Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/1659 E. 2022/244 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

…. ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/11/2018
ESAS-KARAR NO….
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 30/03/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı …vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı…. 31.12.2012 tarihinde… plakalı … marka … klimalı ara bölmesiz sis farı ve tam jant kapağı niteliklerini taşımakta olan … şasi numaralı ve 37.436 km motorlu aracı satın aldığını, müvekkiline ait aracın ,,, plakalı bir araç olup müvekkili şirket nezdinde taşıma amacı ile servis olarak kullanıldığını ve … markasının 3 yıl garantisi altında bulunduğunu, söz konusu aracın 23.05.2014 tarihinde “şanzımanından ses gelmesi, orta kapıdan ses gelmesi ve kapı açma düğmesinde tutukluluk bulunması” sebepleriyle davalı …. …. San. Ltd. Şti.’ne onarımının yapılması amacıyla teslim edildiğini, ancak aracın yetkili servise teslim edildiken iki ay sonrasına kadar aracın onarımının yapılamadığını ve müvekkiline teslim edilmediğini bunun üzerine müvekkilinin söz konusu aracı servis olarak işletemediğini, zarar ve marka değerinin eksilmesi sebebiyle doğan zararının tahsili için noter aracılığıyla davalılara ihtarda bulunduğunu, ihtarın davalılara bildirilmesinden sonra aracın 14.07.2014 tarihinde teslim edildiğini ve müvekkilinin aracı kullanamadığı döneme ilişkin zararının kendisine ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin davalılardn tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 05.04.2017 tarihli dilekçesi ile dava değerini 7.800,00 TL olarak ıslah etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … vekili, davacının ihtarname keşide ettiği tarihlerde ayıp ihbar yükümünü süresinde yerine getirmediğinin ispatlandığını, süresinde ayıp ihbarında bulunmayan davacının ayıba bağlı haklardan yararlanamayacağını, ayrıca müvekkili şirketin aracın üreticisi olmadığını ve araca onarım hizmeti veren tarafta olmadığını, davacının aracı satın aldığı günden bu yana kullandığını ve aracın kilometresinin artmakta olduğunu, davacının satın almış olduğu araçtan beklediği faydayı elde ettiğini, ayıbın önemli olmasından anlaşılması gerekenin maddi, hukuki ya da ekonomik kayıp çeşitlerinden birisi olarak ortaya çıkan ve malın alıcı tarafından kullanılıp yararlanılması olanağı azaltan ya da ortadan kaldıran bir özrün bulunması olduğunu, araçta teknik bir arıza veya imalat hatasının bulunmadığını, aracın halen davacı tarafından kullandığını ve araçta süreklilik arz eden veya kullanımını engelleyen bir durumun söz konusu olmadığını, davacının araç kiraladığı iddiasına dair maddi belge sunmadığını, aracın halihazırda kullanımını engelleyecek türden bir arıza bulunmaması nedeniyle davacının talebinin orantısız güçlükler yaratacağını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu araçta meydana gelen arızanın imalat hatasından kaynaklandığı ve garanti kapsamında arızanın giderildiği, davacının C plakalı servis aracı için ikame araç bulunmasa da eşdeğer bir aracın kiralanarak verilmesi veya bedelinin karşılanmasının gerektiği, bunun gizli ayıp niteliğinde olduğu,11.7.2014 tarihli ihtarnamenin gönderilmiş olduğu, davalı satıcının ikame araç bedelinden sorumluluğunun olduğu, ancak yetkili servisin böyle bir yükümlülüğünün bulunmadığı belirtilerek davalı … yönünden davanın kabulüne diğer davalı yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı … vekili tarafından;
