Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/150 E. 2022/1693 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/150 – 2022/1693

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/150 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1693

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2019
ESAS-KARAR NO : 2017/273 E 2019/862 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 05/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 13/12/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin üstlendiği taşeronlu projeye ilişkin olarak işin bir kısmının yapılması için davalı …..A.Ş.’den mal temin edildiğini, aynı proje ile ilgili olarak yeniden mal temin ihtiyacı doğduğunda davalı …..A.Ş.’nin garantörlüğünde diğer davalı ile 07.06.2016 tarihinde bir sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında ödeme yapılmasına karşın mal temin edilmediğini, asıl iş sahibi idarenin cephe panel türünü değiştirmesi nedeniyle artık malzeme temin etmesinin bir anlamı kalmadığını belirterek 117.056 Euro’nun dava tarihinden itibaren işleyecek yıllık döviz mevduatı faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı …… A.Ş. vekili, müvekkilinin davacı ile diğer davalı arasındaki ticari işlerden dolayı herhangi bir ilişkisi ya da taahhüdü bulunmadığını, davacı şirkete dava konusu malların teslimine ilişkin bir taahhüdünün bulunmadığını, imalatçı ve ithalatçı olarak yaptığı satışlarda her türlü satış taahhüt işlemlerinde 3. kişilere karşı teslim veya ödemeye dair garantörlüğünün bulunmadığını, sadece teslim edilecek veya satılacak malların kalitesinde güvence verildiğini, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında bir bağ oluşacak sözleşmenin bulunmadığını, davacı şirketle daha önce sözleşme yapıldığını, sipariş ettiği malların teslim edildiğini ve ticari ilişkinin sona erdiğini, teslim edilmeyen malların ödemelerinin şirketlerine yapılmadığını, bu nedenle şirketlerinden bu malların tesliminin istenmesinin hukuken de mümkün olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalı… .. Limited şirketi arasındaki sözleşme kapsamında davacının ödeme yapmasına karşın mal teslim edilmediği, davacının bu davalıya karşı açmış olduğu davanın yerinde olduğu, diğer davalı … … A.Ş. yönünden ise yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşmeyi davalı … … şirketini bağlamayacağı, ödenen bedeli sözleşme kapsamında davalı … … Anonim Şirketinden talep edemeyeceği belirtilerek bu davalı yönünden davanın reddine, diğer davalı… .. Limited şirketi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden- davacı vekili tarafından;
Mahkemece dosya kapsamında delillerin hatalı değerlendirildiği, davacı ile davalı… .. Limited şirketi arasındaki sözleşmenin diğer davalı tarafından garantör sıfatı ile imzalandığı, aynı proje kapsamında daha önce müvekkili tarafından davalı … … A.Ş.’den mal satın alındığı, bu sözleşmenin de garantörlük sözleşmesini imzalayan aynı kişi tarafından imzalandığı, müvekkili tarafından yeniden mal tedarik ihtiyacı doğduğunda bizzat … … A.Ş.’yi temsile yetkili ve sözleşmeyi imzalayan kişi tarafından müvekkilinin davalı… .. Limited Şirketi’ne yönlendirildiği, buna ilişkin mail kayıtlarının dosya kapsamına delil olarak sunulduğu bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık satım sözleşmesi kapsamında davalı … … A.Ş.’nin garantör sıfatı ile sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesi kapsamında bedel ödenmesine karşın mal teslim edilmediği iddiası ile diğer akitten ve garantörden bedelin iadesine istemine ilişkin alacak davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan 07/06/2016 tarihinde imzalanan satım sözleşmesi fotokopisinin incelenmesinden davacı ile davalı davalı… .. Limited Şirketi arasında imzalandığı, sözleşmenin diğer davalı … … A.Ş. tarafından garantör sıfatı ile imzalandığı anlaşılmıştır. Aynı sözleşmenin ekinde yer alan Beşiktaş 9. Noterliği’nin … sayılı vekaletname fotokopisinin incelenmesinden sözleşmeyi davalı … … A.Ş. adına imzalayan …’ın vekalet süresinin 31/12/2015 tarihinde sona erdiği, bu nedenle … … A.Ş.’nin sözleşme imzalayan …’a verdiği temsil yetkisinin sona erdiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki ödemenin davalı……Ltd. Şti.’ne yapıldığı anlaşılmış olup, davalı … … A.Ş. tarafından garantörlük sıfatının benimsendiğine ilişkin dosya kapsamına davacı yanca yeterli delili sunulamamıştır.
Hal böyle olunca yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşme, davalı … … Anonim Şirketi’ni bağlamayacağından, davacı yanca ödenen bedelin sözleşme kapsamında davalı … … Anonim Şirketi’nden talep edemeyeceğine dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 05/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”