Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/1123 E. 2023/1586 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2021/1123 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/1586
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/05/2021
ESAS-KARAR NO : 2020/531 E – 2021/289 K

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 30/11/2023
YAZILDIĞI TARİH : 27/12/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili şirketin dekorasyon malzemeleri üretimi ve satışı işini ifa ettiğini, davalı ile yapılan anlaşma doğrultusunda bir takım malzeme bedellerini müteakip faturalar keşide edildiğini, söz konusu cari ilişkiden kaynaklanan 32.808,73TL tutarında borcuna ilişkin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, Ankara 27. İcra Müdürlüğünün 2016/21298 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini ve takibin durduğunu açıklayarak davalının Ankara 27. İcra Müdürlüğünün 2016/21298 Esas sayılı dosyasına itirazının iptali ile takibin devamına ve dava konusu bedelin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı ile davalı arasında 26/08/2015 tarihli, Malzeme Temin Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin konusunun müvekkili şirketin, konut inşaat işi … Projesinin duvar kağıtlarının temini ile işçilik parası müvekkili şirkete ait olmak üzere; davacı şirketin çalıştığı işçiler ile imalatını yapma işi olduğunu; … Projesinin 3 bloğunun duvar kağıtlarının yapımı için anlaşıldığını, … Marka kağıt yapımına ilk olarak A Blok için başlandığını, muhtemelen davacıya ait fabrika yeni olduğu için hatalı ve defolu geldiğini, davacı şirket, bu durumun kendilerine bildirilmesi üzerine defolu malları olarak yenilerini getirdiğini, ancak gelen duvar kağıtlarının defolu geldiğinin, davacı şirketten temin deilen … marka duvar kağıtlarının defolu geldiğinin, davacı şirketten temin edilen … marka duvar kağıtlarının yalnızca A Blok için kullanıldığının B ve C Blokları için başka şirketten duvar kağıdı temin ederek hatasız ürünlerle duvar kağıdı işinin tamamlandığının davacı şirketin defolu olmaları nedeniyle iade edilen B ve C Bloklarda kullanılmamış duvar kağıtlarının bedellini istediğini, açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı ile davalı arasında … Duvar Kağıdı Temin işine yönelik akit yapıldığı, davalı tarafça davacı şirketten temin edilen duvar kağıtlarının yalnızca A Blok için kullanıldığı, gelen duvar kağıtlarının defolu olarak gelmeye devam etmesi nedeniyle B ve C Blokları için başka bir şirketten başka bir marka duvar kağıdı temin ederek hatasız ürünlerle duvar kağıdı işini tamamladıklarını ifade ettiği, taraflar arasında yapılmış herhangi bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı uyuşmazlık konusunda keşide edilmiş bir ihtarname olmadığı, davalıya teslim edilen mallara ilişkin fatura tanzim edildiği ve faturaların davalıya teslim edildiği, davalı tarafça itiraz edilmediği, iade faturası düzenlenmediği davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, TTK. 21/2. maddesine göre, faturayı alan kişinin 8 gün içinde itiraz sayılacağı hükme bağlandığı, 6098 sayılı T.B.K. 223. Maddesi ve 6102 sayılı TTK’nın 23/1-c hükmü uyarınca davalı tarafın belirten hak düşürücü sürelerde, davacı şirkete herhangi bir ayıp ihbarının süresinde yapıldığının kanıtlanamadığı, davalı tarafın kendilerine ayıp ihbarının yapılmadığı savunmasında bulunduğu, tarafların tacir olduğu, satıma konu mallarda açık ayıp yanısıra gizli ayıp da olduğu, davalı tarafça TTK’nın ayıp ihbarı ve açık ayıp ve gizli ayıp defi yasal sürelerine uyulmamış olduğu, TTK.’da düzenlenen hükümlerine göre maldaki ayıpla ilgili muayene ve ihbar yükümlülüklerinin süresi içinde ve kanunda belirlenen usule uygun yerine getirilmemiş olduğu, ayrıca davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların, davalı tarafından teslim alınmış ve ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu davalı taraf kayıtlarında yapılan ödemelerin hesap düzeltme ve kasa hesabına gönderme yapmak suretiyle ödendiğinin, ancak kaydedilen tutarların fiili ödeme ile uyuşmadığı, 17 adet fatura toplamı 146.488,73 TL, tahsilat makbuzlarına dayalı olarak yapılan tahsilatların 113.650,00 TL olup ödemesi yapılmayan tutarın 32.808,00TL olduğu, taraflar arasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, herhangi bir borç ihtarı olmadığı nedenle işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davalı tarafça fatura içeriğine TTK.’da belirtilen yasal süre içerisinde itiraz etmediği de değerlendirilmekle, herhangi bir ihtar, ihbar ve iade işlemine ilişkin bir belgeninde dosyaya sunulmadığı belirtilerek; Davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile davalının Ankara 27. İcra Müdürlüğünün 2016/21298 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının 32.808,73 TL asıl alacak