Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/496 E. 2022/1503 K. 04.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/496 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1503
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/10/2017
ESAS-KARAR NO : 2016/501 E 2017/804 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 04/11/2022
YAZILDIĞI TARİH : 10/11/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketten 06/08/2011 tarihinde 9 adet hisseli devre mülkü harici satım sözleşmesi ile satın aldığını, satış bedeli olarak toplam 49.500,00 TL’yi 13/08/2011 tarihinde ödendiğini, sözleşme gereğince devre mülklerin en geç 31/12/2013 tarihinde anahtar teslimi olarak teslim edileceğini ancak bu güne kadar teslimat yapılmadığı gibi inşaata bile başlamadığını, sözleşmedeki ilave 8 aylık sürenin de 31/08/2014 tarihinde dolduğunu, müvekkilinin ihtarname göndererek sözleşmeden döndüğünü, ihtara rağmen ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; aleyhe hususları kabul etmediklerini, müvekkili şirket kayıtlarında davacı ile ilgili bir kaydın bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında yapılan satışın devre mülk satış sözleşmesi olduğu, taşınmaz satışına ilişkin sözleşmelerin TBK 237, MK. 634 ve Tapu Kanunu 26.maddesi gereğince resmi şekilde düzenlenmesinin geçerlilik şartı olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin bu şekle uyulmadan yapıldığı dolayısıyla geçersiz olduğu, TBK 117.maddesi gereğince geçersiz sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar haksız zenginleşme kurallarına göre çözümlenip tasfiye edilmesi gerektiğinden sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş sayılacağından ayrıca bir ihtara gerek olmadığı, iktisab anından iade talep edilen ana kadar temerrüt faizinin yürütülmesi gerektiği, davacının 49.500,00 TL’yi 13/08/2011 tarihinde davalıya ödediği, davalının aradan geçen uzun zamana rağmen devre mülklerin inşaatını yapıp bitirmediği, hukuken geçersiz olan sözleşmeye istinaden kazandığı bedeli iade yükümlülüğü altında olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tensip zaptı ile davacıya peşin harç ve başvurma harcını yatırması için kesin süre verilerek harçların yatırılmaması halinde davanın dava şartından red edileceği ihtar edilmesine ve harçların süresinde yatırılmamasına rağmen dosyanın işlemden kaldırıldığını, oysa davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, sözleşmenin 7.maddesinde cayma hakkı için 10 günlük sürenin öngörüldüğünü, davacının süresinde cayma hakkını kullanmadığını, davacı cayma hakkını kullansa dahi Tüketici Kanununa göre cayma hakkının kullanılmasının bir takım usullere tabi olduğunu, cayma hakkının noter ihtarı ile bildirilmesi gerektiğini, bu yönde bir bildirim yapılmadığını, projenin tamamlanmadığı ve anahtar teslimi yapılmadığı iddiasının doğru olmadığını, davacının edimini yerine getirmediğini buna rağmen iyiniyetli müvekkili tarafından daire tesliminin gerçekleştirildiğini, davacının tesiste konaklama, kullanım ve hizmet alımı hakkını kullandığını, davacının tapu devri için gerekli belgeleri, harç ve masrafları süresinde müvekkiline vermediğini, devrin yapılmamasına kendisinin neden olduğunu, müvekkilini zarara uğrattığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının davalıya devre mülk satışı için ödediği parayı geri istemeye hakkı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, harici hisseli devre mülk satışına ilişkin ödenen bedelin iadesine ilişkin başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle satıma konu devre mülklerin sayısı itibariyle davacının tüketici olarak kabul edilemeyecek olması nedeniyle Tüketici Kanunu hükümlerinin işbu davada uygulanamayacak olmasına, noterde yapılmayan devre mülk satışına ilişkin sözleşmelerin geçersiz olması nedeniyle davacının ödediği bedelin iadesinin gerekmesine, dava harçlarının süresinde yatırılmaması halinde davanın usulden reddine değil dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğinden mahkemece yapılan işlemlerin usule uygun olmasına, davalının taşınmazın davacının kullanımına sunulduğu ve devir için gerekli belge ve masrafların davacı tarafından verilmediği yönündeki ilk kez istinaf aşamasında dile getirilen soyut iddiaların savunmanın genişletilmesi mahiyetinde olmasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.954,92 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.238,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.716,17 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 04/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”