Mahkemece yetkili mahkemenin yetkisiz olduğu, davacının kendi ikametgahı mahkemesinde bu davayı açamayacağı, müvekkilinin üretici olmadığı gibi onarım hizmeti de vermediği, müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince diğer davalı hakkında davanın reddine karar verilmişken müvekkili hakkında açılan davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığı, müvekkili ile davacı arasında herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığı, davacı yanca araç kiraladığı hususunun dosya kapsamı ile belge ile ispat edilemediği, ayrıca söz konusu aracın okul servis hizmetinde kullanıldığı iddia edilmiş olmasına karşın serviste geçen süre içerisinde okulların tatil olduğu, Pazar günleri servis hizmeti sağlanmayacak olması gibi hususların dosya kapsamı ile değerlendirilmediği, aracın servise girdiği günden itibaren 1. gün ikame araç verme yükümlülüğünün başlamadığı hususunun gözden kaçırıldığı, iş günü hesabının yapılmamasının da doğru olmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık satım sözleşmesi kapsamında garanti süresi içerisinde tamir edilen aracın onarım süresi boyunca verilmeyen ikame araç bedelinin tahsili isteminin yerinde olup olmadığı ve alacağın kapsamı noktasında toplanmaktadır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, onarım süresi boyunca verilmeyen ikame araç bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu aracın (0) km satın alındığı, aracın garanti süresi içinde şanzımandan ses gelmesi,orta kapıdan ses gelmesi ve kapı açma düğmesinde tutukluk bulunması nedeniyle yetkili servise tamir için 23.05.2014 tarihinde götürüldüğü, garanti kapsamında yetkili servis tarafından şanzıman yenileme işlemi ile kapı ayarlarının yapılarak aracın davacıya 14.07.2014 tarihinde teslim edildiği, arızanın imalat kaynaklı olup şanzıman yenilemesi ile aracın değer kaybına uğradığı, garanti kitapçığında yazıldığı gibi aracın 30 iş gününde davacıya teslim edilemediği, ayrıca ikame araçta verilmediği anlaşılmıştır.
Mahkemece dosya kapsamında alınan bilirkişi kök ve ek bilirkişi raporunda dava konusu aracın serviste kaldığı 23.05.2014-14.07.2014 tarihleri arasında 52 gün boyunca serviste kaldığı süre için 7.800,00 TL davacı alacağının oluştuğu belirtilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı … vekilinin sair istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Dava konusu aracın garanti şartları, tamiratın 10 iş gün içinde yapılmaması durumunda 10. günü takip eden günden tamirin sona erdiği güne kadar muadil bir araç verilmesini gerektirmektedir. Bu itibarla, aracın tamiri için 23.05.2014 tarihinde servis iş emrinin açıldığı anlaşıldığından, 10 iş günü aşan tamir süresinden sonra teslime kadar geçen sürenin tespitine göre aşkın süre için rayiç fiyata göre muadil araç tazminatı verilmesi gerekirken mahkemece aracın servise bırakıldığı tarihten itibaren alacak hesaplaması yapılması yerinde değildir.
Açıklanan bu nedenlerle davalı … vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1.b.2.maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
2-Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 16/11/2018 tarihli 2016/227 Esas 2018/749 Karar sayılı kararın HMK 353/1-b-2.maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
5.250,00 TL’nin 1.000,00 TL’sinin ihtarname de miktarla ilgili bildirim olmadığı gözetilerek 01.04.2015 dava tarihinden 4.250,00 TL’nin 05.04.2017 ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ….’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Davalı …. …. San. Ltd. Şti.’ye yönelik davanın reddine,
4-Alınması gereken 532,81 TL harçtan peşin alınan 143,70 TL harcın düşümü ile eksik kalan 389,11 TL harcın davalı ….’den alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan toplam 171,40 TL harcın davalı ….’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı ….’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.062,60 TL yargılama giderinin davalı …. alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı …. …. San. Ltd. Şti. tarafından yapılan masraf olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Karar kesinleştiğinde artan avansın iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraflar yönünden ;
1-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı …. tarafından yatırılan 133,2‬0 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı ….’ne iadesine,
2-İstinaf eden tarafından yapılan 60,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ….’nen verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere, 03/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”