Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/590 E. 2023/982 K. 23.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/590 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2023/982

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/02/2021
ESAS-KARAR NO ….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 23/06/2023
YAZILDIĞI TARİH : 17/07/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili ile davalı … vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin lehtar cirosunun bulunduğu toplam 15 adet senedin işyerinden kaybolduğunu, dava konusu olan 31/07/2017 ve 31/08/2017 vadeli her biri 10.000,00 TL bedelli senetlerin tahsil için bankaya verildiğini, keşideciye ihbarname gönderildiğini, banka ile yapılan görüşmelerde senetleri ibraz edenin davalı … olduğunun öğrenildiğini, müvekkilinin davalı ile ticari ilişkisinin bulunmadığını, dava konusu olmayan ve ihbarname gönderilmeyen 13 senet için çek iptali davası açıldığını belirterek dava konusu senetler yönünden müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacıyı tanımadığını, arada ticari ilişki olmadığını beyan etmiştir.
Davalının cevap dilekçesinde sonra davacı vekili dilekçe sunarak, bankanın yaptığı bilgilendirme ile davanın açıldığını, davadan sonra … tarafından senetlere dayalı icra takibi başlatıldığını, bu kişiyle müvekkilinin ufak çaplı iş yaptığını, işyerine girip çıkan biri olduğunu, dava konusu senetlerin müvekkilinin elinden rızası dışında çıktığını, senetlerde müvekkilinin lehtar cirosundan sonra … ve … cirosunun bulunduğunu belirterek HMK 124.maddesi uyarınca taraf değişikliği talep edilmiş, mahkemece talep kabul edilmiş, dava dilekçesi …’ye tebliğ edilmiş, davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının senet bedellerini ödememek için kötüniyetli olarak senetlerin çalındığından bahisle savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, dava konusu senetler için zayi nedeniyle iptal davası açılmadığını, müvekkilinin senetleri ciro yoluyla teslim aldığını ileri sürerek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 15 bononun kaybolduğu iddiasına rağmen davaya konu 2 bono için davacı tarafça zayi nedeniyle iptalinin talep edilmediği, diğer bonolar için talepte bulunulduğu, davaya konu bonoların davalının cirosu ile elinden çıkıp davalı …’ye intikal ettiği, …’den de ciro yolu ile …’a intikal ettiği, … tarafından bankaya ibraz edildiği, takiben davalı … … geri döndüğü ve onun tarafından icraya konulduğu, bonoların davacının rızası hilafına elinden çıktığının ispat edilemediği, rıza dışı çıkma halinde lehtarın bonoların arka kısmında cirosunun bulunmasının hayatın olağan akışına da aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine, davalı …’ın davalı konumundan çıkartılması, davanın …’ye yöneltilmiş bulunması, … tarafından bu tarihten sonra vekil atanması, bu aşamaya kadar ve sonrasında … tarafından yargılama gideri yapılmaması, davacının kötü niyetle dava açtığına dair yeterli delil bulunmaması nedeniyle tarafların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine, … lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 15 adet bononun müvekkilinin işyerinde kaybolduğunu, savcılık soruşturmasının devam ettiğini, soruşturma dosyasının akıbetinin sorularak neticesi beklenmesi gerekirken eksik inceleme ile hatalı inceleme yapıldığını, dava konusu senetlerin kimin eldiğinde olduğu bankadan öğrenildiği için hukuki yarar bulunmadığından bu senetler yönünden zayi nedeniyle iptal davası açılmadığını, bu hususun mahkemece aleyhe değerlendirildiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davalı sıfatı olmadan davaya dahil edildiğini, lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davaya konu senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olup olmadığı, davalı … lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu 31/07/2017 vade tarihli 10.000.00 TL bedelli ve 31/08/2017 vade tarihli 10.000.00 TL bedelli senetlerde, keşidecinin …, lehtarın … olduğu, bonoların arkasında davacı …’nın cirosunun, …’nin cirosunun ve …’ın cirosunun bulunduğu görülmüştür.
Ankara 4.İcra Müdürlüğünün 2017/20524 E sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; 25/10/2017 tarihinde davalı … tarafından borçlular davacı … ve davalı … aleyhine dava konusu senetlere dayalı olarak kambiyo yoluyla icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
Taraflarca dava konusu bonolarla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2019/139438 soruşturma nolu dosyasından bahsedilmiş mahkemece hatalı olarak taraflarla ilgisi olmayan 2017/139438 soruşturma dosyası celp edilmiştir. Bu durumda doğru savcılık dosyasının getirtilerek incelenmesi, davacı iddiaları yönünden eldeki davayı ilgilendirecek maddi bir vakıa varsa değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gereklidir.
Bu bakımdan ilk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için yukarıda açıklanan delillerin toplanmaması ve bu delillere ilişkin her hangi bir değerlendirme yapılmamış olması nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-a-6 maddesi uyarınca kabulüne ve ilk derece mahkemesinin kararının anılan gerekçelerle kaldırılmasına, kaldırma nedenine göre davalı … vekilinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/491 Esas, 2021/147 Karar ve 17/02/2021 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-Kaldırma sebebine göre davalı … vekilinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
4-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davacı ile davalı …’a İADESİNE,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı ile … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 23/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”