Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1435 E. 2023/296 K. 06.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/1435 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/296

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/03/2019
ESAS-KARAR NO : 2018/324 E 2019/260 K

DAVACI :
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 06/03/2023
YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin ithalatçı davalının yetkili satıcısından sıfır km araç satın alındığını ve aracın garantisini davalının üstlendiğini, aracın arızalandığını ve yetkili serviste onarıma alındığını, araçtaki arızanın özel kullanım şartlarına uyulmamasından kaynaklandığı ifade edilerek garanti kapsamı dışında kaldığını ve onarım bedelinin davacı tarafından karşılandığını, garanti ve bakım belgesinde özel kullanım şartlarında bakımın 10.000 km’de veya 6 ayda bir yapılacağı yönünde bilgi bulunmadığını, araçların ağır şartlarda çalıştırılmadığını, onarım bedelinin ödenmesi için yapılan talebin davalıya tebliğ edildiğini fakat istemin karşılıksız kaldığını belirterek 10.000,00 TL onarım bedelinin 03/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekilinin; dava konusu araçta üretim kaynaklı bir arıza veya ayıp bulunmadığını ve dava konusunun araca verilen hizmet ile ilgili bulunduğunu, davalı şirketin ise yalnızca ithalatçı olduğunu, aracın kullanıcı hatasıyla hasarlandığını, garantinin sona erdiğini, dava konusu aracın sürekli tozlu yollarda kullanılıp bakım periyotlarına uyulmadığı için garanti kapsamı dışında kaldığının değerlendirildiğini, servise yapılan başvuruların aracın tozlu ortamda kullanıldığının göstergesi olduğunu, araç ile ilgili inceleme bilgilerinin de motor yanma bölümünde toz olduğu ve bu toz kalıntılarının silindir cidarını çizdiği ve motor pistonlarında tozdan kaynaklı deformasyonlar olduğunu gösterdiğini, müşteriye teslim aşamasında verilen garanti belgesine ek belgede de aracın şantiye ortamında kullanılması durumunda bakım km’sinin yarıya düşürüleceğinin yazdığını ve davacının aracı garanti belgesine uygun kullanmadığı ve bakımlarını kullanım şekline uygun yaptırmadığını, serviste herhangi ayıplı bir işlem gerçekleştirilmediğini, bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; arızanın 25/11/2015 tarihinde 27.173 km iken olduğu dikkate alındığında arızanın son servisten yaklaşık 3 ay sonra gerçekleştiği dolayısıyla aracın özel kullanım koşullarına göre yapılması gereken servis aralıkları olan 10.000,00 km veya 6 ay süreyle servise getirilmesi koşuluna uygun davranıldığı ve arızanın özel koşullarda kullanıma bağlı olarak periyodik bakımlarının yapılmamasından meydana gelmediği ve aracın arızasının garanti kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, oluşan arızanın garanti kapsamında ücretsiz giderilmesi gerektiği halde davacıdan tahsil edilen 10.000,00 TL servis ücretinin davalı tarafça davacıya iadesinin gerektiği, davacı tarafça gönderilen ihtarnamede tanınan 7 iş günü süre ihtarnamenin tebliğ tarihine eklendiğinde temerrüdün 16/01/2016 tarihinde oluştuğu ve iki tarafında tacir sıfatına sahip olması nedeniyle faiz türünün avans faizi olması gerektiği gerekçesiyle 10.000,00 TL nin 16/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili; müvekkilinin davaya konu aracın üreticisi olmadığını, servis hizmetinden sorumlu olmadığını, eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmeyeceğini, aracın kullanım koşullarına uygun kullanılmadığını periyodik bakımının yapılmadığını bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; garanti süresi içinde satıma konu aracın arızalanması nedeniyle ithalatçı davalı firmadan tamir bedelini talep edip edemeyeceği hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu aracın garanti kapsamında tamir edilmesi nedeniyle araç tamir bedeli adı altında yapılan ödemenin ithalatçı firmadan garanti hükümleri uyarınca iadesi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle satım sözleşmesine konu araçtaki arızanın kullanım hatasından kaynaklanmadığı, garanti kapsamında davalının tamir bedelinden sorumlu olduğu denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları ile tespit edilmesine göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 683,10TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 215,18TL harcın mahsubu ile bakiye 467,92TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 06/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”