Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
ESAS NO : 2020/1430 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/294
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/10/2020
ESAS-KARAR NO : 2015/318 E 2020/534 K
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : …
…
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 06/03/2023
YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2023
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkili aleyhine davalının kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlattığını, ödeme emrinde lehtar ve cirantalarla müvekkilinin herhangi bir hukuki ilişkisi bulunmadığını, kimlik bilgilerinin müvekkiline ait olduğunu ancak isim ve soy isminin müvekkilinin el yazısı ile yazılmadığı gibi keşideci sıfatıyla atılı bulunan imzanın da müvekkiline ait olmadığını belirterek, müvekkilinin takibe konu senet nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkili bankanın … Şubesi ile dava dışı … Ltd. Şti arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye istinaden dava dışı borçluya kredi kullandırıldığını, anılan müşterinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ayrıca davalı bankaya verilen senetle ilgili takip başlatıldığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davacının, keşideci olarak adına atılan imzanın eli ürünü olmadığını iddia ettiği, bonodaki imzanın davacı eli ürünü olup olmadığının alınacak rapor ile belirlenmesi gerektiği, bu nedenle davacı tarafın mukayese imzalarının alındığı, çeşitli kurum ve kuruluşlarda bulunan imzalı belge asıllarının toplandığı ve Jandarma Kriminal Labratuvar Amirliğinden 01/11/2019 tarihli rapor alındığı, söz konusu raporda herhangi bir tereddüte yer verilmeksizin senet üzerindeki imzanın davacı eli ürünü olmadığı tespiti yapılmış olup mukayeseye konu ve keşide tarihinden önceki ve sonraki davacı imzası bulunan belgeler ile dava konusu senette yer alan imzanın gözle görünür şekilde de benzerlik ihtiva etmediği müşahade edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili mahkemece eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiğini hükme esas alınan raporun yetersiz olduğunu, Adli Tıp Kurumundan rapor alınmadan karar verilemeyeceğini, bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; imza inkarı iddiasına dayalı davada mahkemece yapılan inceleme araştırmanın hüküm kurmak için yeterli olup olmadığı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, imza inkarına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, hükme esas alınan Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğinden alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu davacı adına keşideci sıfatıyla atılı bulunan imzanın sahteliğinin anlaşılmış bulunmasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.127,12 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 281,78TL harcın mahsubu ile bakiye 845,34TL harcın istinaf eden davalı alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 06/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan…
e-imzalıdır
Üye…
e-imzalıdır
Üye…
e-imzalıdır
Katip…
e-imzalıdır
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”