Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1300 E. 2021/424 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/1300 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2021/424

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2019
ESAS-KARAR NO : ………

Av. …
………….
.
DAVANIN KONUSU : İstirdat
KARAR TARİHİ : 19/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; davacı ile dava dışı ….. Ltd. Şti tarafından keşide edilen 6 adet 50.000TL bedelli çekin davacı şirket ile dava dışı… arasındaki iş ilişkisinin fesh olunmasının ardından üç adet çekin ….temsilcisine iade edildiğini, kalan 3 adet çekin iadesi için kargoda sıkıntı olabileceğinden çeklerin dava dışı…şirketine teslim edilmesi için …. isimli kişiye teslim edildiğini, ancak …’ın çeki tefeciye sattığının öğrenildiğini, buna ilişkin suç duyurusunda bulunulduğunu, ayrıca Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin dosyası ile çekin iptali için dava açıldığını belirterek Kocaeli Derince Şubesine ait çekin istirdatına ve davacının meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Dava dilekçesi davalıya tebliğe çıkarılmamıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, 6102 sayılı TTK’nın 5.m ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanun’un 20.m ile 5/A m.nin eklendiği, bu maddeye göre TTK’nın 4. maddesinde ve diğer kananlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlendiği, davacı tarafından dava konusu ettiği çekin istirdadının talep edildiği, davadan önce arabulucuya başvuru yapılmadığının anlaşıldığı, 6102 sayılı TTK 5/A ve 6325 sayılı Kanun’un 18/A-2.m uyarınca davanın arabulucuya tabi olduğu ve dava şartı olduğu, dava şartının yerine getirilmediği gerekçesi ile HMK’nin 114 ve 115.m uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili, yerel mahkemece davanın dava şartı arabuluculuk kapsamında değerlendirilerek dava şartı yokluğundan usulden reddedildiğini, davaya konu ihtilafın zorunlu arabuluculuk kapsamında olmadığını, davanın çekin istirdatı davası olduğunu, çek bir alacak değil kıymetli evrak vasfını haiz ödeme aracı olduğunu, yerel mahkemece davanın usulden reddedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, çek istirdadı davasının TTK’nın 5/A. maddesi uyarınca arabuluculuğa tabi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, TTK’nın 758. maddesi uyarınca çek istirdadı istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Kanun’un 5/A. maddesinde “dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile; “Bu Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesi uyarınca, 2.fıkrası son cümlesi ise; “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” hükmünü içermektedir.
Somut uyuşmazlık, çeklerin kaybolduğundan bahisle istirdat isteminden kaynaklanmaktadır.
TTK’nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı ise de; “çek istirdadı” davaları alacak veya tazminat davası mahiyetinde değerlendirilemeyecek (Y11HD., 10.02.2020 tarih, 2019/3048 Esas, 2020/1093 Karar) olup somut olay yönünden davacı tarafın arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmadığından, istinaf isteminin kabulü ile aşağıdaki biçimde kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.12.2019 tarih ve ………sas,………Karar sayılı kararının HMK’nin 353/I-a-4.maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine,
4-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin karar harcı olarak alınan harcın isteği halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Temyizi kabil olmaması nedeni ile HMK m. 359/4. maddesi uyarınca kararın taraflara ilk derece mahkemesince tebliğine
HMK’nin 353. maddesi uyarınca kesin olmak üzere 19.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır