Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
ESAS NO : 2021/336 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/594
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2020
ESAS-KARAR NO : 2018/993 E – 2020/530 K
DAVACI : … -TCKN:…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … -TCKN: …
…
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 27/04/2023
YAZILDIĞI TARİH : 17/05/2023
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili ile davalının baba kız olup davacı müvekkilinin 2001 yılında davalının annesi olan eşi …’dan boşandığını, davalı tarafından davacı babası aleyhine 28/02/2014 düzenleme tarihli 30/12/2014 vade tarihli, 200.000,00 TL bedelli senedin Kırşehir 1. İcra Müdürlüğünün 2017/6116 sayılı dosyası üzerinden işleme konulduğunu, ödeme emrinin davacıya 28/12/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, süresinde iş bu menfi tespit davasını ikame ettiklerini, davalı tarafından icraya konu edilen senet karşılığı olmayan gerçek bir borç ikrarı içermeyen bir senet olduğunu, senette 200.000,00 TL nakden ödendiği kaydı bulunduğunu, ancak bu senedin bedelsiz olup, davalı tarafından davacı babasına verilen bir paranın söz konusu olmadığını, davacı müvekkilinin eşinden boşanma süreci yaşadığı dönemde evden hiçbir şey almadan ayrıldığını, kendisine ait belge ve evrakların da evde kaldığını, işleme konulan senedin de kuvvetle muhtemel müvekkilinin o dönemde çalıştığı iş yerlerine teminat olarak vermek için imzaladığı senet olabileceğini, müvekkilinin senedin yaklaşık olarak 1998-1999 tarihlerinde boş halinde imzalanmış olabileceğini hatırladığını, senet üzerindeki isim ve imzalardan bir tanesinin müvekkiline ait ancak diğer isim ve imza ile senet metnindeki diğer yazıların müvekkiline ait olmadığını, bu hususta ATK aracılığı ile inceleme yapılması gerektiğini bildirerek, davacının Kırşehir 1. İcra Müdürlüğü’nün 2017/6116 sayılı dosyasına konu 28/02/2014 düzenleme tarihli 30/12/2014 vade tarihli, 200.000,00 TL bedelli senet nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, kötü niyetli davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, bononun bir kambiyo senedi olup kayıtsız şartsız borç ikrarı içerdiğini, bononun illetten mücerret yani tarafların arasındaki ilişkiden bağımsız olduğunu, davacı tarafın gerçeğe aykırı beyan ve iddialarını kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı yanca, bedelsizlik iddiası ile ilgili olarak davalıya söz konusu senedi hangi hukuki ilişki kapsamında aldığının, karşılığında ne verdiğinin sorulması ve bu hususun davalı yanca kanıtlanması gerektiği ileri sürülmüş ise de; Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen ve kambiyo senedi vasfı taşıyan bononun illetten mücerret olması nedeniyle, alacaklı hamilin, söz konusu bonoyu hangi hukuki ilişki çerçevesinde edindiğini ispatlaması yükümlülüğü bulunmayıp, aksinin ispat yükünün, davacı yana ait olduğu, Bu husus da HMK’unun 203.maddesi uyarınca, taraflar arasında alt-üstsoy ilişkisi bulunduğu gözetilerek tanık dinletilmesi mümkün ise de davacı tarafça yasal süre içerisinde tanık listesi sunulmadığından dinlenemediği, bilirkişi raporu ile davaya konu senet üzerindeki imza ve yazıların davacıya ait olduğunun belirlendiği, aksini ispata elverişli herhangi bir delil sunulmadığı, davacı tarafça dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılmadığı gibi, davacı iddiasının aynı zamanda suç oluşturması nedeniyle bu konuda yemin teklif edilmesinin de mümkün olmadığı gözetilerek, ispat edilemeyen davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; İddiaları tekrarla, mahkemece eksik inceleme yapıldığını bildirerek, davanın kabulünü istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya konu borçtan davacının sorumluluğunun değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava konusu senet, 28/02/2014 düzenleme tarihli 30/12/2014 vade tarihli, 200.000,00TL bedelli olup, keşidecisi davacı …, lehdarı davalı …, nakten ihdas nedenli olduğu görülmüştür.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; 200.000,00 TL değerindeki senette …’e atfen atılan borçlu imzaları ile …’in mukayese imzaları arasında tersim tarzı başlama özelliği işleklik derecesi içerik oluşumlarının tersimi, ebadı, bağlantı oranı, grafolojik alışkanlıklar bakımından uygunluk ve benzerlikler bulunduğunun belirlendiği, keza senet üzerindeki borçlu isim-soyadı yazılarının da …’e ait olduğu tespit edildiğinden inceleme konusu 200.000,00 TL’lik senetteki borçlu imzalarının …’in eli ürünü olduğu sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davacının kabul ettiği imzasının senedin geçerliliği için yeterli olmasına, taraflar baba-kız olup, senet düzenlenmekle artık tanıkla ispatın da mümkün olmamasına ve bedelsizlik iddiasının davacı tarafça kesin delillerle kanıtlanamamasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 27/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”