Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/335 E. 2022/1231 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/335 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1231

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2019
ESAS-KARAR NO : 2017/794 E- 2019/993 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
YAZILDIĞI TARİH : 13/10/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı ile müvekkili şirketin cari hesap şeklinde süregelen alışveriş ilişkisi içerisinde davalı şirketin 04.07.2007 tarihli… seri … sıra numaralı ve 04.07.2007 tarihli… seri … sıra numaralı sevk irsaliyeleri ile teslimi gerçekleşen 01.08.2007 tarihli…-seri … sıra numaralı fatura konusu mallar ile 01.11.2010 tarihli…seri … sıra numaralı sevk irsaliyesi ile teslimi gerçekleşen 03.11.2010 tarihli… seri…sıra numaralı faturalara konu malları teslim aldığını, yıllara sari olarak devreden ve “Nakli Yekûn” olarak 01.01.2017 tarihli hesap ekstresinde de görünen bu açık hesaptan kaynaklanan alacağın davalı tarafından taahhüt ettiği tarihlerde ödenmediğini, alacağının tahsili için Ankara l.İcra Müdürlüğünün 2017/9058 sayılı takip dosyasında başlatılan takibe davalı-borçlunun itirazı üzerine durduğunu, itiraz dilekçesinde her ne kadar böyle bir borcu bulunmadığını ve müvekkili şirket ile akdi ilişkisinin olmadığını belirtse de dilekçeleri ekinde sunulan fatura örnekleri ve fatura konusu malların teslimini gösteren irsaliyeler ile davalı yanın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi suretiyle borca itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunun anlaşılacağını bildirerek, itirazının iptaline, %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra-inkâr tazminatı alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı taraf, cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmadığı gibi duruşmalara da katılmadığı, ticari defter ve belgelerini de dosyaya sunmadığı, bilirkişi raporunda davacı tarafın ticari defter ve belgelerinin elektronik defter uygulamasına tabii olduğu ve sahibi lehine delil vasfını haiz olduğu, icra takibine konu oluşturan 01/08/2007 tarih ve … numaralı ve 1.770,00-TL bedelli ve 03/11/2010 tarih ve…numaralı ve 3.540,00-TL bedelli iki adet fatura ve sevk irsaliyesi ile fatura konusu mal ve hizmetlerin tesliminin davalı tarafa yapıldığı hususunun belirlendiği, buna göre ispat yükü üzerinde bulunan davalı tarafça söz konusu fatura ve sevk irsaliyeleri ile teslim edilen mal ve hizmet bedelini davacıya ödediğini ispatlayamadığı, bu nedenle davalı tarafın icra takibine yönelik itirazının haksız olduğu gerekçesi ile davanın KABULÜ ile Ankara 1. İcra Müdürlüğünün 2017/9058 E. sayılı dosyasına davalının itirazının iptali ile takibin 5.310,00-TL asıl alacak bakımından devamına, alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; davaya ve icra takibine konu faturalardan dolayı müvekkili şirketin borcu olup olmadığının tespiti için, defter ve belgeleri sunmak üzere müvekkili davalı şirkete mehil vermediği, icra takibinde 164,97TL işlemiş faiz talep edildiği, kabul etmemekle birlikte, davacının asıl alacağı talep edebileceği kabul edilse dahi raporda, davalı şirket temerrüde düşürülmediği için, davacı şirketin, takip tarihine kadar işlemiş faiz talep edemeyeceğinin belirtildiği, dava dilekçesinde, asıl alacağa ve fer’ilerine yönelik itirazın iptali talep edildiği, ilk derece mahkemesince asıl alacak bakımından takibin devamına karar verildiği, bu durumda, işlemiş faiz yönünden davanın reddine karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkili davalı şirket aleyhine, hatalı olarak yüksek vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedildiği, ayrıca işlemiş faiz talebine hükmedilmemiş olmasına rağmen, bu miktar yönünden müvekkili şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin de usul ve yasaya aykırı olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Dava ve takibe konu borcun kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satıma dayalı fatura alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takibe itirazın iptali isteğine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu Ankara 1. İcra Müdürlüğünün 2017/9058 E. sayılı dosyası ile cari hesap alacağına ilişkin olarak davacı şirket tarafından, davalı aleyhine 07/05/2017 tarihinde 5.310,00-TL asıl alacak, 164,97-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.474,97-TL alacak için genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı,26.10.2017 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, 30.10.2017 tarihinde borcu olmadığına dair itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davalıya usulüne uygun yapılan tebligata rağmen ticari defterlerini sunmamasına, davada asıl alacak talep edilmiş olmasına, mahkemece de buna hükmedilmiş olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu Genel Tebliği eki (1) sayılı tarifenin A-III-1-e uyarınca işin esası ile ilgili olduğundan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 362,73 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 139,4‬0 TL harcın mahsubu ile bakiye 223,33‬ TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 30/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”