Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/566 E. 2023/161 K. 17.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/521 – 2023/57

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/521 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/57
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2020
ESAS-KARAR NO : 2017/251 E 2020/100 K

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 03/02/2023
YAZILDIĞI TARİH : 01/03/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı …. A.Ş. tarafından üretilen diğer davalı tarafından 26/10/2016 tarihli fatura ile müvekkiline satılan aracın 01/11/2016 tarihinde trafiğe çıktığını, araç teslim alındıktan sonra ön kaporta kısmında boyasında kabarmalar ve aracın göğüs kısmı teyp üzerinde yırtık olduğunun araç şoförü tarafından fark edildiğini, aynı gün aracın resimlerinin satıcı firmaya gönderilerek durumun bildirildiğini ayrıca 16/11/2016 tarihli ihtarnamenin gönderildiğini, 01/11/2016 tarihinde araç trafiğe çıkmasına rağmen aracın turbosunda da arıza meydana geldiğini, aracın yetkili servise bırakıldığını, araçtaki boya kabarmalarının, teyp üzerindeki yırtığın ve turbosunda meydana gelen arızanın üretimden kaynaklanan gizli ayıp niteliğinde olduğunu belirterek aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı …. A.Ş. (eski unvanı …. A.Ş.) vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yerleşim yeri olarak Adana mahkemelerinin yetkili olduğunu, 05/11/2016 tarihinde genel bakım ve kontrol için servise gidildiğinde ilgili hususlara ilişkin itirazda bulunulmadığını, davacının iddia ettiği hususların araç teslim alındıktan sonra ilk inceleme ile görülebilecek kusurlar olduğunu, muhtemelen yırtık ve boya kabarmasının davacının hatalı kullanımından kaynaklandığını, davacının ayıp ihbarını süresinde yapmadığını, aracın 25/10/2016, 02/11/2017, 11/01/2017, 02/03/2017 tarihlerinde servise götürülerek ücretsiz tamir hakkının kullanıldığını, üretim hatası ile ilgili ayıptan bahsedilmediğini, davacının seçimlik hakkını ücretsiz tamir şeklinde kullandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin aracın üreticisi ve ithalatçısı olmadığından müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin yetkili bölge bayisi olduğunu, aracın ayıplı olmadığını, arızaların kullanımdan kaynaklı olduğunu, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, HMK 7.maddesi gereğince yetki itirazının reddine, bilirkişi kök ve ek raporu ile servis kayıtlarına göre, uzun süreli kullanımlarda, kullanım hatasına bağlı olarak arızalanabilen turbonun, kısa süreli kullanımda arızalanması beklenmeyen bir durum olduğundan turboda imalat hatasından kaynaklı arıza meydana geldiği düşünülse bile, davacının ücretsiz onarım hakkını kullandığı ve araç turbosunun değiştirildiği, hali hazırda araçta bu nedenle bir arızanın oluşmadığı, turbonun değiştirilmesinin aracın diğer aksamlarını etkilemeyeceği, aracın orta konsolunün teyp üzerinde bulunan kısmındaki yırtığın kullanım hatasından kaynaklanabileceği, davacının bu yöndeki iddiaları bakımından talebinin yerinde olmadığı ancak aracın ön kaporta kısmındaki boya kabarmalarının üretim hatasından kaynaklanan gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının aracı 26/10/2016 tarihinde aldığı, aracın trafiğe ilk çıkış tarihinin 01/11/2016 olduğu ve anılan ayıbın davalı satıcıya 16/11/2016 tarihli ihtarla bildirildiği, davacının TTK. nun 23. maddesi, TBK.nun 219-227. maddeleri gereğince gerekli ayıp bildirimini süresinde yaptığı, misli ile değişimden davalıların imalatçı ve satıcı sıfatıyla sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı …. A.Ş. (eski unvanı …. A.Ş.) vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun yapılmadığını, aracın 26/10/2016 tarihinde trafiğe çıktığını, 05/11/2016 tarihinde servise girdiğinde genel bakım ve kontrolünün yapıldığını, ilgili itirazların servise iletilmediğini, davacının iddia ettiği hususların araç teslim alındığında ilk kontrolde görülebilecek kusurlar olduğunu, muhtemelen yırtık ve kabarmanın kullanım hatasından kaynaklandığını, aracın defalarca servise götürülüp ücretsiz onarım hakkının kullanıldığını, kaportadaki kabarmanın üretim hatası olduğu kabul edilse dahi misli ile değişim kararının hakkaniyete uygun olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı …. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, gizli ayıp bulunmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, rapora itirazların değerlendirilmediğini, dava konusu iddiaların aracın kullanımını etkileyecek ayıp olarak değerlendirilemeyeceğini, ayıbın kullanım sırasında dış etkenlerce oluşan bir ayıp olduğunu, onarım veya indirim yerine misli ile değişim talebinin orantısız ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu savunarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davalıların satıcısı ve imalatçısı olduğu aracın gizli ayıplı olup olmadığı, satıcı olan davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği, ayıp ihbarının usulüne uygun süresinde yapılıp yapılmadığı, misli ile değişim talebinin yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, gizli ayıp iddiasına dayalı misli ile değişimi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava konusu … plakalı aracın davacı tarafından davalı …. Şti.’den 26/10/2016 tarihinde 174.499,99 TL bedelle sıfır olarak satın alındığı, aracın ilk olarak 01/11/2016 tarihinde trafiğe tescil edildiği, davacının 16/11/2016 tarihli noter ihtarı ile davalıya ayıp ihbarında bulunduğu anlaşılmıştır.
