Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/621 E. 2023/390 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/621 (KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2023/390

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/12/2019
ESAS-KARAR NO : 2019/10 E 2019/901 K

DAVACI : … (T.C….)
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 20/03/2023
YAZILDIĞI TARİH : 28/03/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kurumdan işletmesi için 130 baş Çek Cumhuriyeti-Slovakya ithali besilik dana satın aldığını, 66 baş dana için 05/12/2016 tarihli, 64 baş dana için 04/12/2016 tarihli sevk irsaliyelerinin düzenlendiğini, müvekkilinin 05/12/2016 tarihli fatura karşılığında davalıya 154.984,50 Euro (582.416,25 Türk lirası) ödediğini, satın alınan hayvanlar için düzenlenen 04/12/2016 tarihli veteriner giriş belgelerinde fiziksel ve hayvan refahının yeterli olduğunun ve ölü veya durumu iyi olmayan hayvan bulunmadığının belirtildiğini, fakat işletmeye gelen hayvanlardan alınan numunelerin test sonuçlarına göre hayvanların BDV hastalığı sebebiyle oldukça ağır hasta ve hatta ölmeye yakın hâlde teslim edildiğinin anlaşıldığını,…İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından birden çok hayvan ölüm tutanaklarının tutulduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davalı kurumdan alınan 130 adet besilik hayvanın 11’inin teslimden önce var olan hastalıklar nedeniyle ölmesinden dolayı maddi zarar için 100 Euro’nun ödeme tarihi olarak kabul edilecek olan 05/12/2016 fatura tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının 1 yıl vadeli Euro mevduatlarına uyguladığı faiziyle birlikte, Euronun fiili ödeme tarihindeki TCMB Döviz alış kuru üzerinden ödenmesi ile, ödenen vergiler için 100,00 TL’nin vergilerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, ödenen laboratuvar tahlil bedelleri için 100,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile ölen hayvanlar nedeniyle zarar talebini 13.014,09 Euro’ya, ödenen vergiler için 498,70 TL’ye, ödenen laboratuvar tahlil bedelleri için 2.077,50 TL’ye yükseltmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki satış sözleşmesi gereğince 130 adet hayvanın davacıya 04/12/2016 tarihinde tam ve sağlıklı olarak teslim edildiğini, gümrük kapısında veteriner hekimce gerekli kontrollerin yapıldığını, davacının da herhangi bir ihtirazı kayıt sunmadığını, hayvanları görerek ve bilerek teslim aldığını, canlı hayvan tesliminin bakanlık aracılığıyla yapıldığını ve sorumluluğun bu nedenle bakanlığın seçim heyetinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, 04/12/2016 tarihli ithal besilik sığır teslim ve tesellüm tutanağında 130 baş, 33.000 kg canlı sığırın yediemin sıfatıyla davacıya tam ve sağlıklı olarak teslim edildiğinin belirtildiği, ancak dosyadaki bilgi ve belgelere göre hayvanların yediemin olarak alındıktan yaklaşık 1 hafta sonra ve devamında ölümlerin gerçekleştiği, BSE hastalığı yönünden inceleme yapıldığı, sonuçların negatif çıktığı, Türk Borçlar Kanununun 220 inci maddesinde, “Hayvan satışında satıcı, yazılı olarak üstlenmedikçe veya ağır kusuru olmadıkça ayıptan sorumlu turulmaz.”, 225 inci maddesinde de, “Ağır kusuru olan satıcı satılandaki ayıbın kendisinde süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamaz. Satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hüküm geçerlidir.” hükmünün düzenlendiği, hayvanlar teslim edildikten sonra ölümlerin başladığı, teslim sırasına kadar zaiyatın bulunmadığı, teslim sonrası sorumluluk davacı besiciye yüklenmiş ise de, davalının ağır kusuru hâlinde sorumlu olacağı, hayvanların tesliminden bir hafta sonra ölümlerin yaşandığı, kaldı ki bu hastalığa neden olan virüsün ancak laboratuvar tetkikleri ile anlaşılabileceği, davacının ise bu hastalıkları bilmesinin mümkün olamayacağı, alınan bilirkişi raporunun yeterli, dosya içeriğine uygun ve denetime elverişli bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hükümdeki faiz başlangıç tarihinin hukuka aykırı olduğunu, delillerin değerlendirilmediğini, resmi belgelere itibar edilmediğini, hayvanların teslimden önce var alan hastalık nedeniyle öldüğü ve hastalıkların müvekkili tarafından hileli davranışlarla saklandığına dair delil sunulmadığını, bilirkişi raporunda hayvanların BDV virüsü nedeniyle ölmüş olabileceğinin belirtildiğini, ihtimal üzerine düzenlenen rapora göre karar verilmesinin yerinde olmadığını, ithalatın gerçekleştiği ülke yetkili kurumları tarafında düzenlenen veteriner sağlık sertifikasında hayvanların hangi testlerden geçirildiği, hangi hastalıklar için aşılandığı, hangi hastalıklar yönünden ne kadar süre zarfında ari çiftliklerden orjinlendiği gibi bilgilerin yer aldığını, sertifikada yer alan bilgilerin doğruluğunun hayvanlar müvekkiline teslim edilmeden önce Veteriner Sınır Kontrol Müdürlüklerinde Bakanlık resmi veterinerleri tarafından gerektiğinde numune almak suretiyle teyit edildiğini, hastalık taşıyan hayvanların ülkeye girişine izin verilmediğini, ülkeye girişine izin verilen hayvanlar için müvekkilinin sağlık kontrolü yapma yetkisinin olmadığını, sadece resmi kurumlarca düzenlenen evrakların kontrol edildiğini, hayvanların fiziksel muayenesi ve tartımı gibi işlemlerin yapıldığını, bu işlemlerde herhangi sorunu olmayan hayvanların gümrük kapısı yada limanda bekleyen besicilere satım sözleşmesi gereğince teslim edildiğini, bağımsız kurum ve kuruluşlar tarafından hayvanların sağlıklı olduğuna dair düzenlenen belgelere itibar eden müvekkilinin ağır kusurundan bahsedilemeyeceğini, müvekkili tarafından hayvanlardaki hastalıkların gizlendiğine dair davacının bir iddiasının bulunmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, canlı hayvan satışı nedeniyle davalı satıcının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, canlı hayvan satışı nedeniyle zarar istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Öncelikle mahkeme kararının HMK 297.maddesine uygun olup olmadığı yönünde değerledirme yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 297. maddesi “(1) Hüküm “Türk Milleti Adına” verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini.
b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini.
c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri.
ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.
d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını.
e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.
(2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmünü içermektedir.
Belirtilen Yasa maddesi kapsamında mahkeme kararında hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Somut olayda, davacının davalıdan satın aldığı 11 adet hayvanın ölmesi nedeniyle zarar talebi dışında ayrıca ödenen vergiler ve tahlil masrafları için de talepte bulunduğu, ancak mahkemece sadece 11 hayvanın ölümü nedeniyle zarara hükmedildiği, ödenen vergiler ve tahlil masrafları yönünden herhangi bir karar verilmediği, bu durumda tüm talepler hakkında karar verilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen emredici usul kuralına riayet edilmediği anlaşılmaka hükmün kaldırılmasına, kaldırma sebebine göre davalının sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/10 Esas 2019/901 Karar sayılı 16/12/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 355. maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/(1).g. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/03/2023 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”