Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/1693 E. 2023/1581 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/1693 (KABUL DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2023/1581 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/09/2021
ESAS-KARAR NO : 2018/74 E – 2021/698 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 30/11/2023
YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı … ve … Gayrimenkul arasında 18/12/2017 tarihinde müvekkilinin alıcı …’ın satıcı olduğu gayrimenkul satış sözleşmesi düzenlendiğini ve tarafların anlaştığını sözleşme gereği müvekkilinin alıcıdan 5.000,00TL kapora aldığını ve gayrimenkulü satmaktan vazgeçmesi halinde 20.000,00TL vermekle yükümlü olduğunu bildirdiğini ve emlakçıya ödenecek komisyon kısmı boş bırakıldığını ve senet düzenlendiğini, müvekkili ile taraflar arasında 18.12.2017 tarihli sözleşmenin imzalandığını, müvekkilinin kredi almak için başvurduğunda kredi notunun mevcut taşınmazı almak için yeterli olmadığını öğrendiğini ve bu durumu emlak şirketinin yetkililerine ileterek sözleşmeyi feshetmek istediğini, kaparo ile senedin iadesini talep ettiğini ancak emlak şirketinin çalışanları ve yetkilileri tarafından bir süre oyalandığını ve daha sonrada olumlu yanıt alamadığını, takibe konu bononun müvekkili tarafından 18.12.2017 tarihli Gayrimenkul Satış Mukavelesi nedeniyle güvence senedi olarak verildiğini, iradesinin senedi imzalamak olmadığını, sözleşmenin devamı gibi kendisine imza ettirildiğini müvekkilinin alacaklı ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, alacaklının gayrimenkul satış sözleşmesinin tarafı olmadığını, boş olarak verilen senedin sonradan doldurularak takibe konduğunu ve davalı tarafından aleyhine Ankara 14. İcra müdürlüğünün 2017/22948 E. sayılı kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapıldığını bildirerek Ankara 14. İcra müdürlüğünün 2017/22948 E. sayılı dosyasındaki takibe konu senet nedeni ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, 10.04.2017 tanzim 10.09.2017 vade tarihli 20.000,00TL bedelli bononun iptaline ve %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı tarafından dosyaya sunulan sözleşmede müvekkilinin taraf olmadığını ve imzasının bulunmadığını bu nedenle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, icra takibine konu olan bononun 10.04.2017 tanzim tarihli 10.09.2017 vade tarihli lehtarı … olan 20.000,00TL bedelli bono olduğunu sözleşme tarihinin ise 18/12/2017 olduğunu davacının iddiasının yersiz olduğunu ayrıca kambiyo senetlerinin illetten mücerret olup soyut borç ilişkisi doğurduğunu, davacının iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, senedin ödendiğine dair bir belge sunulmadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı ile dava dışı … arasında 18/12/2017 tarihinde … nolu bağımsız bölümün 285.000,00TL bedelle satışı konusunda anlaşma imzalandığı, bu anlaşmanın altına anlaşmanın eki olarak senet konulduğu ve senedin sadece bedel kısımları ile borçlunun adı yazılı olan kısımları doldurularak davacı … tarafından imzalandığı, taraflar arasındaki alım satım işleminin gerçekleşmediği, daha sonra senedin boş bırakılan kısımları başka kişi tarafından doldurularak bu sözleşmeden ayrılmak sureti ile icraya konulduğu, senedin bedelsiz olduğu, sahte olarak düzenlendiği belirtilerek; Davanın kabulü ile davacının Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2017/ 22948 sayılı dosyasında takip dayanağı olan 10.04.2017 düzenleme, 10.09.2017 vade tarihli 20.000,00TL bedelli senet nedeni ile davalı takip alacaklısı … ‘a borçlu olmadığının tespitine, senedin iptaline, davacının takibin iptaline ilişkin talebinin reddine, İİK ‘nun 72/5 maddesi gereğince