Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2021
ESAS-KARAR NO : …..
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 11/10/2021
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davacının eski eşi …’nın davalı şirkette işe girebilmesi için teminat olarak istenilen senede, davacı müvekkilinin ve …in babasının kefil olarak imza attıklarını, işçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında iş verenin teminat amacıyla bir senet alma uygulaması bulunduğunu, bu durumun ispatlanması halinde bu şekilde alınan senedin teminat senedi niteliğinde sayılması gerektiğini, Davacı müvekkili aleyhine davalı tarafından Ankara 27. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, … A.Ş tarafından dava dışı takip borçlusu …’ya gönderilen ihtarnamede, “şirketimiz nezdinde …… sayılı para güvence sigorta poliçesi ile … …… yerinde hizmet nedeni ile güvenin kötüye kullanımı sonucunda zimmetinizde maddi menfaat sağladığınız tespit edilmiştir.” denmek sureti ile davalı şirkete 104.235,77 TL ödeme yapıldığı ve bu bedelin dava dışı …’dan tahsilinin talep edildiğini, bu ihtarın içeriği dikkate alındığında dahi, dava dışı takip borçlusu …’nın işe girişinde senedin teminat olarak alındığının göstergesi olduğunu belirtmiş, Ayrıca cevaba cevap dilekçesinde, davalı tarafından icra dosyasına sunulan 16/09/2020 tarihli talep ile, müdürlüğümüz dosya borcuna istinaden takipten sonra olmak üzere müvekkil şirket tarafından sigorta şirketinden 104.235,377 TL ödeme alınmıştır”, şeklinde beyanda bulunulduğunu, bunun da teminat amacıyla takibe dayanak senedin verildiğinin katını olduğunu belirterek, müvekkili aleyhine yapılan icra takibine dayanak bononun teminat senedi niteliğinde olması nedeniyle kambiyo senetlerine mahsus yol ile takip yapılamayacağı için takibin iptaline, yapılan ödemenin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, senedin teminat senedi içeriğini taşımadığını, kambiyo senedi unsurlarını taşımakla davanın reddi gerektiğini, iddianın ileri sürülüş biçimine göre ise mevcut davada iş mahkemesinin görevli olduğu bildirilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacının bonoyu düzenleyen …’nın eski eşi olduğu, dava dışı….. davalı şirkete ait iş yerinde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma sonucunda sağladığı maddi menfaat nedeniyle ödemiş olduğu 104.235,77 TL’nin rücuen tarafına ödenmesini 09/01/2020 tarihli yazı ile …’dan talep ettiği, davalı şirketin sigorta şirketinden alınan 104.235,77 TL ödemeyi icra dosyasına bildirerek ödemenin dosya alacağından düşülmesini talep ettiği, davacı kefil sıfatı ile imzasını içeren bononun, dava dışı lehtar tarafından davalı şirkette işe başlayabilmesi amacıyla bu tür durumlarda mutat olduğu üzere teminat amacıyla verildiğini ileri sürmesine göre mevcut dava ile ilgili görevli mahkeme İş Mahkemesi olmakla dava konusu uyuşmazlık nedeni ile mahkemenin görevli olmadığından HMK’nın 114/c maddesi gereğince dava şartlarından olan mahkemenin görevli olması koşulu gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, davaya bakmaya Ankara İş Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna davacı vekili; davada, davalı yanca icraya konu edilen bononun davacı müvekkilin eski eşi …’nın davalı işveren nezdinde işe girer iken alınmış teminat senedi olduğunu, teminat senedinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe konu edilemeyeceğini, zira davalı yanca sigorta şirketinden alınan bedelin de ilgili icra dosyasına bildirilmek sureti ile icra takibine konu bononun teminat senedi olduğunun ikrar edildiğini ileri sürdüklerini, Mahkemece görev nedeni ile red kararı verilmiş ise de davacı ile davalı arasında işverenlik ilişkisi bulunmakta olup, davaya konu olayda ise davacı müvekkilinin kambiyo senedinden doğan kefillik ilişkisi bulunduğu, Davacı müvekkili ile davalı yan arasında herhangi bir iş ilişkisi olmadığı gözetildiğinde, davacının kefillik nedeni ile genel hükümler çerçevesinde sorumluluğundan bahsedilebilecek olup, iş bu halde de görevli mahkemenin takip kambiyoya dayandığından ticaret mahkemesi olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Mahkemenin davaya bakmaya görevli olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 27. İcra Dairesinin…… aleyhinde 150.700,68TL alacak için, 12.10.2019 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yol ile yapılan takibe dayanak, 26.03.2019 keşide tarihli, 07.10.2019 vade tarihli keşidecisi …, kefiller ….. ve dava dışı …. olan 150.000,00 TL bedelli bonodur.
… Şirketi tarafından …’ya hitaben; para güvence sigorta poliçesi ile ……. AŞ ye ait iş yerinde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanması sonucu zimmetine maddi menfaat temin ettiği, sigortalıya ödenen tutarın ödenmesi talep edilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davanın, işçi-işveren ilişkisi nedeniyle verilen bonoya dayalı olup, davaya iş mahkemesince bakılması gerektiğine göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 362/1.c. maddesi gereğince kesin olmak üzere, 11/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
…..