Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/179 E. 2022/1689 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/179 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2022/1689

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/12/2019
ESAS-KARAR NO : 2015/454 E 2019/1008 K
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 05/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 13/12/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı ile futbol stadının yapımında kullanılacak mermerin satışına dair 10.12.2013 ve 18.02.2014 günlü tedarik sözleşmeleri düzenlendiğini, bu sözleşme uyarınca verilen ürünler için tanzim olunan faturalar bedeli 435.966,03 TL’nin tahsili amacıyla Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2014/14065 E. sayılı dosyası ile davalı hakkında takip başlattığını, davalının takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini, ancak, itiraz sonrasında asıl alacağı mal iadesi ve nakit ödeme yaparak sonlandırdığını fakat faiz, icra gideri ve vekaletname ücreti ile tahsil harcını ödemediğini belirterek itirazın iptali ile takibin 30.438,67 TL vekalet ücreti yönünden devamına ve alacak miktarı 435.966,03 TL üzerinden %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı ile 10.12.2013 ve 18.02.2014 günlü taşeron sözleşmeleri düzenlendiğini, ürünlerin ayıplı olması nedeniyle davacıyla anlaşılarak 385.898,48 TL bedelli kusurlu malzemenin iade edilerek ve takipten sonra alınan malzeme bedeli de dahil olarak 74.969,13 TL bedel nakit ödenerek alacağın ödendiğini, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzere cari alacağın 407.236,62 TL olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 392.307,02 TL alacaklı olduğu, bu alacağın haricen ödenmekle taraflar arasındaki alacak verecek hesabının kapatıldığı, ancak davacının takip tarihi itibariyle bu bedel üzerinden vekalet ücreti alacağı ödenmediğinden bu miktar üzerinden belirlenen vekalet ücreti alacağının davalıdan tahsili için icra takibinin devamı gerektiği, ayrıca davalının takibe itirazı ile takip durduğundan ve bu itirazında haklı olduğuna dair özellikle ürünlerin ayıplı olması nedeniyle iade edildiğine ilişkin bir kanıt sunulmadığından İİK’nın 67.maddesi gereği belirlenen asıl miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına davacı yanın hak kazandığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı vekili tarafından;
Takip tarihinden sonra müvekkili tarafından büyük bir kısmı kusurlu olduğu için iade edilen malların davacı yana teslim edildiği, davacı tarafından faturaların ticari kayıtlarına işlendiği, icra takibi haksız olduğundan ferileri yönünden de itirazın iptaline karar verilemeyeceği gibi icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de hatalı olduğu bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesi kapsamında takipte talep edilen asıl alacağın haricen kapatılmasına karşın icra takibine ilişkin vekalet ücreti ile icra inkar tazminatı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 17.İcra Müdürlüğü’nün 2014/14065 E. sayılı dosyası ile 10.12.2013 ve 18.02.2014 günlü sözleşmelere dayalı olarak 435.966,63TL üzerinden davacı yanca davalı aleyhine takip başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği ile süresi içerisinde 31.07.2014 günü davalı/borçlunun takibe borç bulunmadığı gerekçesiyle itiraz ettiği, itirazın ve iş bu itirazın iptali davasının süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı yanca asıl alacağın takipten sonra davadan önce ödendiği, iş bu itirazın iptali davasının takipte talep edilen icra vekalet ücreti ile birlikte takipte talep edilen alacak üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatına ilişkin olduğu iddia edilerek iş bu itirazın iptali davası açılmıştır.
Davalı yan ise takibe itiraz edildikten sonra tarafların bir kısım malların iadesi ile birlikte takip tarihinden sonra satın alınan mallar ile birlikte bakiye bedelin ödenmesi suretiyle asıl alacağın dava tarihinden önce ödendiği savunulmuştur.
Ayıp iddiası davacı yanca kabul edilmemiştir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının incelenmesinden tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmiş olup, takip tarihinden sonra bir kısım malların davalı tarafından iade faturası ile iade edildiği, bir kısım malların davacıdan satın alındığı ve iade sonrası bakiye ile birlikte alacağın öderek asıl alacağın son bulduğu tespit edilmiştir.
Davacı yanca asıl alacak takip tarihinden sonra dava tarihinden önce ödendiğinden bahisle feri nitelikte vekalet ücretine yönelik iş bu itirazın iptali davasını açmasında hukuki yararı bulunmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan iade faturaları ve bunlara ilişkin sevk irsaliyelerinin incelenmesinden bir kısım iade faturalarının fazla gelen malzemenin iadesi açıklamalı sevk irsaliyeleleri ile bir kısmının ise kusurlu malzemelerin iadesi açıklamalı sevk irsaliyeleri ile iade faturası düzenlenerek davacı yana iade edildiği, iade faturalarına ilişkin sevk irsaliyelerinde isim ve imzaların bulunduğu, ayrıca araç plakalarının yer aldığı, nakliyeye ilişkin sorumluluk ve nakliyeye ilişkin düzenlenen faturaların tarafların ticari defterlerine kaydedilme durumu da gözetilerek bu belgeler üzerinde durulmaksızın iade edilen malların ayıplı olup olmadığına ilişkin eksik araştırma ve inceleme ile asıl alacak miktarının belirlenmesi ve bu bedel üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Mahkemece dosya kapsamında kırmızı klasör içerisinde bulunan iade faturası ve bu faturalara ilişkin sevk irsaliyeleri, nakliye faturaları ve nakliye bedeli yansıtma faturaları üzerinde yeterince durularak gerektiğinde konusunda uzman oluşturulacak bir heyetten tarafların ticari defter ve belgeleri incelenerek takip tarihinde davacının haklı olduğu alacak miktarı tespit edildikten sonra var ise davacı yanın vekalet ücreti kapsamının belirlenmesi gerekmektedir.
Kabule göre de, icra inkar tazminatı hüküm altına alınan takip talebine konu alacak üzerinden takdir edileceğinden ve itiraz edilmeden ve itirazın iptali davası açılmadan takip talebine konu borç ödendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken icra inkar tazminatı talebinin kabulü yönünde hüküm kurulması doğru değildir.
Bu durumda, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi, 2015/454Esas, 2019/1008Karar ve 02/12/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde yatırana İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 05/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”