Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/1543 E. 2023/1448 K. 30.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/1543 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/1448
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2019
ESAS-KARAR NO : 2015/220 E 2019/511 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 30/10/2023
YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilinin aleyhine çeke dayalı icra takibi başlattığını, çekin irade dışı elden çıktığını, çekteki imzaların ve yazıların müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 2011 yılında başlatılan takibe karşı davacının uzun süre sessiz kalmasının kötüniyet göstergesi olduğunu, çekin lehtar olan …’den alındığını, müvekkilinin iyiniyetli hamil olduğunu, çekteki imzanın davacıya ait çıkmaması halinde yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğini, çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığını müvekkilinin bilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporda çekteki imzanın davacının el ürünü olmadığının tespit edildiği, imza itirazının mutlak def’i olup iyiniyetli hamil dahil herkese karşı ileri sürülebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının takibin üzerinden uzun süre geçtikten sonra dava açmasının iyiniyetli olmadığını gösterdiğini, çekin dava dışı lehtardan alındığını, müvekkilinin iyiniyetli hamil olduğunu, yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğini, imzanın davacıya ait olup olmadığını bilemeyeceğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının takibe konu çek nedeniyle sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava konusu çekin yapılan incelemesine göre, çekin 28/02/2011 keşide tarihli, 9.000,00 TL bedelli olduğu, keşidecisinin davacı, lehtarının … olduğu, lehtar cirosundan sonra başka ciroların bulunduğu, davalının son ciranta olduğu görülmüştür.
Dava konusu Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2011/4985 Esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesine göre, 31/03/2011 tarihinde davalı alacaklı tarafından, çekte ismi bulunan davacı dahil tüm borçlular aleyhine 9.000,00 TL asıl olmak üzere toplam 9.593,25 TL alacağın tahsili için kambiyo yoluyla icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 655,31 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 164,30 TL (59,30 TL+105,00 TL toplamı) harcın mahsubu ile bakiye 491,01 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 30/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”