Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/145 E. 2023/716 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/145 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/716

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : DR…. (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2020
ESAS-KARAR NO : 2019/64 E – 2020/312 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/05/2023
YAZILDIĞI TARİH : 31/05/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı tarafından Ankara 25. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22208 Esas sayılı dosyası ile ilgili icra takibinin başlatıldığını, takibe dayanak bonoların müvekkilinin elinden zorla boş olarak alındığını, sonradan doldurularak takibe konulduğunu, yağma suçu işlenerek senedin zorla imzalatıldığını belirterek müvekkilinin icra takibi nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/2215 soruşturma dosyasında müvekkili tarafından sunulan belgeler ile taraflar arasında bir ticari ilişki bulunduğunun ve mesajlaşma kayıtları ile de davacının senetleri müvekkiline zorla vermediğinin borcuna karşılık verdiğinin kanıtlandığını, müvekkili ile davacı taraf arasında… kapsamında imzalanan sözleşmeler gereğince yapılan ve parası ödenmeyen işlerden kaynaklı davacının borcunun bulunduğunu, dava konusu bononun borcu ödemek amacıyla verildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, senedin boş olan kısımlarının sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının yazılı delille kanıtlanması gerektiği, davacının bu hususta yazılı delil sunamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davacı vekili tarafından;
Mahkemece davanın reddine dair verilen kararın yerinde olmadığı, Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/2215 soruşturma dosyası sonucunda verilen KYOK kararının kaldırılması gerektiği gerekçesiyle olağanüstü kanun yoluna başvurulduğunu, bu başvurunun sonucunun beklenilmesi gerektiğini, eksik inceleme ve araştırma sonucunda verilen kararın bu dosya kapsamında delil olarak değerlendirilemeyeceğini, ceza dosyası kapsamında dinlenen tanık beyanları ile iş bu dosya kapsamında dinlenen tanık beyanının senetlerin zorla alındığını gösterdiğini, yine dosya kapsamına sunulan uzman görüşü dikkate alındığında senetlerin sonradan doldurulduğu hususunun sahtecilik yönünde inceleme yapılması halinde ortaya çıkacağını, mahkemece senetlerin sonradan doldurulduğuna ilişkin sahtecilik incelemesi yapılmaksızın karar verilmesinin doğru olmadığını, takibe konu edilen senetlerin kambiyo vasfında bulunmadığını, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını bildirerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık takibe dayanak bononun cebir, tehdit ile ele geçirilip geçirilmediği, sonradan anlaşmaya aykırı doldurulup doldurulmadığı ve bononun bedelsiz olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, kambiyo senedinin cebir ve tehdit ile ele geçirildiği, sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu ve bedelsiz olduğu iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 25. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22208 E. sayılı dosyasının incelenmesinden davalı tarafından dava dışı ……Ltd. Şti. ve … aleyhine muhtelif tanzim tarihli ve muhtelif bedelli senetlere istinaden kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla icra takibi yapıldığı, takibe dayanak bono fotokopilerinin incelenmesinden bonoların dava dışı şirket tarfından … lehine keşide edildiği, … tarafından da davalıya ciro edildiği, senetlerin unsurlarının tam ve eksiksiz olduğu, kambiyo vasfının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının dava konusu olaya ilişkin şikayeti üzerine Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan 2018/2215 sayılı soruşturma sonucunda düzenlenen, 25/10/2018 tarihli ve 2018/8031 sayılı KYOK ile müştekinin soyut iddiası dışında delil elde edilemediğinden bahisle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkemece soruşturma sırasında dinlenen tanıkların oradaki ifadeleri ile yetinilmiş, orada dinlenmeyen tanık … ise huzurda dinlenmiş olup, KYOK kararı ve tanık …’ın beyanları birlikte değerlendirildiğinde davacı yanca dava konusu senedin cebir ve tehdit ile alındığı hususu dosya kapsamı ile ispat edilememiştir. Her ne kadar davacı yanca KYOK kararına karşı kanun yararına bozma talep edildiği ve bu hususunu bekletici mesele yapılması gerektiğine yönelik istinaf itirazlarının yargılamanın yenilenmesine ilişkin hükümlere gerektiğinde başvurulabileceği de gözetildiğinde yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Boş olan senedin sonradan doldurulduğu ve anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu hususu yazılı delil ile ispat edilmesi gerekmektedir. Sonradan doldurulmaya yönelik sahtecilik araştırılmaması yapılmamasına yönelik istinaf itirazlarının dosya kapsamında sonradan anlaşmaya aykırı doldurulduğuna ilişkin iddiaların da yazılı delil ile ispat edilmesi gerektiğinden ve dosya kapsamında bu yönde bir ispat vesikası ileri sürülmediğinden yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle somut olayda yemin delili ile davanın ispat edilemeyecek olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 51,40TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 15/05/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”