Talimat yoluyla keşif yapılmak suretiyle bilirkişiden alınan kök raporda, araç üzerinden yapılan inceleme sonucu aracın ön kaporta boya bünyesinde kabarma şeklinde deformasyonlar olduğu, sağ ön kapı kenarında korozyondan kaynaklandığı düşünülen boya kabarmasının olduğu, ön göğüs kenarlarından çatlak ve yırtılmalar olduğu, teybin bulunduğu yerde içe doğru çizik şeklinde göçme olduğu, görülen hasarlara ilişkin fotoğrafların rapora eklendiği, boya kabarmalarının içten dışa doğru boyanın metalden ayrılması şeklinde olduğu, bu şekildeki kabarmaların kullanım hatasından kaynaklanamayacağı, gizli ayıp niteliğinde olduğu, aracın ön göğüs kenarlarında oluşan çatlak ve yırtılmaların kullanım sırasında oluşabilecek hasarlardan olduğu belirtilmiş, turbo arızası iddiasına yönelik değerlendirme yapılmaması nedeniyle ve davalıların itirazı üzerine alınan ek raporda özetle; dava konusu aracın yeniden incelendiği, önceki tespitte izlenen ön kaportasında boya bünyesinde kabarma şeklindeki deformasyonların halen mevcut olduğu, bir noktada bu kabarmanın kavlayarak dökülmüş olduğu, altından galvanizli sacın gözüktüğü, diğer kabarmaların içinde hava kabarcıklarının halen mevcut olduğu, sağ ön kapı kenarında korozyondan kaynaklandığı anlaşılan boya kabarmasının daha da büyümüş olduğunun yeniden görüldüğü, ön kaporta kısmındaki kabarmaların astar boya ile birlikte kavladığı da tespit edildiğinden boyanın galvanizli sacdan ayrılarak deformasyonun meydana geldiği, taş sıçraması yada herhangi bir darbe gibi dış etkenlerle meydana gelen hasarın, boyada kabarcıklar oluşturacak şekilde ortaya çıkmasının mümkün olmadığı, boyanın metal yüzeyden ayrılarak kabarcık şeklinde deformasyonu kullanım hatasından kaynaklanmadığı, imalat aşamasında boya bünyesinde kalan hava kabarcıkları yada metal yüzeyde herhangi bir nedenle boyanın metale sağlıklı bir şekilde yapışmasının sağlanamamasından kaynaklandığı, keşif mahallinde aracın turbo arızasının giderilmiş olduğu, aracın faal olduğunun tespit edildiği, servis kayıtlarından, turbonun garanti kapsamında bedelsiz olarak değiştirildiğinin anlaşıldığı, uzun süreli kullanımlarda kullanım hatasına bağlı olarak arızalanabilen turbonun, kısa süreli kullanımda arızalanmasının beklenmeyen bir durum olduğu, turboda imalat hatasından kaynaklı arıza meydana geldiği düşünülse bile garanti süresi kapsamında bu arızanın servis tarafından karşılandığı anlaşıldığından ve bu arızanın araçta başka sistemleri etkimeyeceğinden, turbonun değiştirilmesinin tespit sırasında ayıp olarak değerlendirilmediği yönünde görüş belirtilmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle davalı …. Şti’nin satıcı sıfatıyla TBK 227.maddesi uyarınca davacı alıcıya karşı ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince sorumlu olmasına, dosya kapsamına uygun ayrıntılı ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre boya kabarmaları ve dökülmeleri nedeniyle aracın üretimden kaynaklanan gizli ayıplı olduğunun tespit edilmesine, aracın trafiğe çıkış tarihi 01/11/2016 tarihinden sonra ayıbın ortaya çıkması üzerine 16/11/2016 tarihinde noter ihtarı ile yapılan ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun olmasına, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan nitelikteki gizli ayıp nedeniyle davacı alıcının seçimlik hakkı olan misli ile değişim talebinin kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı …. A.Ş. vekili ile davalı …. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.920,05 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.980,01 TL(2.776,17 TL+ 203,84 TL) harcın mahsubu ile bakiye 8.940,04 TL harcın istinaf eden …. Şti.’den alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.920,05 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 3.031,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.889,05 TL harcın istinaf eden …. A.Ş.’den alınarak Hazineye irat kaydına,
4-İstinaf edenler tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 03/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”