Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/718 E. 2022/1767 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/718 (KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2022/1767

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2019
ESAS-KARAR NO : 2016/997 E 2019/793 K

DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 12/01/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari alım satım ilişkisi bulunduğunu, davalının cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe ve borca haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıdan duvar seramiği ve yer karosu gibi ürünler satın aldığını, bu ürünlerin bir kısmı için 01/02/2014 tarihinde imzalanan sözleşme ile birlikte davacıya 7 adet çek teslim edildiğini, malların sevkiyatının 30/05/2014 tarihinde tamamlanacağının aksi halde gecikilen her gün için sözleşme bedelinin %1’i oranında gecikme cezasının tahakkuk ettirileceğinin sözleşmede kararlaştırıldığını, davacının taahhüdünü yerine getirmediğini, müvekkilinin 27/06/2014 tarihinde davalıya ihtarname keşide ettiğini, ihtarnameye rağmen malzemelerin tesliminde gecikmelerin devam ettiğini, davacının geciktiği her gün için 6.886,35 TL olmak üzere gecikme cezası tahakkuk ettirilerek alacağından mahsup edildiğini, kalan kısmın halen davacı tarafından ödenmediğini, gecikme cezasına dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla davacının gecikme cezasına ilişkin borcunun alacaktan takas ve mahsubunu talep ettiklerini, davacının gecikme cezası kesildiğini bildiği halde malları satmaya devam etmek için 2,5 yıl bekleyerek alacağın tahsilini ihtarname ile talep ettiğini, ihtarnameye itiraz edildiğini, davacı tarafından başlatılan takibin haksız olduğunu savunarak davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, satıma konu malların davalıya teslim edildiği yönünde uyuşmazlık bulunmadığı, tarafların ticari defterlerine göre davacının takip tarihi itibariyle 67.009,87 TL alacaklı olduğu, davalının itirazının sadece sözleşmeden kaynaklanan geç teslime dayalı cezai şartın mahsubu noktasında toplandığı, taraflar arasındaki yaklaşık bir yıl süren ticari ilişki davalı taraf defterinde alacak ve borç olarak görülmekle birlikte belirli aralıklarla yapılan davacı teslimine karşı davalının mal teslim almaya devam ettiği ve buna karşılık ödemeler de yaptığı, davalının ifası devam eden sözleşmede geç teslim nedeniyle itirazi kayıt konulduğuna dair delil sunmadığı, takas mahsup definin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; malzemelerin teslimi tamamlanmadan davacıya ihtirazi kayıt hükmünde ihtarname gönderildiğini, mahkemece ihtarnamenin dikkate alınmadığını, eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verildiğini, alacağın likid olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının cari hesap alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dayanak Ankara 5.İcra Müdürlüğünün 2016/22848 Esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesine göre, 31/10/2016 tarihinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap ekstresinden kaynaklı fatura alacağına dayalı olarak 67.009,87 TL asıl alacağın tahsili için öncelikle İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğünün 2016/23913 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz ettiği, davacı alacaklının yetki itirazını kabul ederek icra dosyasının yetkili Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiği, icra dosyasının Ankara İcra Müdürlüğüne gönderildiği, Ankara 5. İcra Müdürlüğünün 2016/22848 Esas sayılı takip dosyası üzerinden davalı borçluya gönderilen ödeme emrine borçlunun süresinde itiraz ettiği, itirazın iptali davasının İİK 67.maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde harca esas değer olarak icra takip çıkışı olan 67.009,87 TL gösterilmiş ancak dava niteliği gereği nisbi harca tabi olmasına rağmen maktu harç yatırılmıştır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddesinde ”Değer ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerler esastır. Müdahalenin men’i tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda gayrimenkulün değeri nazara alınır. Gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda ecrimisil ve tazminat gibi taleplerde de bulunulduğu takdirde harç, gayrimenkulün değeri ile talep olunan tazminat ve ecrimisil tutarı üzerinden alınır. Değer tayini mümkün olan hallerde dava dilekçelerinde değer gösterilmesi mecburidir. Gösterilmemişse davacıya tesbit ettirilir. Tesbitten kaçınma halinde, dava dilekçesi muameleye konmaz. Noksan tesbit edilen değerler hakkında 30 uncu madde hükmü uygulanır. ” hükmü bulunmakta olup aynı Yasa’nın 30. maddesinde de ”Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 409 uncu maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır. ” hükmü bulunmaktadır.
Bu durumda mahkemece, anılan yasal düzenlemeler gözetilerek, davacı yanca takipte talep edilen ve itiraza uğrayan alacak yönünden talepte bulunulduğuna göre eksik harcın tamamlattırılması için işlem yapılması, eksik harcın tamamlanmaması halinde HMK’nın 150.maddesi (eski HUMK 409.maddesi) hükmü uyarınca dava dosyasının işlemden kaldırılması, bu maddede öngörülen süre içerisinde harcı yatırılmak suretiyle dava dosyasının yenilenmesi halinde davaya kaldığı yerden devam edilmesi, üç aylık süre içerisinde harç yatırılmak suretiyle dava yenilenmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ilk derece mahkemesi tarafından eksik yargı harcı ikmal edilmeden hüküm kurulması hali, HMK’nun 355. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle re’sen incelenerek Aynı Kanunun 353/1. fıkra (a-4) maddesinde yer alan “diğer dava şartlarına aykırılık bulunması” şeklindeki düzenleme gereğince, yargı harçlarının ikmali için ilk derece mahkemesi kararının esası incelenmeden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/997 Esas 2019/793 Karar sayılı 08/11/2019 Tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-4.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/(1).g. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 16/12/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”