Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/235 E. 2023/655 K. 08.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/235 – 2023/655

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/235 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/655
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2020
ESAS-KARAR NO : 2018/762 E 2020/530 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLİ
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 08/05/2023
YAZILDIĞI TARİH : 08/06/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı şirket arasında balast alım işine ait sözleşme imzalandığını, dava dışı şirketin sözleşme kapsamındaki hak edişlerini alacağın temlik edilmesine ilişkin hükümler uyarınca değişik kişi veya şirketlere temlik ettiğini, müvekkilinin temliknameleri geliş sırasına göre kayda aldığını ve her hak ediş sırasında temliknameler dikkate alınmak suretiyle ödemelerin yapıldığını, dava dışı şirket tarafından 70.000,00 TL hak ediş alacağının davalıya temlik edilmesine ilişkin temliknamenin de sıraya alındığını, dava dışı şirketin hak edişlerinden ödenmesi gereken miktarın kalmaması nedeniyle davalıya ödeme yapılamadığını, bu husus davalıya bildirilmesine rağmen müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı cevap dilekçesi sunmamış, yargılama sırasındaki beyan dilekçelerinde davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının sözleşme kapsamında dava dışı şirkete ödemesi gereken miktardan öncelikle dava dışı şirketin SGK ve vergi borçlarının ve sözleşme kapsamında yapılması gereken diğer kesintilerin usulüne uygun olarak yapıldığı, hak edişlerden kalan miktarların kayda alınma sırasına göre gelen temlik alacaklılarına ödendiği, yapılan ödemeler sonucunda bakiye herhangi bir bedelin kalmaması nedeniyle temlik alan …’e yapılan 19/01/2012 tarihli, 500.000,00 TL bedelli temlikname alacağının kısmen ödendiği, bakiyesinin ve aynı kişi adına 09/02/2012 tarihli, 200.000,00 TL bedelli temlikname alacağının ise ödenemediği, her hak ediş düzenlenmesi sırasında ortaya çıkan alacakların ödenmesi gerektiği, bu kapsamda 2 nolu hak ediş gereğince dava dışı şirkete ödemeler yapıldığı, kaldı ki ödeme tarihi itibari ile dava dışı şirkete ödeme yapılmaması gerektiğinin düşünülmesi halinde dahi dava dışı şirkete yapılan ödemelerin temlik alacaklısı …’in 19/01/2012 tarihli temlik alacağına karşılık ödenmesi gerekeceği ve bu durumda dahi davalıya ödenmesi gereken bir tutarın kalmayacağı, davalının davacı ile dava dışı şirket arasında imzalanan sözleşmeyi yetkili sıfatı ile imzaladığı göz önüne alındığında yapılan temliknamelerden haberinin olduğu ve bu hali ile davalıya yapılan temlikname uyarınca ödenmesi gereken bir tutarın bulunmadığı, davalının takip başlatma hususunda kötüniyetli olduğu hususunun ortaya konulamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verildiğini, rapora itirazların karşılanmadığını, davacı tarafından sunulan belgelere göre değerlendirme yapıldığını, bazı temliklerin değerlendirilmediğini, ödemelerde sıraya riayet edilmediğini, davacının müvekkiline temlikname gereğince borçlu olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının dava dışı şirketle arasındaki sözleşme gereğince davalıya temlikname gereği ödemesi gereken bir miktarın bulunup bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosyanın yapılan incelemesine göre, davacı ile dava dışı şirket arasında 19/07/2011 tarihli mal alımına ilişkin sözleşme imzalandığı, dava dışı şirket tarafından değişik tarihlerde ve miktarlarda 3.kişilere temlikler yapıldığı, davacının sözleşme gereğince 6 hakediş belgesi ile ödemeler yaptığı, ödeme yapılırken dava dışı şirketin SGK ve vergi ödemelerinden sonra kalan miktarların temliknamelerin davacı kuruma bildirildiği tarihler dikkate alınmak suretiyle sırasıyla yapıldığı, dosyada bulunan bir kısım temliklerden temlik alacaklıların vazgeçtiği, bir kısım temliklerde ise kısmi ödeme sonrası kalan miktarlardan feragat edildiği, dava dışı şirkete de ödemeler yapıldığı, dava dışı şirkete yapılan ödeme tarihleri itibariyle davacı kuruma bildirilen temlik bulunmadığı, 19/01/2012 tarihli 500.000,00 TL bedelli temlik gereğince temlik alacaklısına 372.228,03 TL ödeme yapıldığı, hakediş kalmadığından bakiyesinin ödenemediği, yine aynı kişi adına 19/02/2012 tarihli 200.000,00 TL bedelli temlik bulunduğu, davalı adına da 19/02/2012 tarihli 70.000,00 TL bedelli temlik bulunduğu, davalının temlik alacağına istinaden davalı aleyhine 23/06/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının süresinde sonra takibe itiraz etmesi üzerine takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle temliknamelerin davacı kuruma bildirilen tarihler itibariyle dikkate alınarak ödemelerin yapılmış olmasına, hakedişler yetmediği için davalıdan önceki bir kısım temlik alacaklılarının dahi alacaklarını tam olarak alamamış olmasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.781,70TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.254,72TL (59,30TL+1.195,42TL) harcın mahsubu ile bakiye 3.526,98 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 08/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”