takip konusu alacağın %20 ‘si oranında taktir edilen kötüniyet tazminatının bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; Davacı tarafça dosyaya sunulan sözleşme fotokopisi incelendiğinde müvekkilin sözleşmenin tarafı olmadığı ayrıca sözleşmede imzasının da bulunmadığı, sözleşme davacı ile dava dışı … isimli bir kişi arasında imzalandığı, dolayısıyla Borçlar Hukuku çerçevesinde müvekkilin tarafı olmadığı ve imzasının dahi bulunmadığı bir sözleşmeyle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, fotokopi evrak üzerinden bilirkişi incelemesi yapılması usul ve yasaya aykırı olduğu, icra takibine konu yapılan bono 10.04.2017 tanzim ve 10.09.2017 vade tarihli lehdarı … olan 20.000,00TL bedelli bir bono olduğu, davacı tarafça dosyaya fotokopisi sunulu sözleşmenin tarihinin ise 18.12.2017 olduğu göz önünde bulundurulduğunda dahi davacının iddiasının yersiz olduğu,senedin sahte olduğu yönünde değerlendirme yapılması hatalı olduğu, davanın reddi gerektiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya konu senetten dolayı davacının sorumlu olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit isteğine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2017/22948 sayılı dosyasında;… tarafından … aleyhine 20.000,00TL asıl alacak, 582,33 işlemiş faiz, 60 TL komisyon olmak üzere 20.642,33 TL alacak için 10.04.2017 tanzim tarihli 10.09.2017 vadeli senet için 28.12.2017 tarihinde kambiyo takibi yapıldığı anlaşılmıştır.
Gayrimenkul alım satım mukavelesi başlıklı 18.12.2017 tarihli Sözleşmede; “alıcı …, satıcı … dubleks cinsi evin 285.000,00TL satımı hususunda sözleşme yapıldığı, satışın 100.000,00 TL nakit kalan kredi 10 gün içerisinde ödenecektir satıcı gayrimenkulu satmaktan vazgeçerse 20.000,00 TL vermekle yükümlüdür” denilerek alıcı ve satıcı arasında imzalanmıştır .
Sözleşmenin altına sözleşmenin devamı olarak ekli matbu yazılı takibe konu senedin 20.000,00TL tutarlı, … imzası dışında keşide tarihi, lehdar kısmı boş olduğu,keşide yeri, ödeme yeri, ödeme tarihinin de bulunmadığı,keşideci adresinin de yazılı olmadığı görülmüştür.
Takibe konulan senette davacı keşideci adı …, imzası aynı fakat keşide yeri Ankara, lehdar …, vade tarihi 10.09.2017 keşide tarihi 10.04.2017 olarak eklendiği, 20.000,00 TL tutarlı olduğu görülmektedir. Lehtar cirosu bulunmaktadır.
Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28.12.2017 tarih 2017/355 D. İş dosyası ile verdiği ihtiyati haciz kararı üzerine davalı alacaklı … tarafından davacı borçlu … aleyhine 10.04.2017 tanzim tarihli 10.09.2017 vade tarihli 20.000,00TL bedelli bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığı, davacı borçlu tarafından Ankara 9. İcra Mahkemesinde icra takibinin iptalinin istenildiği mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Mahkemece adli tıp uzmanı bilirkişiden alınan raporda; harf ve rakamlann ebat ve şekilleri, harfler üzerindeki noktalama işaretleri, yapılış biçimleri, karakteristik özellik, istikamet, yön, meyil, eğim, doğrultu, orantı, istif, hız, alışkanlıklar, kalem ucu kalibresi, mürekkep renk tonu gibi, tersim ve özelliklerinin karşılaştırması yapılarak incelenmiş, grafolojik yöntem ve metotlar ile teknik analiz ve detaylı inceleme yapıldığı, inceleme konusu senet aslı üst sağ köşesindeki “No” yazısı üst kımında bulunan imza kalıntısının, Gayrimenkul Alım Satım Mukavelesi fotokopisindeki “Satıcı” …’ ın ismi altına atılmış imzaya ait bakiye kısım olduğu anlaşıldığından gayrimenkul alım – satım mukavelesi aslının alt kısmındaki maktu senet kısmınını kesilerek ayrılmış olduğunun anlaşıldığı, gayrimenkul alım – satım mukavelesi fotokopisindeki alıcı, satıcı isim ve adresleri ile gayrimenkulün özellikleri ve bedelini