Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/412 E. 2023/600 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/412 (KABUL- DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2023/600 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/11/2020
ESAS-KARAR NO : 2017/482 E – 2020/718 K

DAVACI :
VEKİLİ : Av. … -[elektronik tebligat ]
DAVALI :
VEKİLİ : Av. … – [elektronik tebligat ]

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 27/04/2023
YAZILDIĞI TARİH : 27/05/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı şirkete satılan malların bedelleri için fatura kesildiğini ve cari hesap usulü ile aralarındaki ticari ilişkinin süregeldiğini, davalı şirkete yapılan bir takım mal satışları sonrası müvekkili tarafından 30/09/2014 düzenlenme tarihli, 09/11/2014 vade tarihli, 6.571,42-USD bedelli fatura kesildiğini ancak takip dayanağı yapılan faturanın 3.069,87 USD lik kısmının ödenmediğini, davalı hakkında Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2017/6675 Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının haksı olarak itiraz ettiğini ileri sürerek ,itirazın iptali ile icra takibinin devamına, lehlerine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı şirketin kötü niyetli olarak işbu davayı açtığını, davacı şirketin üzerine düşen teslim edimini yerine getirmediğini ve buna rağmen dava konusu faturanın ödendiğinin gizlendiğini, davacı şirket tarafından ileri sürülen hususların gerçekdışı olduğunu, müvekkilinin kamu hastanelerinde sağlayacağı HBYS hizmeti için gerekli olan sunucu gibi ürünlerin temini için davacı taraf ile anlaştıklarını, anlaşmanın konusu olan işlemin içeriğinin davacı şirketin müvekkilinden temin edeceği sunucu vb ürünlerin, müvekkilince hizmetin 7/24 kesintisiz olarak kamu hastanelerine teslimi şeklinde olduğunu, ürünlerin belli bir süre içinde teslimin zorunluluğunun davacı şirketin bilgisi dahilinde olduğunu ancak belirtilen nitelikte teslimatın gerçekleşmediğini, yasal olarak muhasebe sisteminde cari hesaplarının Türk lirası üzerinden tutulduğunu ve döviz cinsinden cari hesap tutulmasının yasal olmadığını, davacı tarafın sunduğu cari hesabında müvekkili şirketi yönünden borç gözükmediğini, zamanaşımına ve varlığı çekişmeli olması nedeniyle likid olmayan bir alacak yasal olarak oluşmayan icra inkar tazminatına itiraz ettiklerini kötü niyetli olarak açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile davacı şirket aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişkiden kaynaklı, davalı şirketin davacıdan satın aldığı mal karşılığında, 30/09/2014 düzenleme, 09/11/2014 vade tarihli 6.571,42 USD bedelli fatura düzenlendiği, faturanın 3.069,87 USD ‘lik kısmının ödenmemesi üzerine Ankara 23.İcra 2017/6675 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalının ticari defter ve kayıtlarında 09/11/2014 vade tarihli, 6.571,42 USD bedelli faturanın belirtildiği, davalı tarafça düzenlenen iade faturasının USD olarak tutar karşılığı olan 3.904,62 USD’nin mahsup edilmesiyle davacının faturadan kaynaklı bakiye alacağının 2.666,80 USD olduğu, davacının takip öncesi davalıdan alacağını talep ettiğine ilişkin ispata yönelik tevsik edici belge bulunmadığından, işlemiş faiz talebinin reddine, asıl alacak üzerinden takibin devamına, alacağın likit alacak olması nedeniyle takip tarihindeki Merkez Bankası döviz kuru üzerinden (1USD=3,68TL) icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği belirtilerek;
-Davanın Kısmen Kabulü ile; Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2017/6675 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 2.666,80 USD asıl alacak üzerinden aynı şartlarda devamına, davacının icra inkar tazminat talebinin kabulü ile 1.962,76-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya İlişkin istemine reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
1-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; Gerekçeli kararda, takip konusu faturaya dair davalının kestiği iade faturası düşülerek davalı borcu bulunduğu, eksik hesap yapıldığı, fatura vadesine göre ya da kanuna göre temerrüt gerçekleştiğinden takipten önce faize hak kazandığı, davalı yararına 3400 TL vekalet ücretine hükmedildiği, oysa davanın reddedilen kısmının 621,39 dolar olduğu dava tarihindeki kura göre $1= 3,68 TL olarak belirlendiğinden reddedilen miktarın 2.283,04 TL olduğu vekalet ücretinin reddedilen miktarı geçemeyeceğinden mahkemece yüksek tutara hükmedildiği, yargılama giderinin de 1.372,14 TL’sinin davalıdan tahsiline karar verilmişse de kabul ret oranına göre yapılan yargılama gideri 2.014,30 TL olup kabul ret oranı 0,81 olmakla 1.631,58 TL iadesi gereken masraf olduğu, buna harç miktarı olan 231,54 TL eklendiğinde toplam davalıdan tahsili gereken rakamın 1.863,12 TL olduğu bildirilmiştir.
