Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/157 E. 2021/280 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : … (ESASTAN RET )
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/12/2020
ESAS-KARAR NO : …

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 11/03/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın davacının oğlu … aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlattığını, söz konusu takibin kesinleştiğini, kesinleşen takip doğrultusunda borçlu … ayrı yaşadığı eşinin ikametinde haciz işlemi yapıldığını, haciz sırasında davalı yan vekilince usul ve yasaya aykırı bir şekilde haczi kabil olmayan eşyalar dahil tüm eşyaları haczettiklerini, bunun üzerine müvekkilinin yapılan hacze karşılık 06/10/2020 tarihli 155.000,00 TL’lik bonoyu davalı yana verdiğini, davalı tarafça bonoya dayalı olarak takip başlatıldığını, ancak davacının davalı yana her hangi bir borcunun bulunmadığını, baskı ve tehditle verdiğini belirterek, davaya ve takibe konu bonodan dolayı borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalıya tebligat çıkarılmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; dava dilekçesi ekinde 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesi gereğince arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin bulunmadığı, 28/12/2020 tarihli Tensip Tutanağının 1 nolu bendi ile davacı vekiline arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkemeye sunması yönünde bir haftalık kesin mehil verildiği, sunulmaması halinde davanın usulden reddedileceğinin ihtarını içeren meşruhatlı davetiye çıkarıldığı, davacı vekilinin 30/12/2020 tarihli uyap sisteminden elektronik imzalı olarak gönderdiği dilekçesinde arabuluculuğa başvurmadıklarının bildirildiği, bu nedenle davanın HMK 114/2 maddesi yollaması, TTK’nun 5/A ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115 maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 13/02/2020 tarih,…. sayılı kararına göre dava açılmadan önce zorunlu arabulucuya başvurmanın zorunlu dava şartı olmadığına ilişkin karar verildiğini, yerel mahkeme kararının hatalı olduğunu, davacının icra takibi nedeniyle zor duruma düştüğünü belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; menfi tespit davasında zorunlu arabuluculuğa başvuru koşulunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bonodan kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, menfi tespit davalarında zorunlu arabuluculuk kurumunun dava şartı olmasına (Yargıtay 11. HD. 10/02/2020 T., 2019/3048 E ve 2020/1093 K sayılı ilamı), ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında ilk derece mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nin 353/1.b.1.maddesi uyarınca esastan reddi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 02/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır