Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/287 E. 2021/734 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/12/2020
ESAS-KARAR NO : …

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 29/04/2021
YAZILDIĞI TARİH : 04/05/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine Ankara 13.İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla icra takibi yapıldığını, takibe dayanak kambiyo senetlerinin hile ve aldatma ile müvekkilinden alındığını bildirerek müvekkilinin Ankara 13.İcra Müdürlüğü’nün…. E. Sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine ve müvekkili lehine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, takibe konu senedin senet borçlularından biri olan dava dışı … tarafından müvekkiline verildiğini, … ‘un müvekkiline borcu olduğunu, senedin bu borç için verildiğini ve bakiyesinin de nakit olarak ödendiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 25.12.2020 ve 29.12.2020 tarihli celselerde alınan beyanında, Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyası ile açılan davada senetteki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiğini, istinaf talebinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi’nin kararı ile red edildiğini ve hükmün Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nce onanarak kesinleştiğini, bu şekilde senetteki imzanın davacıya ait olmadığının sabit olduğunu, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasında mahkemece senetteki imzanın davacıya ait olmadığından davanın kabulü ile Ankara 13. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasında takibin iptaline karar verdiği, davacının borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, takip yargılama sırasında iptal edildiği, davacının dava tarihi itibariyle iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, ancak yargılamanın konusuz kaldığı, vekalet ücreti, yargılama harç ve giderlerinden davalı yanın sorumlu bulunduğundan dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden davalı vekili tarafından;
Davacının icra hukuk mahkemesindeki dava devam ederken ve o davada tedbir kararı alınmışken genel mahkemelerde de menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı, davacının MK 2’ye aykırı olarak iş bu davayı açtığı, mahkemece aleyhe vekalet ücretine hükmedilecek ise bile bunun maktu vakelet ücreti olması gerektiği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık davacının menfi tespit davası açmasında hukuki yararın bulunup bulunmadığı, vekalet ücretinin kapsamı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK’nun 72.maddesine göre açılan menfi tespit istemine ilişkindir. ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Hukuki yarar, bir dava şartı olmakla birlikte hukuki yararın mevcut olup olmadığı dava tarihine göre belirlenir. Davalı alacaklı tarafından dava tarihinden sonra Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyası ile açılan davada senetteki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiğini, istinaf talebinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi’nin kararı ile red edildiği ve hükmün Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nce onanarak kesinleştiği, bu şekilde senetteki imzanın davacıya ait olmadığının sabit olduğu, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Menfi tespit davasına konu icra takibinin dava tarihinden sonra iptal edilmiş olması, davacının hukuki yararını ortadan kaldırmaz, davayı konusuz bırakır. Bu nedenle, mahkemece konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi yerindedir. Ayrıca, konusuz kalan davada haklılık durumuna göre taraflara nisbi vekalet ücreti verilmesi gerektiğinden davacının vekalet ücretine yönelik istinaf itirazlarının da yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 29/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Katip…
¸e-imza