2-Davalı vekili istinaf başvurusunda; Yerel mahkemece delillerin değerlendirilmediği, bilirkişi raporlarının yetersiz olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğu, davacı şirketin Türk Ticaret Kanunu’ndaki basiretli bir tacir gibi hareket etmeyerek kendi kusurlu davranışı sonucunda sebebiyet verdiği ve faturalandırmadığı (faturalandırılsa bile müvekkili şirketin hiçbir ihlali ve kusuru olmadığı bir husus için, ödeme sorumluluğunun bulunamayacağı) kur farkı alacağı yönünden, müvekkili şirketin mükerrer ödeme yapmaya zorlanmasının hukukça korunmayacağı bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Dava konusu borcun kapsam ve miktarı ile yargılama giderleri uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
1- Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2017/6675 Esas sayılı dosyasında; davacı … Anonim Şirketi tarafından … Şirketi aleyhine 11.932,50TL harca esas değer gösterilerek takip 3069,87 Dolar asıl alacak 217,32 dolar işlemiş faiz olmak üzere 3287,19 Dolar üzerinden yapıldığı takibin dayanağı olarak 1589 nolu 30.09.2014 tarihli 6571,42 Dolar bedelli faturanın ödenmeyen 2069,87 dolarlık kısmı gösterilerek 05.04.2017 tarihinde ilamsız takip yapıldığı; takip dayanağı faturanın e fatura olup açık fatura olduğu, 30.09.2014 tarihli,… içerikli düzenlendiği, ödeme emrinin 06.04.2017 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, 10.04.2017 tarihli itiraz dilekçesi ile borca, ferilere itiraz etmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davaya konu faturanın davalı ticari defterinde kayıtlı olduğu, davalı tarafça düzenlenen iade faturasının düşülmesi sonucu bakiye tutara hükmedilmesine, takipten önce davalının temerrüde düşürülmemesine, alacağın likit olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Ne var ki dava dilekçesinde dava değeri 3.287,19 Dolar olarak gösterilmiş Türk Lirasına çevrimi ile 11.524,89 TL olarak belirtilmiş olduğu, Mahkemece işlemiş faiz ve bir kısım asıl alacak kabul edilmemiş olup, kabul edilmeyen tutar olan 620,39 Doların aynı kur üzerinden çevrildiğinde 1 dolar = 3,560TLx620,39=2.208,58TL olduğu; reddedilen miktar gözetildiğinde Avukatlık Kanunu 13/2.maddesi gereği bu miktarda davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmelidir. Öte yandan %81,12 kabul oranı yargılama gideri toplamı 2.245,84 TL olup 1.821,98TL isabet ettiği de gözetilerek davacı vekilinin buna yönelik istinaf itirazının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1.maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile;
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/482 Esas 2020/718 Karar ve 16/11/2020 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
a-)Davanın Kısmen Kabulü ile; Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2017/6675 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 2.666,80 USD asıl alacak üzerinden aynı şartlarda devamına,
b-)İİK 67. maddesi gereğince davacının icra inkar tazminat talebinin kabulü ile 1.962,76-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-)Fazlaya ilişkin istemine reddine,
d-)Alınması gerekli karar ve ilam harcın 536,30-TL olduğundan, peşin alınan 200,14- TL harcın mahsubu ile bakiye 336,16- TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
e-)Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2 maddesi uyarınca kabul red oranına göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
f-)Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAT’nin 13/2 maddesi uyarınca kabul red oranına göre hesaplanan 2.208,58TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
g-)Davacı tarafından yapılan; 231,54-harç toplamı, 2.014,30-TL posta tebligat bilirkişi ücreti olmak üzere olmak üzere toplam. 2.245,84-TL yargılama giderinin ret kabul oranına (%81,12 kabul oranı ) göre hesaplanan 1.821,98TL ‘si ile 231,54-TL harç toplamı 2.053,52TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
h-)Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısım var ise karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
5- Harçlar Kanunu Genel Tebliği eki (1) sayılı tarifenin A-III-1-e uyarınca işin esası ile ilgili olduğundan Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 536,30TL harçtan peşin alınan 170,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 366,3‬0 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından, karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 70,50TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
9-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nun 362/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere 27/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”