belirten elle yazılmış yazı ve rakamlar ile alt bölümdeki matbu senet üzerinde elle yazılmış olan 20.000,00 TL rakamı, yirmibin TL yazısı ve … yazısındaki ortak harf ve rakamların karakteri, yapılış şekilleri, sitili ve grafolojik özellikleri bakımından birbirine benzediğinden Gayrimenkul Alım Satım Mukavelesi sözleşmesinin fotokopisindeki yazı ve rakamların senetteki yukarıda belirtilen yazı ve rakamların aynı kalemle ayni kişi tarafından yazılmış olduğu, Gayrimenkul Alım Satım Mukavelesi aslının, alt kısmı kesilerek ayrılmış olduğu anlaşılan senet aslındaki boş bırakılmış olan kısımlarındaki “ödeme günü 10.09.2017, 10Eylül 2017, Ankara, 10.04.2017 ve kefil T.C numarası … ” yazı ve rakamlarının senedin boş bırakılan kısımlarına sonradan doldurulmuş olduğu, sonradan doldurulan kısımlardaki yazı ve rakamların mürekkep renk tonu, kalem ucu kalibresi, fulaj izi, ortak harf ve rakamların farklı karekterlerde olduğu, birbirine uygunluk ve benzerlik göstermediği, farklı bir kalem ve kişi tarafından yazılmış olduğu, ancak yazıların yaş tayini yapılamadığından, söz konusu eklemenin, sözleşme tanzim tarihinden ne kadar süre sonra yapıldığını bilinemeyeceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı senedin sözleşmenin devamı gibi kendisine imza ettirildiğini iddia etmiştir. Davalı ise senedin illetten mücerret olduğunu sözleşme tarihinin sonra olduğunu bildirerek teminat olma özelliğini kabul etmemiştir. Senette lehdar davalı satım sözleşmesinin tarafı değildir.
Davacı ile dava dışı … arasında düzenlenen sözleşmenin 4.madde içeriğinde “…Satıcı gayrimenkulu satmaktan vazgeçerse 20.000,00 TL vermekle yükümlüdür” denildiği, davacının iddiası olan dava konusu senedin 18.12.2017 tarihli sözleşmenin kapsamında devamı niteliğinde düzenlendiği hususunun bilirkişi incelemesi ile de sözleşmeden kesilerek oluşturulduğunun belirlenmesi ve vazgeçme halinde ödenecek tutarın senette yazılı tutar ile aynı olması gözetildiğinde bu durumu teyit ettiği anlaşılmakla mahkemece davanın bu gerekçe ile kabulü sonucu itibariyle doğru olmuştur.
Açıklanan bu gerekçe ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.2. maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/74 Esas 2021/698 Karar ve 28/09/2021 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a-Davanın KABULÜ İLE,
Davacının Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2017/ 22948 sayılı dosyasında takip dayanağı olan 10.04.2017 düzenleme, 10.09.2017 vade tarihli 20.000,00TL bedelli senet nedeni ile davalı takip alacaklısı … ‘a borçlu olmadığının tespitine, senedin iptaline,
b-Davacının takibin iptaline ilişkin talebinin reddine,
c- İİK ‘nun 72/5 maddesi gereğince takip konusu alacağın %20 ‘si oranında taktir edilen kötüniyet tazminatının bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
ç- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.366,20 TL harçtan, dava açılışında alınan 341,55 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.024,65 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
d- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 341,55 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı, 102,00 TL tebligat ücreti, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 95,00 TL posta gideri, olmak üzere toplam 1.274,45 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
f- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansı ile TEMİNATIN HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf eden davalı tarafından yapılan 60,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere 30/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
¸e-imza

Üye …
¸e-imza

Üye …
¸e-imza

Katip …
¸e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”