Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/750 E. 2022/1529 K. 07.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/750 (KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2022/1529

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/03/2020
ESAS-KARAR NO : 2018/627 E 2020/208 K
DAVACI ::
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 07/11/2022
YAZILDIĞI TARİH : 08/11/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, Ankara 18.İcra Müdürlüğü’nün 2014/11271 esas sayılı dosyası ile davalı … tarafından müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, takibe dayanak bononun usulsüz ve sahte olarak düzenlendiğini, diğer davalının bonoda aval veren sıfatı ile bulunduğunu, takibin usulsüz olarak kesinleştirildiğini belirterek müvekkilinin Ankara 18. İcra Müdürlüğü’nün 2014/11271 E. sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine, 3. kişilerde tahsil edilerek davalılardan Sinan tarafından icra dosyasında tahsil edilen paraların faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, müvekkili lehine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı taraflara dava dilekçesi tebliğ olunmasına rağmen davaya cevap vermemişlerdir.
Davalı … vekili 04 01 2015 tarihli beyan dilekçesinde, davalının senette kefil olduğunu, müvekkilinin kambiyo senedi düzenlenmesi tarihinde apartman yöneticisi olduğunu GSM şirketi ile anlaşma yapma, banka işlemleri yapma şeklinde kendisine yetkiler verildiğini, senette alacaklı olan …’ün apartman iskan alma işlemlerini yaptığını beyanla davanın husumetten reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, yöneticinin kambiyo taahhüdünde bulunabilmesi için kat malikleri kurulunca özel yetki verilmiş olması gerektiği, somut olayda sunulan yönetim kararında böyle bir özel yetki verilmediğinden davacının borçlanamayacağı, davalı …’ın kötüniyetinin ispat edilemediği, diğer davalının ise senette aval veren sıfatı bulunduğundan keşideci tarafından menfi tespit davası açılamayacağı belirtilerek davalı …’e karşı açılan davanın pasif husumet nedeniyle reddine, diğer davalıya karşı açılan davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davacı vekili tarafından;
Mahkemece istirdat talebi ile ilgili hüküm tesis edilmediği, ayrıca davalı … kötüniyetli olmasına karşın bu kalem talebin reddi kararının da isabetli olmadığı belirtilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık istirdat hükmü ile birlikte kötüniyet tazminatı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bonodan kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 297/1-c maddesinde hükmün gerekçe bölümünün, 2.fıkrada ise hükmün sonuç bölümünün kapsayacağı hususlar düzenlenmiştir. Anılan 297/1-c maddesinde, hükmün, iki tarafın iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri de kapsaması gerektiği öngörülmüştür. HMK’nın 297/2.maddesinde, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu öngörülmüştür. Kararın hüküm fıkrası ile gerekçesi birbirine sıkı sıkıya bağlı olup, arasında çelişki bulunmaması gerekmektedir.
Somut olayda davacı yanca dava dilekçesinde menfi tespit istemi ile birlikte 3. Kişiden icra kanalı ile tahsil edilen paranın istirdatı istenmiştir. Yargılama sırasında bir kısım takip borcunun yine icra müdürlüğü tarafından ödendiği ve ödenen bedelin İİK 72/son maddesi uyarınca istirdata dönüştüğü anlaşılmıştır.
Ancak mahkemece bu davaya yönelik olarak menfi tespit hükmü kurulduğu dava dilekçesinde talep edilen istirdat istemi ile birlikte sonradan istirdata dönüşen bölüm tespit edilerek bu yönlerden olumlu olumsuz bir hüküm kurulmadığı anlaşıldığından, mahkemece davacının istirdat talebi değerlendirilerek, HMK’nin 294. ve 297. maddesine uygun bir şekilde yeniden hüküm kurulması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Açıklanan kaldırma kararı göz önüne alınarak davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/627 Esas 2020/208 Karar sayılı 12/03/2020 tarihli kararının KALDIRILMASINA
2-HMK.’nin 355.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davacıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 07/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”