üzerinden iptali ile bu miktar üzerinden takibin devamına, icra takibinden önce temerrüt gerçekleşmediğinden 349,21 TL işlemiş faiz talebinin reddine, Asıl alacağa takip talebinde belirtilen koşullarla avans faizi işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükmolunan asıl alacağın %20’si olan 6.561,74 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; Davacı ile yapılan sözleşme gereği temin edilen duvar kağıtlarının defolu olduğu, yani Borçlar Kanunu gereğince ayıplı mallar olduğu, davacının temin etmiş olduğu mallarda gizli ayıp bulunması nedeni ile de diğer bloklarda farklı bir marka duvar kağıdı kullanılarak iş tamamlanmak durumunda kalındığı, faturanın ve malların teslimine ilişkin olarak, davacıya ayıp bildiriminin yapılmasına ve ayıplı malların davacıya iadesine ilişkin olarak tanıklarının dinlenmediği, bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağı bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Dava ve takibe konu borcun kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu Ankara 27. İcra Müdürlüğünün 2016/21298 sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklı …. A.Ş., Borçlu …. Ltd. Şti., olup 32.808,79TL fatura alacağı ve 349,21TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.157,94TL alacak üzerinden ilamsız takip yapıldığı, borcun sebebinin fatura alacağı olduğu, borçlu vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 26/08/2015 tarihli Malzeme Temin Sözleşmesi incelendiğinde; sözleşme konusu “… Duvar Kağıdı Temini İşi” olan akit yapıldığı, Madde 2 ile sözleşmenin konusu ve kapsamı, madde 3 ile, işin miktarı fiyatlar ve genel uygulama şartları toplam proje maliyate, madde 4 ile; ödemede uygulanacak esaslar düzenlenmiş olup sözleşme bedeli, 3 blokluk projenin ilk bloğu, sözleşme imzalandıktan sonra 105.000,00 TL nakit veya kredi kartı ile ödeneceği, geri kalan, 2 Blok ödemenin metrajlara bağlı olarak, rulo bası 24 Euro’dan hesaplanarak ödeneceği, madde 7 ile garanti süresi düzenlenmiş olup, Duvar Kağıtları, Üretim ve Malzeme Hatalarına Karşı Duvar kağıdı işçilik bitimine kadar üretici firma (…) garantisinde olduğu temin ve değiştirmeden ayrıca … Tic. A.Ş. ‘de sorumlu tutulduğu, işçilikden kaynaklanan hatalardan tedarikçinin sorumlu tutulamayacağı; iş bitimi artan ruloların iade alınacağı; Madde 11 ile sözleşmenin feshinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 26/08/2015 tarihinde yapılan malzeme temin sözleşmesi öncesine dayandığı, davacı tarafından yapılan ilk satışın 21/03/2015 tarili fatura kaydı ile yapıldığı, her iki firmanın ticari defterleri incelendiğinde; davacı firmanın, davalıdan 32.808,73 TL alacaklı olduğu, davalı firma kayıtlarında, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığının görüldüğü, davacı tarafın ticari ilişki devam ettiği süre içerisinde toplam 153.054,11TL tutarında 19 adet fatura düzenlendiği, karşılığında 120.245,38TL tahsilat yaparak, 11 adet tahsilat makbuzu düzenlendiği, davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı tarafından teslim alındığı ve ticari defter kayıtlarına işlendiği, taraf kayıtlarının fatura bazında birbirine uyumlu olduğu; davalı taraf kayıtlarında yapılan ödemelerin hesap düzeltme ve kasa hesabına gönderme yapmak suretiyle ödendiğinin belirtildiği, ancak kaydedilen tutarların fiili ödeme ile uyuşmadığı, hesabın “O” konumuna getirilmesine yönelik olarak yapılan kayıtlar olduğu müşahade edildiği, dava konusu taraflar arasında yapılan 26/08/2015 tarihli malzeme Temin Sözleşmesi olduğundan hareketle, bu amaçla düzenlenen 17 adet fatura toplamı 146.458,73 TL, tahsilat makbuzlarına dayalı olarak yapılan tahsilatların 113.650,00TL olduğu ve ödemesi yapılmayan tutarın 32.808,73 TL olduğu, davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde duvar kağıtlarının hatalı defolu olduğu ileri sürülmesine rağmen bu konuya açıklık getirecek herhangi bir tespit, tutanak, ihtar ve iade işlemine ilişkin somut bir belgenin dosyaya sunulmadığını belirten raporun sunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davalı tarafça takibe konu faturaların ticari defterine kaydı ile teslimin gerçekleşmesine, malların ayıplı olduğuna dair süresinde ayıp ihbarın yapıldığının kanıtlanamamasına ve ödeme yapılmadığı belirlenen tutara hükmedilmesine göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu Genel Tebliği eki (1) sayılı tarifenin A-III-1-e uyarınca işin esası ile ilgili olduğundan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.241,16 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 630,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.611,16‬ TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 30/11/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
¸e-imza

Üye …
¸e-imza

Üye …
¸e-imza

Katip …
¸e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”