğu, Yerel Mahkemenin müvekkilinin …’a yapmış olduğu ödemeleri davacıya yapılmış ödeme olarak kabul etmiştir ki bu hususun yerinde olduğu, hükme esas alınan bir diğer hatalı durumun da Bilirkişice hesaplamalar yapılırken 08/06/2020 tarihli müvekkil kayıtlarında da görünen fatura hesaba katılmış ise de ilgili faturanın hesaba katılmaması gereklidir. Nitekim ilgili dava konusu takip 03/03/2020 tarihinde açılmış olup bundan sonraki faturalardan kaynaklı alacak iş bu davaya konu edilemeyeceği, imza bulunmayan ve müvekkilinin kayıtlarında yer almayan irsaliyeli faturaları kabul etmedikleri, eksik ve hatalı incelemelerden ibaret olan bilirkişi raporuna istinaden verilen kararın hatalı olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Mahkemece eksik incelemeye dayalı karar verilip verilmediği uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu Ankara 28. İcra Dairesinin 2020/ 3429 esas sayılı dosyasında; … .. … tarafından … aleyhine 17.770,0 TL cari hesap bakiye alacağı açıklaması ile 03.03.2020 tarihinde ilamsız takip yapıldığı, borçlu tarafından süresinde herhangi bir borcu bulunmadığına dair itiraz sunulduğu görülmüştür.
Takip talebine ekli olarak cari hesap ekstresi sunulmuş, dosya içerisinde bulunan irsaliyeli faturaların incelenmesinde bir kısım faturaların teslim alan kısmına … … … tarafından kaşe basıldığı ancak üzerinde imza bulunmadığı, bir kısmında imza bulunduğu ad soyad yazılmadığı, bir kısmında da teslim alan kısmının boş olduğu görülmüştür.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı yan taraflar arasındaki cari hesap ekstresine dayalı olarak 03.03.2020 tarihinde takip yapmış olup, takip tarihi itibariyle davalı tarafa teslim edildiği kanıtlanan mallar belirlenerek, davalı ödemelerinin düşülmesi gerekir.
Öyle ise mahkemece takip tarihi itibariyle davalı taraf defterinde kayıtlı olan itiraza uğramayan faturalar yönünden mal tesliminin gerçekleştiği benimsenerek bu faturalar ayrıldıktan sonra irsaliyelerde teslim alan kısmı imzalı olanlar için teslim alan kişiler belirlenip, davalı çalışanı olup olmadığı araştırılarak teslim edilip edilmediğinin belirlenmesi, sadece kaşeli olup, imza bulunmayan ve teslim alan imzası ve ismi bulunmayan irsaliyeli faturalara konu malların teslimi yönünden de yazılı delille teslim olgusunun kanıtlanması olanağı olmayan faturalara konu mallar için davacının yemin deliline dayandığı anlaşılmakla davalıya teslim konusunda yemin teklif edip etmeyeceği belirlendikten sonra, teslimi kanıtlanan faturaya konu mallar yönünden davalı ödemeleri değerlendirilerek, davalı tarafça ödeme yapıldığı iddia edilen …’un davacı şirket adına tahsilat almaya yetkisi bulunup bulunmadığı, davacı kayıtlarında adı geçen şahıs tarafından başkaca tahsilatlar yapılıp yapılmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gereklidir.
Bu durumda, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/432Esas, 2021/157Karar ve 03/03/2021 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde taraflara İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 11/07/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”